30 Kasım 1963’te devlet başkanı Makaryos’un anayasadaki 13 maddelik değişiklik talebi Türkler tarafından tepkiyle karşılanmıştır. Türklerin imhasını öngören Akritas Planı çerçevesinde, 21 Aralık 1963’te Türklerin üzerine ateş açılmasıyla toplumlararası çatışma başlamıştır. Bunun üzerine Türkler, siyasi ve idarî yapıdan çekilmek zorunda kalmıştır.
1 Ocak 1964’te Devlet Başkanı Makaryos, Lefkoşe Anlaşması’nı tek taraflı olarak feshettiğini açıklamıştır. Türklere yönelik yapılan saldırılar karşısında Türkiye, BM’ye başvurmuş ve bunun üzerine Barış Gücü’nün oluşturulmasına karar verilmiştir. BM tarafından Yeşil Hat çizilmiş ancak Barış Gücü’nün varlığı da Türklere yönelik şiddeti durdurmamıştır. 1964’te Türkiye’nin aldığı müdahale kararı Johnson Mektubu ile önlenmişse de, Erenköy Olayı’ndan sonra Türk uçakları, Yunan mevzilerini bombalamıştır. Aynı yıl Acheson Planı ile Karpaz’da Türkiye’ye bir üs verilmesi karşılığında Enosis’e rıza gösterilmesi ve Türklerin azınlık statüsünün kabul edilmesi istenmiştir. Bu teklif, Türkiye tarafından anında reddetmiştir.
1967’de Yunanistan’da askeri cunta darbe yaparak, iktidarı ele geçirmiştir. 12 bin Yunan askeri adaya konuşlandırılmıştır. Türklere yönelik saldırılar şiddetlenmiştir. Geçitkale Saldırısı’ndan sonra 28 Aralık 1967’de Türkler, Fazıl Küçük başkanlığında Türk Yönetimi’ni ilân etmiştir. Yönetimin başına 1973’te Rauf Denktaş geçmiştir.
1974’te de cuntacı EOKA-B’liler Kıbrıs’ta darbe yaparak, iktidarı ele geçirmiştir. İphestos Planı çerçevesinde adanın ilhakını ve soykırımı hedefleyen Yunanlılar, Türkleri yerlerinden sürmüş ve binlerce Türk’ü de katletmiştir.Son olaylar üzerine Türkiye, garantörlük kapsamında 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı kararı almıştır.