ABD’nin uluslar arası ilişkilerdeki numaralarını, kendi çıkarları için en yakın müttefiklerini nasıl sattığını bilenler bilir.
ABD’nin, yayılmacılığın tek hamisi olduğunu da her kes bilmektedir.
Ama ne hikmettir anlaşılmaz, kimse bunu yüksek sesle dillendiremez ve bu yayılmacılığa kimse karşı çıkamaz.
Gerçi ABD, 1974 de Kıbrıs’a müdahale edeceğimizi anladığında bizi de uyarmıştı, “Sakın adaya çıkayım demeyin müdahale ederim “demişti.
Zamanın başbakanı rahmetli Bülent Ecevit, fazla konuşmadan barış harekâtını başlatmış ve “İnşallah dostlarımız bizim çıkışımızı engellemeye çalışmaz “ demişti.
ABD yayılmacılığına tarihi bir ders verilmişti.
* * *
ABD’nin, Ortadoğu’nun yeraltı zenginliklerine çok büyük ilgisinin olduğunu ve onu ele geçirebilmek için “BOP” denen projeyi hazırladığını ve adım adım o projeyi büyük bir sabırla uyguladığını da artık dünyada bilmeyen kalmadı.
Bunun üzerine epeyce yazıldı, çizildi ve de konuşuldu.
* * *
Biz Ülke olarak Ortadoğu’nun, hemen yanı başındaki bu coğrafyada yer almış bir ülkeyiz.
Bu ülkeler bizim komşumuz ve bu ülkeler ile aramızda tarihi bağlar var.
Bunları yok sayacak eylemlerde kimse bulunamamalı ve konuşamamalıdır.
* * *
Kilometrelerce ötelerden gelip, Ortadoğu’nun şekillendirilmesini yapmaya çalışan ABD’ye bizim söyleyeceğimiz veya söyleyebileceğimiz bir şeyler olmalıdır.
Buyurun işte, Suriye’deki karışıklıkların ve ayaklanmaların esas amaçlarından birisi daha ortaya çıktı.
Suriye yönetiminin, Kuzey Suriye’den kısmen çekilmesini fırsat bilen, Kuzey Iraklı Kürtler bu altı yerleşim birimini savaşmadan, silah sıkmadan işgal ettiler.
İşin ilginç yanı Özgür Suriye ordusu denilen bu beyefendilerinde, ABD’nin de bu işgale hiçbir itirazları olmadı.
Bu yaşanan işgalin esas amacının ne olduğunu anlamak ve yorumlayabilmek için dış ilişkiler uzmanı olmaya gerek var mı?
* * *
K.Irak yönetimi, her fırsatta kendi bölgesindeki PKK ile başa çıkamadığını söylemektedir.
Amma ne hikmetse, K.Suriye’deki altı yerleşim birimini, o sözünü dinlemeyen PKK’lıların işgal etmesine hiç sesini çıkarmamaktadır.
PKK’yı bir terör örgütü olarak gördüğünü söyleyen ve terörle mücadelede Türkiye’ye destek verdiğini her fırsatta açıklayan ABD’de, ne hikmetse K.Suriye’deki altı yerleşim biriminin işgaline ses çıkartmamaktadır.
Türkiye kıskaca mı anlıyor? Ne oluyor, bir yetkili bu olanları evelemeden ve gevelemeden, bu ülkenin kamuoyuna anlatmalıdır.
Ana Muhalefet bu konuda daha yüksek tondan konuşmalı ve yetkilileri bu konuda sıkıştırmalıdır.
Yaşanan bu durumdan daha hayati bir konu yok, yarın ülkemizden, yeni kurulacak Kürt devletine toprak istenirse şaşırmayalım.
* * *
Adım adım, sabırla ve titizlikle, ABD - K.Irak yönetimi ve onların silahşorluğunu yapan PKK, Bağımsız Kürt devletinin kurulması çalışmalarını artık alenen hızlandırmışlardır.
Bu durum, Ülke olarak bizi nasıl etkiler onu dış işlerinde, lafı kimseye bırakmayanlar halkımıza anlatsınlar.
* * *
ABD, Türk ulusuna, Irak’ı işgali sonrasında, “ K.Irak Kürt “ bölgesini armağan etmiştir.
Şimdi de, Suriye’deki çatışmalar sonucunda, “ K.Suriye Kürt “ bölgesini armağan edecek gibi görünmektedir.
ABD’nin bu sessizliğinin arkasında daha başka ne planlar var onu ileriki günlerde birlikte göreceğiz.
Emperyalizm, yayılmacılık gene vahşileşti, aman dikkat onun bu vahşiliğini mutlaka durdurmak gerekiyor.