Son nüfus sayımına göre Türkiye’nin nüfusu 80.810.525 kişi olarak açıklandı ve bu nüfusun % 92’si de il ve ilçelerde yaşamaktadır. Bu haliyle şehirleşmenin ayrılmaz bir parçası olan apartman yaşamında büyük önem arz eden apartman yöneticiliği, Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamında değerlendirilmelidir. Kanuna göre sekiz veya sekizden fazla bağımsız bölümden oluşan apartmanlarda yönetici atanması zorunludur.
Apartman yöneticisi göreve başlarken görev alanıyla ilgili konuları genel kurulda onaylatmalıdır. Aksi halde kanunun 35 inci maddesi kapsamında geniş bir sorumlulukla karşı karşıya kalabilir. Diğer önemli husus da yönetici, yönetim giderlerine katılıp, katılmayacağını yönetim planında belirtmesi gerekmektedir ki, aksi halde kendisine geriye dönük borç çıkartılabilir. Bu yönde bir karar alınmamışsa yönetici kendisine düşen normal giderlerin yarısına katılır. İşte tüm bu sorumluluklarla karşı karşıya kalmamak için günümüzde profesyonel yöneticiliğe doğru bir kayma bulunmaktadır.
Yönetici cezai sorumluluğa karşı noter onaylı karar defteri tutmalı; yapılan giderler faturalandırılmalı ya da gider pusulası düzenlenmeli; aidatlar için makbuz düzenlenmeli; defterde gelir ve giderler ayrıntılı olarak yer almalıdır. Gerektiğinde bankada apartman adına hesap açılmalıdır.
Apartman yöneticisi kanunun 40 ıncı maddesine göre yönetim planında belirtilmemiş olsa dahi kat maliklerinden makul bir ücret talep edebilir. Kat malikleri üzerlerine düşen borç ve yükümlülükleri noter ihtarına rağmen yerine getirmezlerse, yönetici görevini bırakabilir ve zararının tazminini isteyebilir.
Apartman yöneticisi apartmanın temiz tutulması, ortak kullanımdan doğan faturaların zamanında ödenmesi, aidatların düzenli toplanması, kat malikleri kurulunca alınan kararların yerine getirilmesi, apartmanın gayesine uygun kullanılması, apartmanın onarım ve bakım işlerinin yapılması, apartmanın sigorta ettirilmesi gibi işleri yapmakla mükelleftir. Öte yandan apartman yöneticisi kararları, protokolleri, yapılan ihtar ve tebligatları, bütün gelir ve giderleri deftere işlemeye ve belgeleri saklamaya mecburdur.
Kanunun 33 üncü maddesine göre kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılarak, aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde ana gayrimenkulün bulunduğu sulh mahkemesine iptal davası açabilir. Kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulu aranmaz. Kat maliklerinden birinin yahut onun katından kira akdine, oturma hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı surette faydalanan kimsenin, borç ve yükümlerini yerine getirmemesi yüzünden zarar gören kat maliki veya kat malikleri, ana gayrimenkulün bulunduğu yerin sulh mahkemesine başvurabilir.