Pazar günü İnternet gazetelerinde gezinirken bir haber dikkatimi çekti.
Olay Samsun’un Çarşamba ilçesinde yaşanıyor.
Haberde, Samsun İl milli Eğitim Müdür Yardımcısı Tahsin Nas’ın ve okul Müdürlerinin de katıldığı bir toplantı düzenleniyor.
Toplantının düzenlendiği salon, İmam Hatip Lisesinin Erkek öğrenci yurdu mescidi.
* * *
Bir İlin Milli Eğitim Müdürünün veya yardımcısının, herhangi bir ilçedeki okul müdürleri ile toplantı düzenlemesi gayet doğaldır.
Doğal olmayan, o ilçede toplantı yapacak başka bir yer yokmuş gibi, İlçedeki İmam Hatip lisesinin Erkek Öğrenci yurdunun, mescidinde bu toplantının yapılması ve okul müdürlerinin salonda, yerde bağdaş kurarak oturtulmasıdır.
Bu haberin altına, toplantının yapıldığı mescitte, okul müdürlerinin yerde bağdaş kurmuş otururlarken çekilmiş resimleri de konmuş.
Toplantının konusunu gölgede bırakan, okul müdürlerinin camide oturur gibi bağdaş kurmuş vaziyette, konuşmacıyı dinlerken çekilmiş resimleriydi.
, * * *
Ne yapılmak istendiğini anlayamadım, anlayan birilerinden bu durumu öğrenmek istiyorum.
* * *
Biz öğrencilerimiz ile veya velilerimiz ile söyleşirken bile onlardan yüksekte oturmazdık.
Onlarla aynı seviyede olduğunuzda, dinleyenler size güven duyacak ve sizi daha dikkatle dinleyeceklerdir.
Bu durum, Petegojide önemle üzerinde durulan bir konudur.
* * *
Yere bağdaş kurup oturan bu okul müdürleri, gelecek günler içerisinde, okullarında yapacakları öğretmenler kurulu toplantılarını bu düzende yapmaya ayak kalkarlarsa hiç şaşırmayalım.
** *
Bu insanlar, bilimsel toplantıların yapıldığı salon düzenine karşı bir başkaldırı için böyle bir toplantı düzenlemişlerse, vah benim öğretmenine, vah benim eğitimime, vah bizim eğitmek için okullara yolladığımız çocuklarımıza.
* * *
Okullarımızın tek sorunu, İmam hatip ortaokulların son iki yıllık süreç içinde artan talepleri, gelecek yıllarda daha da geliştirerek bu okullara ilginin nasıl artırılacağı konusu değildir.
Bu ülkenin eğitiminin çok daha önemli sorunları vardır.
Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması ile başlayan, teknik eğitimin sorunları ile daha da karmaşık hale gelen eğitim politikaları, çözüm bekleyen sorunlarla doludur.
Milli Eğitimin sorunlarını sorgularken, öncelik sırasının çok iyi belirlenmesi gerekmektedir.
Ülkemiz eğitiminin sorunları sıralanırken, din eğitiminin sorunlarının önceliği, diğer sorunların yanında yok denecek kadar azdır.
Başbakanın veya Milli Eğitim bakanının gözüne girebilmek için yapılan tespitler, eğitimin sorunlarını daha karmaşık hale getirmektedir.