Böylesi ne görüldü ne de duyuldu!
Anlatan olsa dinledikten sonra “şaka” dersiniz.
Hiç de şaka değil gerçeğin ta kendisi!
Yener Cabbar yazdı, Ragıp Göker yazdı, haber Hedef HALK’ın dükü manşetinde yer aldı ama ben de bir şeyler yazayım dedim.
Samsun’dan yola çıkan içinde 6 arama-kurtarma ekibinin bulunduğu araç Kavak ilçesi yakınlarına ezan okunduğunu belirterek namaz molası verilmesi konusunda kendi aralarında konuşmaya başlamışlar.
Araç sürücüsü “dur” diye emir veren olmadığı için yoluna devam etmiş.
Vezirköprü’deki olay yerine 3-5 kilometre kala namaz kılma konusunda daha yüksek sesli konuşmalar olmuş.
“Dur” denmiş, aracın sürücüsü de frene basmış.
Göçük altında kalanları kurtarmak için yola çıkan 6 kişilik ekipten bir tanesi bile “Ne yapıyorsunuz, olay yerine yetişmemiz lazım, namaz sırası mı?” diye konuşma cesaretini kendine bulamamış.
Samsun’un Veziköprü ilçesinde göçük altında kalan iki kardeşi kurtarmaya giden Samsun Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekibi olay yerine 3-5 kilometre kala “namaz molası” vermiş!
Bu “namaz molası” 5-7 dakika sürmüş!
AFAS ekibi kurtarma çalışmalarına gecikme ile de olsa katılmış.
Şimdi bu Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekibinin İtfaiye Müdürlüğü ekibi olduğunu düşünün.
Yangın ihbarı yapılıyor!
İtfaiye araçları yangın mahalline hareket ediyor.
Siren sesleri devam ediyor.
Yolun yarısında camiden ezan sesi duyuluyor.
Şoföre namaz molası için “dur” deniliyor.
Namaz kılınıyor.
Ardından tekrar yangın mahalline hareket ediliyor.
Ev yanmış, kül olmuş, söndürmek için su sıkmaya bile gerek kalmıyor.
Fazla söze gerek yok!
Allah bunlara akıl-fikir versin!