Geçtiğimiz günlerde Öğretmenlerimizin günlerini kutladık.
Her yıl Öğretmenler günü yaklaştığında içime bir sızı düşüyor.
Eyvah diyorum, toplumda bir adım önde olanlar gene mikrofon başlarına geçecekler, öğretmenlere övgüler yağdıracaklar, yağdırdıkları bu övgüler ile öğretmenlerimizin asıl sorunlarının üstünü örtecekler.
Onlar konuşacaklar, esas konuşması gereken öğretmenlerimiz gene bu anlatılanları dinleyecekler diye hayıflanır dururum.
* * *
Öğretmenler günü nedeni ile yapılan kutlamaların, aşağı yukarı büyük bir bölümü gene benzer biçimde kutlamalardı.
Artık, öğretmenlerimizin karnı bu tip nutuklara ve bu tip kutlamalara tok.
* * *
Ömrünün otuz yıllık bir bölümünü eğitime adamış bir Teknik Öğretmen olarak artık sıkıldık.
Öğretmenlerimiz artık, öğretmenlik mesleğinin kutsallığını devlet büyüklerimizden ve bir adım önde olanların ağzından dinlemek istemiyor.
Öğretmenlerimiz çalışırken de, emekli olduktan sonra da, ek iş yapmak zorunda bırakılmış bir mesleğin mensuplarıdır.
* * *
Her ne hikmetse, öğretmenler ve öğretmenlik mesleği bu ülkede geçim sıkıntısı çekmekten bir türlü kurtarılamamış bir meslek olarak önümüzde durmaktadır.
Öğretmenlerimiz ve emekli olan öğretmenlerimiz yaşamlarını çok büyük sıkıntılar içerisinde sürdürebilmektedirler.
Bu insanlar, sizlerin ve bizlerin en değerli varlıklarımız olan çocuklarımızın yarınlarını, geleceklerini inşa etmeye çalışıyorlar.
İnsan inşa etmenin, bina inşa etmek kadar önemi olmaz mı acaba diye düşünülmesi gerekmektedir.
Öğretmenlerimize ve emekli olan öğretmenlerimize ayıp edilmektedir.
* * *
Öğretmenlerimiz, bazı meslek gurupları gibi, adli personelimiz gibi, askeri personelimiz gibi, sağlık personelimiz gibi, yılbaşlarında devletin belirlediği zamlardan aslan payını alamamaktadır.
Bu ayırım, öğretmenlere yapılmış en büyük haksızlıktır.
Öğretmeninin simit satmasını ayıp olarak görmeyen anlayış, bir savcının, bir doktorun veya bir askerin simit satmasını da ayıp olarak görmemelidir.
Bu nedenle, bu ayırımı yapan anlayış ayıp etmektedir öğretmenlerimize.
* * *
“Her meslek kutsaldır ama öğretmenlik daha kutsaldır” diyerek, öğretmenlerimizin yüreğine biraz su serpmeye çalışan insanlarımız yok değil elbette.
Öğretmenlerin bu günlerini, bazılarımızın kutlama hakkı yoktur.
Bu insanların kutlamalarını, artık kabul etmiyor öğretmenlerimiz.
Öğretmenler günü kutlamalarında, artık kimseyi dinlemek istemiyor öğretmenlerimiz.