İnternet Site ve İçeriklerine Erişimin Engellenmesi

TAKİP ET

İnternet sitelerine ve içeriklerine erişimin engellenmesi ya da içeriklerin kaldırılması kararı, yargı veya yönetim organları tarafından verilebilir. Bu kararların alınma süreci, olayın aciliyeti, hassasiyeti veya suçun mahiyetine bağlı olarak değişiklik gösterir. Yargısal merciler (mahkemeler, cumhuriyet savcılıkları) ya da yönetimsel merciler (Cumhurbaşkanlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vb.) bu tür düzenlemeleri yapma yetkisine sahiptir.

Önemli bir nokta, erişim yasağının sadece bireylerin zarar görmesine yol açan veya kamu menfaatine aykırı içerikler için uygulanması gerektiğidir. Mesela, bir yayında bir bireyin özel hayatının ihlaline sebebiyet veren bir içerik bulunuyorsa, ilk olarak bu içeriğin kaldırılması veya yalnızca bu içeriğe erişimin engellenmesi gereklidir. Zira, yalnızca problemli içeriğin kaldırılabilmesi mümkünken, sitenin tamamına erişimin engellenmesi, diğer hak ihlallerine neden olabilir. Yine de, belirli bir içeriğe yönelik erişim kısıtlaması veya içeriğin kaldırılması, yasalarda belirtilen amaca ulaşmada yetersiz kalıyorsa, sitenin tamamının erişime kapatılması söz konusu olabilir.

Türk Hukuku'nda internet üzerinden erişimin engellenmesi, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ile düzenlenmiştir. Kanun, belirli durumlar meydana geldiğinde (kişilik haklarının ihlali, özel hayatın gizliliğinin korunması, suçların önlenmesi, kamu yararı, kamu düzeninin sağlanması vb.) söz konusu hukuka aykırı içeriğin barındığı internet sitesine erişimin engellenmesine olanak tanır.

Konu hakkında daha detaylı bilgi almak için ve hukuki süreçlerde hak kaybı yaşamamak adına uzman bir İstanbul avukattan danışmanlık alınması önerilmektedir.

Hukuka Aykırı İçerik Nedir?

Yasal düzenlemeler, internet üzerinden erişimin engellenmesini veya bir içeriğin yayından kaldırılmasını belirli durumlar altında mümkün kılar. İnternet erişimi aynı zamanda ifade özgürlüğü, bilgi edinme hakkı, basın hürriyeti gibi çeşitli hak ve özgürlükleri içerdiğinden, internet erişiminin ne zaman engellenebileceği kanunla açıkça belirlenmiştir. Bu nedenle, ilk olarak hukuka aykırı bir içeriğin varlığı söz konusu olmalıdır.

5651 sayılı Kanun'un 8. maddesi, yeterli suç şüphesi bulunan yayınlar ve içeriklerin hukuka aykırı olduğunu ve bu durumların erişimin engellenmesi veya içeriğin kaldırılmasını gerektirdiğini belirtir.

MADDE 8- İnternet ortamında yapılan ve belirli suçları oluşturduğu şüphesi bulunan yayınlara ilişkin, içeriğin kaldırılması ve/veya erişimin engellenmesine karar verilebilir. Bu suçlar arasında intihara yönlendirme, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımının kolaylaştırılması, sağlık için tehlikeli madde temini, müstehcenlik, fuhuş, kumar oynanması için yer ve imkân sağlama, Atatürk aleyhine işlenen suçlar, spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları ile ilgili suçlar ve Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nda belirtilen suçlar yer alır.

Ayrıca, özel hayatın gizliliğini veya kişilik haklarını ihlal eden içerikler de hukuka aykırı kabul edilir ve kanun kapsamında kaldırılabilir.

İnternet ve Sosyal Medyadaki Yayınlara İlişkin Hukuki Düzenleme

İnternet, bazen sanal dünya olarak adlandırılan bir ortamda, ciddi suçların işlenebildiği bir alan haline gelmiştir. İnternet ve sosyal medya kullanıcılarının büyük bir kısmı, ulaşılamaz oldukları yanılgısı içinde, husumetli oldukları kişilere veya sadece fikirlerini beğenmedikleri kişilere karşı, kendi hesaplarından ya da bu amaçla oluşturulan sahte hesaplar aracılığıyla hukuka aykırı eylemlerde bulunabilmektedir.

Bu tür paylaşımlar, dünya genelinde artarak, içeriklerin hukuki statüsüne ilişkin tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Devletler, mevzuatlarını bu duruma göre şekillendirerek, hukuki koruma sağlamaya çalışmıştır. Bu konuda yapılan ana düzenleme 5651 sayılı kanundur.

Ayrıca, 2007'den bu yana sosyal medya kullanımının artması ve bu platformlar üzerinden işlenen suçlarda görülen artış, ek düzenlemelerin yapılmasını gerektirmiştir. Bu bağlamda, 5651 Sayılı Kanun'a ek olarak, 29.07.2020 tarihinde kabul edilen ve 31.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7253 Sayılı Kanun, internet ve sosyal medyadaki yayınlara ilişkin düzenlemeleri içerir.

Erişimin Engellenmesi ve İçeriğin Yayından Kaldırılmasının Şartları

Bazı internet yayınları, suç işlenmesine, kişilik haklarının veya özel hayatın gizliliğinin ihlal edilmesine neden olabilir. Bu tür durumlar için mevcut yasalar, mağdur olmuş kişilere, internet sitesine erişimin engellenmesi ve içeriğin kaldırılması hakkı tanır. Bazı durumlarda, kamuoyunu ilgilendiren konularda, içeriğin kaldırılması veya erişimin engellenmesine dair kararlar re'sen alınabilir. Yasalarımıza göre, aşağıdaki durumlarda internet sitesine erişim engellenebilir ve/veya ilgili içerik yayından kaldırılabilir:

İnternet yayınları aracılığıyla suç işlenmesi,

Kamu yararının bulunması,

Kişilik haklarının ihlal edilmesi,

Özel hayatın gizliliğinin ihlal edilmesi.

İnternet Yayınları Aracılığıyla Suç İşlenmesi

İnternet yayınları aracılığıyla belirli katalog suçlardan birinin veya birkaçının işlendiğine dair yeterli suç şüphesi varsa, içeriğin kaldırılması veya erişimin engellenmesine karar verilebilir.

Kamu Yararının Bulunması

5651 Sayılı Kanun'un 8/A maddesine göre, yaşam hakkı, kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması gibi nedenler varsa, ilgili bakanlıkların talebi üzerine Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı tarafından içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesine karar verilebilir. Bu durum, idari bir işlem olarak gerçekleştirilir ve yalnızca bakanlığın talebiyle mümkündür. Burada idarenin amacı kamu yararını sağlamaktır.

Kişilik Haklarının İhlal Edilmesi

İnternet yayınları nedeniyle bir kişinin kişilik hakları ihlal edilebilir. Bu durumda, mağdur kişiye karşı bir suç işlenmiş olması zorunlu değildir. Örneğin, internet ortamında hakaret edilmese bile kişinin itibarını zedeleyebilecek ifadeler, kişilik haklarının ihlaline neden olabilir.

Bu tür zarara uğrayan kişi;

İçerik veya yer sağlayıcıya başvurarak içeriğin kaldırılmasını talep edebilir. İçerik ve yer sağlayıcı, bu talebe yirmi dört saat içinde yanıt vermelidir.

Diğer bir seçenek ise; doğrudan Sulh Ceza Hâkimliğine başvurarak erişimin engellenmesi ve/veya içeriğin kaldırılmasını talep etmektir.

Hâkim, bu başvuru üzerine bir karar verecektir. Burada önemli olan nokta, kişilik haklarının ihlal edilmesi durumunda hâkimin; kural olarak, kişilik hakkının ihlaline neden olan kısımlarla sınırlı kalarak erişimin engellenmesine karar vereceğidir. Ancak, internet sitesinin tamamına erişim engellenmez, ancak belirli bir bölümle sınırlı erişim engeli, kişilik haklarının ihlalini durduramayacaksa, sitenin tamamının erişime kapatılması mümkündür. Hâkim, bu kararda gerekçesini belirtmek zorundadır.

Kişilik hakları ihlali nedeniyle hâkim tarafından verilen erişim engeli veya içeriğin kaldırılması kararları, Erişim Sağlayıcıları Birliği'ne gönderilir. Birlik tarafından karar, ilgili içerik, yer ve erişim sağlayıcılarına iletilir. Bu kararın uygulanması derhal, en geç ise dört saat içinde gerçekleştirilir. Sulh Ceza Hâkimi tarafından verilen kararı uygulamayan içerik, yer ve erişim sağlayıcıları hakkında adli para cezası uygulanabilir.

Özel Hayatın Gizliliğinin İhlal Edilmesi

İnternet yayınları nedeniyle özel hayatı ihlal edilen bir kişi, ilgili içeriğe erişimin engellenmesi talebiyle doğrudan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na başvurabilir. Bu talebin BTK tarafından işleme konulabilmesi için, içeriğin tam adresi (URL), yayında hangi durumların hakkı ihlal ettiğine dair açıklama ve kimlik bilgilerini doğrulayacak bilgiler yer almalıdır.

BTK Başkanı, talebe dayanarak gerekli önlemlerin alınması için Erişim Sağlayıcıları Birliğine bildirimde bulunabilir.

Özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiği gerekçesiyle internet yayınına erişimin engellenmesi için BTK'ya yapılan başvurunun, talepten sonra yirmi dört saat içinde Sulh Ceza Hâkimine sunulması gerekmektedir. Hâkim, özel hayatın gizliliğinin ihlal edilip edilmediğine dair kararını kırk sekiz saat içinde verir. Bu karar doğrudan BTK'ya gönderilir.

Özel hayatın gizliliğinin ihlaline bağlı olarak acil durumlarda, Sulh Ceza Hakiminin onayını almak üzere erişim, BTK Başkanının emriyle ve BTK tarafından engellenebilir.

Her durumda, aleyhine erişim engelleme kararı alınan paylaşımın sahibi, kararın kaldırılması için tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde itiraz edebilir. İtiraz için yetkili merci, erişim engelleme kararını veren Sulh Ceza Hâkimliğinden sonraki sıra numaralı Sulh Ceza Hâkimliğidir.

Erişimin Engellenmesi Kararını Hangi Makamlar Verebilir?

Adli Makamlar

Sulh Ceza Hâkimliği

Yukarıda belirtilen koşullar altında, bir içeriğin kaldırılması veya erişimin engellenmesine ilişkin kararlar soruşturma aşamasında Sulh Ceza Hâkimliği tarafından verilir.

Mahkemeler

Kovuşturma aşamasında ise, 5651 Sayılı Kanun'a göre, içeriğin kaldırılması veya erişimin engellenmesine dair kararlar mahkeme tarafından verilir. Dolayısıyla, ilgili erişim engelleme kararı, kovuşturmayı yürüten mahkeme tarafından alınacaktır.

Cumhuriyet Savcılığı

Aşağıdaki durumlar, kanuna göre acil olarak değerlendirildiğinde, soruşturma aşamasında Sulh Ceza Hâkimliği erişim engelleme kararını vermeye yetkili olmasına rağmen, Cumhuriyet Savcısı da bu kararı verebilir. Ancak, bu kararın hâkim tarafından onaylanması gereklidir:

Yaşam Hakkı

Kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması

Milli güvenlik ve kamu düzenin korunması

Suç işlenmesinin önlenmesi

Genel sağlığın korunması

Hâkimlik, mahkeme veya Cumhuriyet Savcılığı tarafından verilen bu kararlar, gereğinin derhal veya en geç dört saat içinde yerine getirilmesi için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na bildirilir.

Koruma tedbiri olarak alınan içeriğin kaldırılması ve erişimin engellenmesi kararlarını yerine getirmeyen içerik, yer veya erişim sağlayıcılarına karşı cezai yaptırımlar uygulanabilir.

İdari Makamlar

5651 Sayılı Kanun çerçevesinde internet erişiminin engellenmesine karar verebilecek idari makamlar arasında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı, Cumhurbaşkanlığı ve 5602 Sayılı Kanun kapsamında şans oyunları ile ilgili idari kuruluşlar bulunur.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı

Kanunda belirtilen suçları oluşturduğu şüphesi bulunan yayınlar hakkında, yayınların içerik veya yer sağlayıcılarının yurtdışında bulunması şartıyla, doğrudan BTK Başkanı tarafından erişimin engellenmesine karar verilebilir. Ancak, engelleme konusu yayının çocukların cinsel istismarı, müstehcenlik ve fuhuşla ilgili olması durumunda, yayınların içerik veya yer sağlayıcısının yurtdışında bulunma şartı aranmaz.

Yaşam hakkı, kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması gibi acil durumlar varsa, ilgili bakanlıkların talebi üzerine BTK Başkanı tarafından erişimin engellenmesine karar verilebilir. Ancak, bu karar yirmi dört saat içinde Sulh Ceza Hâkimine sunulmalı ve hâkim kırk sekiz saat içinde karar vermelidir. Aksi takdirde, karar kendiliğinden iptal olur.

Ayrıca, internet üzerindeki yayın içeriği nedeniyle özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler, BTK'ya doğrudan başvurarak ilgili içeriğe erişimin engellenmesini talep edebilirler. Bu talepler, BTK Başkanı tarafından uygulanmak üzere Erişim Sağlayıcıları Birliğine bildirilecek ve karar, yirmi dört saat içinde Sulh Ceza Hâkimine sunulacak; hâkim, en geç kırk sekiz saat içinde kararını açıklayacaktır.

Kanunun 9/A maddesine göre, BTK Başkanı'nın re'sen harekete geçebileceği durumlar da vardır. "Özel hayatın gizliliğinin ihlaline bağlı olarak acil durumlar söz konusu olduğunda, doğrudan Başkanın emriyle erişimin engellenmesi Kurum tarafından yapılır." Başkan tarafından re'sen verilen kararlar, yirmi dört saat içinde Sulh Ceza Hâkimine sunulacak ve Hâkim, kırk sekiz saat içinde kararını açıklayacaktır.

Cumhurbaşkanlığı

Kanunun 8/A maddesine göre; yaşam hakkı, kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması gibi sebeplerle ve acil durumlarda, Cumhurbaşkanlığı'nın erişimin engellenmesine karar vermesi mümkündür. Bu karar yirmi dört saat içinde Sulh Ceza Hâkimine sunulur ve hâkim, kırk sekiz saat içinde karar vermezse, karar otomatik olarak iptal olur.

5602 Sayılı Kanun Kapsamında Şans Oyunları ile İlgili İdari Kuruluşlar

İlgili mevzuat çerçevesinde, şans oyunları tertip etme hak ve yetkisine sahip kurumlar ile bu hak ve yetkinin devredildiği kurum, kuruluş ve özel hukuk tüzel kişilikleri; kendi görev alanlarına giren suçların internet ortamında işlendiğini tespit ettiklerinde, bu yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesi kararı alabilirler. Erişimin engellenmesi kararları, uygulanmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na gönderilir.

Erişimin Engellenmesi Kararları Nasıl Uygulanır?

İnternete erişimin engellenmesi kararları, çeşitli yöntemlerle uygulanabilir.

Site Alan Adına Erişimin Engellenmesi

Bu yöntemde, alan adı (DNS) sunucularında söz konusu internet sitesine ait alan adı kapatılarak, siteye erişim engellenir. Bu durumda, kullanıcılar engellenmiş siteye girmeye çalıştıklarında, tarayıcı söz konusu siteye ait IP adresini DNS sunucusundan sorduğunda, DNS sunucusu o internet sitesine ait IP adresi yerine, sitenin engellendiğini belirten bir sayfaya yönlendirir.

Hukuka Aykırı Yayına İlişkin Bölümün Engellenmesi

Nesne tabanlı erişim engelleme olarak da adlandırılan bu yöntemde, DNS sunucusundan doğru adres alınarak doğru IP adresine bağlanılmasına rağmen, tarayıcı tarafından yapılan talepler internet servis sağlayıcı tarafından sürekli olarak incelenir. Bu incelemeler sonucunda, hukuka aykırı içeriğin bulunduğu adrese ilişkin talepler engellenir, böylece kullanıcılar bu içeriğe ulaşamaz.

Site IP Adresinin Engellenmesi

IP adresi, internet iletişiminde cihazların birbirinden ayrılmasını ve iletişim kurmasını sağlayan bir kimlik numarasıdır. Bu yöntemde, IP adreslerine erişimi sağlayan sistemde söz konusu siteye ait IP adresi engellenerek, bu adres etkisiz hale getirilir.

Erişim Engellenmesi Kararları Nasıl Yerine Getirilir?

Kanun kapsamında verilen erişim engelleme kararları, erişim sağlayıcıları, içerik sağlayıcılar veya BTK tarafından yerine getirilir. Kararların hangi mercii tarafından yerine getirileceği, her durum için ayrıca düzenlenmiştir.

Kanunun 8. maddesinde sayılan suçlarla ilgili erişim engelleme kararları için: BTK Başkanı tarafından verilen kararlar, erişim sağlayıcılar tarafından uygulanır; hâkim, mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilen kararlar ise, uygulanmak üzere BTK'ya gönderilir. Kararın yerine getirilmesi, kararın bildirilmesinden itibaren en geç dört saat içinde gerçekleştirilir.

Acil durumlarda verilen erişim engelleme kararları için: Başkan tarafından alınan karar, derhal erişim sağlayıcılarına ve ilgili içerik ve yer sağlayıcılara bildirilir. İçeriğin kaldırılması ve/veya erişimin engellenmesi kararının uygulanması, derhal ve en geç kararın bildirilmesinden itibaren dört saat içinde yapılır.

Kişilik haklarının ihlali nedeniyle verilen erişim engelleme kararları için: Hâkimin bu madde kapsamında verdiği içeriğin kaldırılması ve/veya erişimin engellenmesi kararları, doğrudan Erişim Sağlayıcıları Birliği'ne gönderilir. Birlik tarafından ilgili içerik ve yer sağlayıcılar ile erişim sağlayıcılara gönderilen kararın uygulanması, derhal ve en geç dört saat içinde gerçekleştirilir.

Özel hayatın gizliliği ihlali nedeniyle verilen erişim engelleme kararları için: Kişilerin başvurusu üzerine BTK Başkanı tarafından verilen içeriğe erişimin engellenmesi kararları, Erişim Sağlayıcıları Birliği'ne gönderilir ve erişim sağlayıcılar tarafından en geç dört saat içinde uygulanır.

Erişim Engellenmesi Kararına İtiraz

Erişim engelleme kararları, ceza muhakemesi hukukunda yer alan koruma tedbirleri gibi hukuki sonuçlar doğurur. Bu bağlamda, erişim engelleme kararlarına itiraz, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda öngörülen itiraz usulüne göre yapılır.

Itiraz süresi, CMK'nın 268. maddesine göre, kararın tebliğ edilmesi veya öğrenilmesinden itibaren 7 gündür. Itiraz, kararı veren Sulh Ceza Hâkimliğinden sonraki sıra numaralı hâkimlik tarafından incelenir.