Benim ne sağım solumla, ne önüm arkamla kavga etmez.
Bugün solumdan kalktım.
Bir Yanım Mavi Yosun , Dalgalanır Sularda .
Bu ne beter çizgidir , bu ne çıldırdan denge
Yaprak döker bir yanımız , bir yanımız bahar bahçe
( Hasan Hüseyin Korkmazgil )
Basra şehri , yıllar önce çok güzel parkları ve bahçeleri olan bir şehirdi. Şimdilerde ise hali içler acısı…
Bedir Şakir Esseyyaf, Basralı idi . Nazım Hikmet’i Arapça’ya ilk o tercüme etmişti.
Zamanın idaresi Basra’da , İran’ı işaret eden Iraklı şairlerin heykellerini yaptırmıştı.Şimdi ise , Bedir şakir Esseyyaf’ın heykeli hariç, bütün şairlerin heykelleri yıkılmış bulunmaktadır.
Geçtiğimiz günlerde , Basra’da halkla röportaj yapan bir gazeteci, ‘ Bu kimin heykelidir diye ‘ yaşını başını almış birine sorar . Adam : ‘evladım , ben bu adamı tanırım . Bu Cumhuriyet Muhafızlarındandı. Halen aranıyor.’ Diye , cevap verir .
Irak’ın önemli şairi Bedir Şakir Es Seyyaf , Atatürk hayranı bir şahıs idi. Kendi anlatımı ile , ’ O, dedesinin evinin bahçe duvarında iki yurt severin isminin yazılı olduğunu söylemekte , bunların ise Saad Za’lul ve Mustafa Kemal ( Atatürk )’ olduğunu ifade etmekteydi.
Dr.İhsan Abbas’ın Arapça olarak kaleme aldığı ‘Bedir Şakir Esseyyaf’ın Hayatı ve Şiirleri ‘adlı kitapta , Irak’ta yıllar önce toprak reformu kanunu çıkarıldığı ve zengin bazı ailelerin elindeki toprakların alındığı bir dönemde , Çelebi ailesinin de bu sebeble Amerikaya gittiği yazılmaktadır. ABD Irak’ı işgal ettiğinde İran’dan Basra’ya giriş yapan Bedir Tugayları içinde, ne gariptirki topraklarını geri almak isteyen Çelebide vardı.
Bugün solumdan kalktım.
Bu ne beter çizgidir , bu ne çıldırdan denge
İngiliz Şems cemiyeti geçen haftalarda önemli bir açıklama yaptı.
Bundan birkaç hafta önce , Suudi genç bir bayan Rahf Muhammed önce Tayvan , sonra Kanada’ya kaçtı. Ve irtidat ettiğini ( İslam Dininden döndüğünü ) açıkladı.Genç bayan , belliki uluslar arası bazı örgütlerin kucağına düşmüştü . Bu olay üzerine , İngiltere’nin sadece Suudi Arabistan’ı izlemek için kurduğu Şems adındaki kuruluşu :’ Rahf’ın bu davranışının Suudi kadınlar üzerinde ki baskıyı artıracağını ve Suudi kadınların ise sırf milliyetçi duygularla Rahf’a sahip çıkmayacağının ‘altını çizdi.
Dert , bir tane değil , bin tane idi …
Akşam olmuş , aracımla evime dönmeye çalışıyordum. Radyo açıktı. Rehavet üzerime gelmişti. Programın sunucusu , kendini müzisyen olarak tanıtan gence : ‘ Sizin fanınız var , Bu kadar hızlı singıl çıkarmanız tabii . Bu, aktaksiyonlara sebeb oluyor . ‘ dedi.
Toplam beş kelime ile konuşan , dördünü yarım yamalak bildiğini zannettiği ve İngilizce’den devşirdiği kelimelerle cümle kuran bu gençler , bizim için istikbal vaad etmiyordu.
Bunlar , paranın önünde eğilmeye gelmişlerdi…
Yıllar önce , Antalya / Demre’ye gitmiş ve Aya Nikola kilisesini arıyordum. Demreli bir gence tarihi kiliseyi sordum. Bilmediğini ve hiç duymaığını söyledi. Bir zaman sonra , kilisenin hemen yakınında olduğumu fark etttim.
Yine, aynı gün Demrede bulunan bir tarihi kalıntıta dolaşırken, orta yaşta bir yabancı turist bayanın bir taşın üzerindeki figürü hiç sıkılmadan saatlerce çizdiğini gördüm.
Hanımefendi kıymetli bir profösörmüş .
Aynen , Kudüslü genç bir hanımın, Sumela Manastırında kayaların arasından ormanın resmini kara kalemle çizmesi gibi .
Hanımefendi bir üniversitede öğretim üyesi imiş
Arkama dönüp baktım. Koca bir karanlık … Tarihi eserler üzerinde duruyordu.
Bugün solumdan kalktım.
Karanlık yüzüme vuruyordu.
Herkese selam ve sevgilerimle…
Not : Türk Milletinin yetiştirdiği önemli değerlerlerden Ozan Arif ağabeyimiz vefat etmiştir. Yüce Türk Milletinin başı sağ olsun. Ozanımızın mekanı cennet olsun.
Zaten hilalin kaderi hep budur .
Arada önüne , bulutlar durur.
Bir rüzgar estimi , hilal kurtulur.
Ölmez bu hareket , ölmez bu dava
Güle güle , Arif ağabey ..! Mekanın cennet olsun.