Kamu hastanelerinin birinin Covid-19 bölümünde görevli bir kadın sağlık çalışanının çok önemli bulduğum paylaşımını “Lütfen iyi okuyun” diyerek dikkatinize sunuyorum:
“Arkadaşlar koronavirüs bitti de benim mi haberim yok?
Bu nasıl iştir ben anlayamadım herkes dışarıda, alışverişte, sahilde, her yerde.
Hava güneşli diye herkes atmış kendini dışarı.
Bu ne cehalet ya aklım almıyor gerçekten aklım almıyor.
Bugün yarın hasta olursunuz.
Yakınlarınıza bulaştırırsınız.
Testleriniz pozitif çıkar ve ağlamaya başlarsınız.
Sonra bir yazı yazarsınız.
Video çekersiniz.
Çok pişmanımlar başlar ve inanın benim için hiçbir değeriniz yok.
Sizler bizleri o kadar hiçe sayıyorsunuz ki!
O kadar umursamazsınız ki!
Ama maalesef bizler sizi umursamak zorundayız.
Sizi ve yakınlarınızı tedavi etmek zorundayız.
Sizin yaptığınız hatanın bedelini bizler ödüyoruz.
Biz sağlık çalışanları kimler için ailemizden uzak kalıyoruz.
Kokularına, yüzlerine hasret kalıyoruz.
Onları nasıl özlüyoruz bir bilseniz.
Telefonda konuşurken boğazımızın düğüm düğüm olması ve içim ağlarken telefonu gülerek kapatmak ne kadar zor ama nereden bilebilirsiniz ki, siz yaşamıyorsunuz, yaşatıyorsunuz.
Verdiğimiz emeklere o kadar üzülüyorum ki, çok yazık, gerçekten çok yazık!”