Hedef Halk Gazetesindeki son yazım.
Lafı hiç evelemedim, gevelemedim hayat boyunca.
Siyaseti de hiç sevemedim!
Onun için; en son söylenecek lafı her zaman en başta söyledim.
***
Gazeteciliğe ustam A.Yener Cabbar’ın elimden tutmasıyla başladım.
Bunun için; abim dediğim, abi bildiğim Yener abime her zaman müteşekkirim.
Hakkı, emeği çoktur bende, ödenmez!…
Kapısı her zaman bana karşı açık olmuştur.
Umarım yine açık olur!
Bunları; hayatım boyunca inkar edersem taş olayım.
Acıyı da sevgiyi de onunla paylaşmasını öğrendik.
20 yıl oldu gazeteciliğe başlayalı.
Dik durmayı, eğilmemeyi, zorda kalana, darda kalana yardım etmeyi ondan öğrendim.
Geriye baktığımda hayatıma büyük katkısı olmuş bir büyüğüm Yener abi!
Ona karşı mahcubum.
Biraz yoruldum.
Moda deyimiyle bendeki yorgunluk;mental yorgunluk!
Beni anlayışla karşılamasını ve bana müsaade etmesini diliyor ve bekliyorum.
Çok sevdiğim köşemden, çok mutlu olduğum gazetemden ayrılıyorum.
Bir Karadeniz şarkısında şöyle der:
Derenin ayrımına, kuş konar yaylımına,
Hakkını helal eyle, geldik yol ayrımına.
Ayrılsam da aklım, fikrim ve her şeyimle onlarlayım.
Geride; çok sevdiğim kocaman bir basın ordusu bırakıyorum.
İsmail abiye, Cemil abiye, Davut abiye, Yunus abiye, Mehmet hocama, Ragıp abiye, Zekeriya’ya, Zekai’ye, Alper’e, Caner’e, Tolgahan’a, Emine hanıma, Feride hanıma, Hüseyin beye, Gürkan’a;bana gösterdikleri candan ve samimiyetten dolayı çook teşekkür ederim.
Benim için her birinin ayrı bir değeri ve ayrı bir yeri var.
Hepsi pırlanta gibi…
Benim ailem gibi hepsi.
Yine de öyle kalacaklar…
Onları hiçbir zaman asla unutmayacağım!
Zira;Halk’ta ben güneşi gördüm!
Sizlerden tek dileğim; Karadeniz’in en büyük, en güçlü gazetesi olan gazetenize sahip çıkın, okuyun ve okutun!
Ustalara selam olsun!
Bugün dünden daha güçlü olarak yola devam etmeniz dileklerimle.
Hoşça kalın!