Bu sorunun cevabını elbette bende verecek değilim! Bu sorunun cevabını yollardan sorumlu Karayolları 7. Bölge Müdürü ve Büyükşehir Belediye Başkanı verecektir diye düşünüyorum.
Ben kendi adıma her gün yaptıklarımın muhasebesini yapıyor, yanlışım varsa bunun tespitini yapıyor bunu bir daha tekrarlamam gerektiği adına kendime söz veriyor ve yerine getiriyorum. 'En rahat yastığın temiz bir vicdan olduğu' kanaati ile her gece yastığa kafamı koymadan bu alışkanlığımı bıkmadan yapıyorum. Çünkü yaptığımız yanlışların hesabını vereceğimizin endişesini taşıyorum.
Koltuğu olan ve yaptırım gücüne sahip olanlar, ne yazık ki burnunun ucunda olanları göremiyorlar. Samsun-Ordu Karayolu'ndan bahsediyorum. Samsun Cumhuriyet Meydanı ile Terme ilçesine kadar uzanan Samsun-Ordu Karayolu'nun 55 km'lik mesafesinde sadece 3 adet üst geçit buluyor. Bu yolun çevresinde binlerce kişinin çalıştığı 19 Mayıs, İlkadım, Örnek ve Organize Sanayi Bölgeleri ile çevresinde binlerce kişinin yaşadığı mahalleler var. Karadeniz Sahil Yolu'nun en dar noktası olan Canik Belediyeevleri kavşağından ise günde 50 bin araç geçiş yapıyor.
Trafik sorununa çözüm olması için Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından Samsun Çevre Yolu'nu ve Atatürk Bulvarı'nı kapsayacak çekilde 500 milyon liraya mal olan viyadük yapıldı. Kenti doğudan bir gerdan gibi kavrayacak Doğu Çevre Yolu, yüksek kamulaştırma bedelleri ve tünel maliyetleri gerekçe gösterilerek yapılmadı. Canik Viyadüğünün Tekkeköy kısmı ile ilgili yakın bir zamanda ihale çıkılacağı belirtiliyor.
Araçların geçişini kolaylaştırmak adına 500 milyon liralık viyadük ihalesine imza atanlar, 55 km'lik Samsun Ordu Karayolu'na yayalar için 50 bin lira maliyetli üst geçitleri yapmaktan aciz kalıyorlar. Bunun sonucunda ne oldu derseniz, 5 sene içerisinde evine ekmek ve tüp almaya giden, sabah mahmurluğu ile işe gitmek üzere olan 25 vatandaşımız otomobillerin çarpması sonucu hayatını kaybetti. Kimisi genç, kimisi yaşlıydı ancak hayalleri ve sorumlu olduğu kişiler vardı. Bu hayattan koparıldılar, hayalleri, araçların çarpması sonucu yolun kenarına fırlayan ayakkabıları gibi bir kenarda kaldı.
Son 5 sene içerisinde çok sayıda ölümlü kaza haberi yaptım, her ölümlü kaza haberinde içimiz yandı, burkuldu. Her ölümlü kaza haberi sonrası Trafik Kazalarını Önleme Derneği Şube Başkanı Ahmet Dursun Kavuran, Fahri Trafik Müfettişleri Derneği İl Temsilcisi Sedat Kır, basın açıklaması yaparak kamuoyunu uyardılar. Herşey gözümüzün önünde oluyordu ancak, yolların güvenliğinden sorumlu olan kurumlar Canik Viyadüğü'nden geçişleri sırasında karşıdaki binaların balkonlarında asılı olan beyaz donları görüyor, ölümlü kazaları görmezden gelmezden geliyorlardı. Bu durum yaşananlar kadar acı ve kaygı vericidir.
Samsun Raylı Sistem yapılırkende ilk önce yapılması gereken üst geçitler, yolun karşısına geçmek isteyen bir teyzemizin trenin altında kalması ve hayatını kaybetmesi sonrasında acele bir şekilde yapıldı. Bu teyzemizin ve Samsun-Ordu Karayolu'nda hayatını kaybeden 25 vatandaşımızın ailesinin feryatlarını tabiki duymadınız. Ancak Raylı Sistem'deki ölümlü kaza sonrası üst geçitlerin hemen yapıldığı gibi bir gerçek ortada duruyordu. Ölüm yaşandı, üst geçitler yapıldı. Raylı üst geçitin maliyeti ise, 100 bin liraydı.
Samsun'un sadece araçların güvenliği değil, yayalarında güvenliğini kapsayacak bir Ulaşım Mastır Planı'na ihtiyacı var. 25 vatandaşımız artık aramızda değil. Kendilerine Allah'tan rahmet ediliyorum. Bu kenti yönetenlerin asıl amacı insana hizmet değil midir? Vatandaşa hizmetse amaçları vicdanlarının seslerini dinlemeleri gerekiyor. Çünkü kalplerinde zerre kadar iyilik kırıntısı varsa, ölüm yolu haline gelen Samsun-Ordu Karayolu'nda gerekli önlemleri alırlar ve üst geçitleri yaparlar. Yapmazlarsa biz ölümlü kaza haberlerini duymaya devam ederiz.