Negatif insanları nasıl görmezden gelirsiniz, gelemiyorsanız onlarla nasıl anlaşabilirsiniz?
Bazı insanlar yaşam enerjinizi alabilir. Sürekli eleştirirler, hiç yüzleri gülmez, devamlı olarak bir şeylerden şikayet ederler. Onları görmezden gelebiliyorsanız ne ala, eğer gelemiyorsanız bu sorunu çözmek için uymanız gereken kurallar var demektir.
“Onunla aynı odada bile olmaya dayanamıyorum.” “Hiçbir şey yapmasa bile varlığı beni rahatsız ediyor.” Kimimiz ne kadar medeni ve mutlu bir insan olsa dahi bazı insanlardan görmek istemeyecek kadar hoşlanmaz. Fakat büyük kentlerde yaşanılan modern toplumlarda insanlardan kaçmak son derece zor. İnsanlarla daha az temas etmek isteyenler ise sosyal medyayı açtıklarında onlarca ‘takipçileri’ ile buluşuyor.
İş yerleri bu tarz krizlerin yaşanabileceği noktalardan. Her gün isteseniz de istemeseniz de hayatınızı idame ettirmek adına o iş yerine gitmek zorundasınız. O yüzden görmeyi istemediğiniz insanlarla aynı mekanda olmaya alışsanız iyi olur.
Öncelikle bu insanı neden sevmediğinizi anlamak ve sevemeyeceğiniz biri ise kendinizi zorlamamanız daha sonra öfke patlamaları yaşamamak için çok önemli. Filipinli terapist Emmanuel Hernani, “Kişisel farkındalık bir insanı durumları idare etmenin ustası yapabilir” demekte. Yoga eğitmeni Anna Manalastas, “Ne hissettiğinizi anladığınız zaman olayları daha net göreceksiniz ve tepkileriniz de buna göre olacak” demekte.
'HER ZAMAN BEKLEDİĞİNİZ GİBİ DAVRANMAZLAR'
Yaşam koçu Miguel Bermundo insanlarda hoşunuza gitmeyen şeylerin çoğunlukla sizin beklentileriniz olduğunu aktararak söze başlıyor. Bermundo, “İnsanlar her zaman sizin beklediğiniz gibi davranmayacaklar” demekte. Bermunda sadece kendi davranışlarımız üzerinde mutlak kontrolümüzün olabileceğini söylüyor.
Kulağa klasik gibi gelebilir ama aynı ortamda bulunmak zorunda kaldığımız insanlar varken derin nefesler alıp vermek de onların varlığına katlanmayı daha mümkün kılıyor. Terapist Emmanuel Hernani, bu insanlarla çatışma yaşamanın da olası olduğunu söylerken, çatışmalar sırasında çok ters bir şey söylememek için içinizden 10’dan geriye sayabileceğinizi ifade ediyor. Terapist, “Bu günlerde insanlar durumlara nasıl tepki vereceklerini bilmiyor. Çabuk panikliyoruz, hızlı sinirleniyoruz ve çabuk irite oluyoruz çünkü duygularımızı kontrol edemiyoruz” demekte.
YÜKSEK FARKINDALIK
Spor ve egzersizin de duyguları kontrolde önemli bir yeri var. Hem kötü enerjiyi atmak için bir bahane hem de vücudu sakinleştirmenin bir yolu. Yaşam koçu Bermundo’ya göre farkındalığı yüksek insanların iki tür duygu durumu oluyor.
Birincisinde yaşadıkları sıkıntılı durumu düşünüyorlar, ikincisinde ise bir adım ile giderek sizin durumu nasıl anladığınız ile ilgileniyorlar. Buna geniş anlamı ile empati demek de mümkün. “Acaba neden böyle davranıyor?” bu kişisel farkındalığı yüksek insanların yaşadıkları çatışmalarda kendilerine sordukları sorulardan biri.
Bermundo’ya göre sevilmeyen insanlarla çatışmadan kaçmanın yolları şöyle: Görmezden gel, kaçın, eğlen, tepki göster.
DÖRT TİP ZOR İNSAN
Bazı çalışmalar anlaşması zor insanları dört farklı tipe ayırıyor. Bunlardan ilki her zaman söyleyecek negatif bir şeyi bulunan, eleştirel ve yargılayıcı tipler. İkincisi sürekli olarak karşısındakini etkilemek için bir yarış halinde olanlar. Üçüncüsü her şeyi idare eder gibi gözüküp yapıcı olmayanlar. Son tip ise ne olursa olsun kendi istediğini kabul ettirmeye çalışanlar.
Yukarıdaki gruplarda yer alan insanların bazılarının ortak özelliği pasif agresif bir tutum içinde olabilmeleri. Eğer bu insanların hayatta nereden geldiklerini anlarsanız onlarla aranıza mesafe koyup daha sağlıklı bir ilişki kurabilirsiniz.
Bu insanların karşısında sakin kalabilmek de çok önemli bir zanaat. Onlarla bir işiniz varsa saygılı davranmak çok önemli çünkü en ufak bir detaya bile alınabilirler. Onların bu tavırlarının altında aslında ne olduğunu anlamaya gayret edin. Zaman zaman da öfkelerini kusmalarına izin vermeniz gerektiğini unutmayın.
Stanford Üniversitesi’nde İşletme Profesörü olan Robert Sutton, “Dünyada en sevdiğimiz insan kendimiz olurduk. Biri bizden ne kadar farklıysa ona karşı negatif bir tutum içinde olmamız o kadar beklenebilir bir durum” ifadelerini kullanıyor. Sutton bazen çuvaldızı kendimize batırmamız gerektiğini de anımsatırken, “Eğer gittiğiniz her yerde nefret ettiğiniz birilerini buluyorsanız, bu sizin için kötü bir işaret” demekte.