Yenidünya düzeni adı verilen sistemin temelinde, dünya ekonomisinin küreselleşmesi yatmakta.
Ana amacı, emperyalist ülkelerin dünyayı küçücük bir köy yapıp mal pazarlamayı kolaylaştırmaktır.
* * *
Ticaret yaparak ülkeler ile ilişkilerin düzenlenmesi, iş adamlarının da devletlerarası ilişkilerde rolleri olduğunu ortaya koymaktadır.
* * *
Bu, artan ekonomik verimliliği, yenidünya ticaretine yeni bir ivme, yeni bir hareket, yeni ürünler ve yeni hizmet sektörlerini, daha iyi ürünü ve aynı zamanda hizmeti sunmak içindi.
Planlanan yeni üretim biçiminin, yeni Pazar yaratma gibi çok önemli ve olumlu yönü de vardı.
* * *
Küreselleşme ve teknolojik gelişme artık politik tercih değildir lafı askıda kalmaktadır.
Bu önemli olgunun altını çizmek gerekiyor.
Oysa yenidünya düzeni, küreselleşen ekonomiyi kar ve ambargo gibi adlar altında silah olarak ta kullanılmaktadır.
* * *
Bu durum, ilişkilerde politik tercihleri değiştirmeye yönelik kullanılan önemli bir silah olarak kullanılmaktadır.
Emperyal devletlerin, beğenmedikleri ülkelere koydukları ambargo bu silahın uygulamasının adıdır.
Çünkü küreselleşmenin ve buna bağlı yenidünya düzeninin yarattığı tek şey teknolojiye sahip olanların kar etmesini ve ekonomik gücü silah olarak kullanmayı temel almaktadır.
* * *
Yenidünya düzeni denen küresel ekonomi, bu yenidünya düzenini, evrensel barış, çoğulcu demokrasi, insan haklarına saygı gibi değerlerin yaşama geçirmeyi de amaçlarına eklemiş görünmeye çalışmaktadırlar.
* * *
Yenidünya düzeni denen küreselleşmenin amaçlarının,
Özgür birey
Örgütlü toplum
Sürdürülebilir kalkınma ve
Hakça paylaşım için programladıklarını söylerler ama bu her zaman gelişmekte olan ülkeleri sömürme aracı olarak kullanılmıştır.
* * *
Yenidünya düzenini savunanlar, demokrat toplumu, örgütlü ve örgütleri aracılığı ile devleti denetleyebilen bir yapı vaat ettiler.
Kalkınmanın, demokrasi içinde gerçekleşmesi için, işçi, işveren, çevreci ve tüketicilerinde inisiyatif alacaklarını vaat ettiler.
Sonuç sadece vaat olarak kaldı.
* * *
Bu vaat üretilen bu değerler, demokrasisini kuramamış devletlerin ekonomisi aracılığı ile sömürüye, zemin hazırlaması oldu.
* * *
Üretim ekonomisini. Teknolojiye dayandırabilen devletler, kendilerinde ve ikili ilişkilerinde diğer devletlerin üzerinde egemenlik kurmak için kullanıldığına tanık olduk.
* * *
Emeği ile geçinenler, üretime ve ileri teknolojiyi elinde bulunduranlara, “Bu iş sizsiz olmaz ama inanın bizsizde olmaz “ diyerek taleplerinin uzlaşmalarda dikkate alınmasını istediler.
Ama dinletemediler.