Lozan Anlaşması’nda imparatorluğun dış borcu 161,3 milyon lira olarak saptanmıştır.
23 Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi 1235 delege ile toplandı. Sanayi grubu, tüccar grubu, çiftçi grubu ve işçi grupları kongrede temsil edildi. Kongre sonunda İktisadi Misak adıyla anılan kararlar alındı. Yerli üretimin teşvik edilmesi, lüks ithalattan kaçınılması, girişim ve çalışma özgürlüğü, tekelciliğe izin verilmemesi, iktisadi kalkınmaya katkısı oranında yabancı sermayeye izin verilmesi kararlaştırıldı.
Lozan Antlaşması’nda, Türkiye’nin 5 yıl süreyle gümrük vergilerini 1 Eylül 1916 seviyesinde tutacağı belirlendi.
1928’de imparatorluğun borç meselesi, Paris Antlaşması çerçevesinde çözümlendi. Buna göre Türkiye, 84,6 milyon lirayı ödemeyi taahhût etti. Bu borç 1932 ilâ 1954 yılları arasında ödendi.
1924'te yürürlüğe giren yasayla ihracata dönük ithal hammadde girdileri gümrük vergisinden bağışık tutuldu. 1924’te milli sermayeye dayalı, ilk özel banka olan İş Bankası kuruldu. Aynı yıl Sanayi ve Maadin Bankası kuruldu. Bu banka 1932 yılında Türkiye Sanayi ve Kredi Bankası adını aldı. Yine aynı yıl Devlet Sanayi Ofisi kuruldu. Son olarak, bu iki kuruluş 1933’te Sümerbank adı altına birleştirildi.
Devlet gelirinin 1/ 4’ünü oluşturan aşar vergisi, tarım ve hayvancılığın önünün açılması için 1925’de kaldırıldı. Aşar’dan kaybedilen vergi gelir kaybı tekel ürünlerinden karşılanmaya çalışıldı.
1926'da Alpullu ve Uşak'ta şeker fabrikaları açıldı. Yine aynı yıl Devlet İstatistik Ensitütüsü kuruldu. 1927'de Teşvik-i Sanayi Kanunu yeniden yürürlüğe konuldu.
1929'da halkı yerli tüketime özendirmek için Milli İktisat Tasarruf Cemiyeti kuruldu. Amerika Birleşik Devletleri'nde alınan 10 milyon dolar kredi ile 1930'da, TCMB kuruldu. Böylece emisyon işlemleri Osmanlı Bankası'ndan TCMB’ye geçti.
Hükûmet, bütçe açıklarından kaçınmış, topladığı gelir ile orantılı bir harcama yapmıştır. 1938 yılı dışında, 1926 ilâ 1947 yılları arasında bütçe açık vermemiştir.
1929 İktisadi Bunalımı sonucunda Türkiye, liberal politikadan, özel sektörü reddetmeyen devletçilik politikasına geçti. 1929'dan 1950 yılına kadar pozitif dış ticaret bakiyesini amaçlayan, korumacı ve kısıtlayıcı bir politika izlendi. Cumhuriyetin ilk 10 yılında sınırlı olan devlet işletmeciliği, 1932 yılından sonra artmıştır.
1934’te Sovyet uzmanlarına hazırlattırılan ve temel ihtiyaç maddelerinin ithal ikamesine izin veren I. Beş Yıllık Sanayi Plânı uygulanmaya konuldu. Plânın uygulaması Sümerbank'a verildi. Sınai tesisleri; dokuma, maden, kimya, toprak ve seramik, kâğıt ve selülözü kapsadı. Bu plânda başarıyla uygulandı. Ancak II. Beş Yıllk Sanayi Plânı, İkinci Dünya Savaşı dolayısıyla uygulanamadı.