Tabiat ana, üzerinde yaşayan canlılara hiç ayırım yapmadan gerçekten çok cömert davranıyor.
Denizden deniz ürünlerini, topraktan elde edilecek tüm ürünleri kısaca her yerinden her şeyinden ayrı nimetleri veriyor canlılara.
Eğer paylaşmayı bilsek, eğer aynı dili konuşabilsek canlıların tamamına yetecek kadar doğanın sunumu var.
* * *
İnsanlık gerek ülkemizde ve gerekse dünyada ortak bir dil bulup birbirleri ile anlaşmayı beceremedi.
Uluslar arası ilişkilerde ve siyasette ortak bir dil bulunabilseydi, her kes herkesin konuşmasını anlayabilecekti.
O zaman ne devletler, nede bireyler birbirini tehdit ederdi ve nede dünya da savaşlar olurdu.
* * *
Sadece kendi bildiğimizi konuştuğumuz için hem ülke içinde ve hem de yurt dışında birlikte barış içinde yaşamayı da beceremiyoruz.
Sadece konuşuyor konuşuyor ve konuşuyoruz.
* * *
Son beş altı aydır seçim nedeni ile herkes kendi dilini konuşmakta ısrar etti.
Herkes kendi anlayışına göre çevresini dizayn etmeye çalıştı.
* * *
Günlük ilişkilerimizde olsun, siyasette olsun, Uluslar arası ilişkilerde olsun herkes kendi dilinde ısrar etti ve ediyor.
* * *
İstanbul seçimlerinde bir aday çıktı, topluma farklılıklarımız, anlaşmamızın önünde engel değildir dedi ve aldı seçimi götürdü.
Ortak bir dil bulamayışımızın önündeki sıkıntıları kaldırdı attı.
* * *
Ortak dil, bazen konuşurken bazen ticaret yaparken ve bazen de siyaset yaparken bulunabiliniyor.
Son seçimlerde kazanan aday İmamoğlu siyasete ortak bir dili armağan etmiştir.
Bu dili hepimizin öğrenmesi gerekiyor.