Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım'ın kızı Zeycan Rochelle Yıldırım: Babamla gurur duyuyorum

Yaptığı çalışmalardan dolayı babasıyla gurur duyduğunu söyleyen Zeycan Rochelle Yıldırım, 'Bence yakında hepimiz onunla birlikte bu vizyonu benimseyecek ve Samsunsporlu ve de Samsunlu olmaktan daha da büyük gurur duyacağız' dedi

*** Mor forma sizinle hayat buldu. Dünya çapında ses getiren bir çalışma oldu. Bu formayla alakalı yeni çalışmalar olacak mı?

Formayı sporda kadın aktivizminin uluslararası bir sembolü haline getirmek istiyorum. Bir sonraki hedefim, formayı diğer ülkelere tanıtmak ve birlikte organik anlamda nasıl çalışabileceğimizi görmek üzere diğer spor fenomenleri ve spor kulüpleriyle iş birliği yapmak. Ayrıca, kadına karşı şiddete son verme amacıyla kurumları ve bireyleri bir araya getiren, United 4HER adında bir platform yarattım. Kadına karşı şiddetin çok katmanlı çözümler gerektiren, önemli bir konu olduğunun bilincindeyim. Bu yüzden de her sene fiziksel şiddete uğrayan ve öldürülen kadınların sayısını azaltmak için hepimizin farklı şeyler yapması gerektiğini düşünüyorum.

Bu platformda, kadınlara verilen ücretsiz öz savunma derslerini arttırmayı ve de uluslararası arenada dersler vermeyi amaçlıyorum. Bu sayede, toplumda harika işler başaran ve korkunç şiddet olaylarından sağ kurtulan kadınların başarı hikayelerini vurgulayabiliriz. Asıl önemli nokta, kadınların neler yaşadığını göstermej. Diğer yandan da kadınları ödüllendirerek kendilerini tehlikeli durumlarda korumaları için onlara gerekli bilgi ve araçları sağlamak.

*** Babanız Yılport Samsunspor’da hem tesis, hem de sportif anlamda büyük çalışmalar yaptı. Bu konuyla alakalı neler söylersiniz? 

Yaptığı çalışmalardan dolayı babamla gurur duyuyorum. Spor, daha önceden sınırlı bilgi sahibi olduğu bir konuydu. Ancak, takım adını ve ününü sürdürebilsin diye Samsunspor’un geçmişini ve mirasını korumak amacıyla harekete geçmeye oldukça istekliydi. Babamın bir vizyonu var. Samsunspor ile benzersiz ve özel işlere imza attığına inanıyorum; fakat bazen tam sonuç verene kadar bu işler tam anlamıyla anlaşılamıyor veya takdir edilmiyor. Vizyoner kişiler diğerlerinden önce yolun nasıl ilerleyeceğini görenlerdir. Bence yakında hepimiz onunla birlikte bu vizyonu benimseyecek ve Samsunsporlu ve de Samsunlu olmaktan daha da büyük gurur duyacağız. 

*** Babanız yoğun iş temposuna rağmen Yılport Samsunspor için adeta gecesini gündüzüne katıp çalışıyor. Sizce bu çabanın sonu şampiyonlukla biter mi?

Kesinlikle. Babam verdiği sözleri tutar. Samsunpor’un Süper Lig’e tekrar çıkmasını görmeyi çok istiyor. Zamanında en iyi arkadaşı Mustafa Kemal Erkanat’a, Samsunspor’u Süper Lig’e çıkaracağının sözünü de vermişti. Bu yüzden, ona verdiği son sözü tutmak da kendisi için çok ama çok önemli. Futbolda başarı tek bir antrenöre, oyuncuya, kulüp başkanına bağlı değil. Başarı, Samsunspor bünyesindeki herkesin elinden gelenin en iyi yapmasını gerektiriyor. Samsunspor’un bir başka şampiyonluk kazandığını görmek isteyen çok güçlü ve özverili bir takımımız olduğunu düşünüyorum. Bu da, birlikte kazanmamızı sağlayacak kararlılığa sahip olduğumuzu gösteriyor. 

*** Bu arada kardeşiniz de basketbol takımının başında. Onlar da iyi bir sezon geçiriyorlar. Basketbola da ilgili misiniz?

Samsunspor basketbol takımı harika bir sezon geçiriyor. Kendileriyle gurur duyuyorum. Kardeşim geçen sene basketbol takımının başkanıydı. Kendisi hala oyuncularla iletişim halinde. Biz de takımın başarısını birlikte takip ediyoruz. Basketbol oldukça heyecan verici bir spor. Maçları izlemeyi seviyorum, maçlara gitmeyi daha da çok seviyorum. Şu sıralar yoğun bir tempoda çalıştığım için ne kadar istesem de basketbol maçlarını takip edemiyorum. 

  
*** Babanız Yüksel Yıldırım gerçekten çok yoğun bir tempoda çalışıyor. Bu yoğunlukta size zaman ayırabiliyor mu? Babanız için neler söylersiniz?

Evet, babam oldukça yoğun ve iş için sık sık seyahat ediyor.Ben de çok yoğunum ve oldukça hareketli bir tempoda çalışıyorum. Aynı şehirde programlarımızın uyduğu zamanı bulmak zor olsa da birlikte çalışıyor olmamız işleri kolaylaştırıyor. Birlikte geçirdiğimiz her vakit ikimiz için de çok değerli. İş hayatında geliştikçe ona ne kadar benzediğimi daha iyi anlıyorum. İkimiz de hırslı ve kariyer odaklıyız. Bu yüzden de durumu kişisel algılamıyorum. Aksine, ondan bir şeyler öğrenebilme fırsatı olarak görüyorum. 

Özel Röportaj: Davut AKTAŞ