Bizim Temel bir toplantıda gördüğü Fadime’nin elini dudaklarına götürüp öpmüş.
Bunun üzerine Fadime elini neden öptüğünü Temel’e sormuş.
Temel’in cevabı kısa ve net olmuş:
“Bir yerden başlayacasun da…”
Samsun Valisi Sayın Hüseyin Aksoy’un Engeliler Haftası nedeniyle empati kurmak amacıyla tekerlekli sandalyeye oturduğu fotoğrafı görünce aklıma geldi yukarıdaki fıkra…
Demek ki bizim Vali Sayın Aksoy bir taraftan başlamış vaziyette…
En azından engellilerin hayatlarını idame ettirirken ne çektiklerini öğrenebilmek amacıyla bir sandalyeye oturmuş.
Ve de resim çektirmiş.
O fotoğrafla bile Sayın Vali’nin engellilerin yanında olduğunu göstermesi önemlidir. Daha da önemlisi o tekerlekli bir sandalyeyle Samsun’un caddelerinde dolaşmaktır.
Sayın Vali Aksoy o sandalyeyle dolaşırken Samsun’daki cadde ve sokakların kaldırımlarının yapılırken uluslar arası kurallara uyulup uyulmadığını, yardım almadan engelli vatandaşların yürüyüp yürüyemediklerini,nerelerde zorluk çektiklerini de öğrenebilir.
Yapılacak bir toplantıyla da, belirlenen bu sorunların çözümü yoluna gidilebilir.
Çözülebilir mi dersiniz???
SAMSUN’A GÖNLÜM AÇIK…
Samsun İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil yediyıldan beri sürdürdüğü görevini tamamladı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı’na atandı. Sayın Karanfil Samsun’dan ayrılmadan önce bu ilin medya mensuplarıyla kahvaltıda buluştu.
Sayın Karanfil’in “İnsanın kendi memleketinde görev yapmanın zorluğunu” anlatmasıyla başlayan konuşması atandığı makamın “Tenzili rütbe olmadığı” ifadesiyle sürdü. Sayın Karanfil göreve geldiği günde hangi noktadaysa bugün giderken de aynı noktada durduğunu vurguladıktan sonra devletin vereceği her görevi yerine getirebileceğini anlattı.
Karanfil, Samsun’da bulunduğu ve görev yaptığı dönemde ortak akılla iş yapmayı kendisine düstur edindiğini belirttikten sonra telefonlarının ve gönlünün Samsun için açık olduğunu anlattı.
Sayın Karanfil’e yeni görevinde başarılar diliyorum.
SAMSUN GAZETECİLERCEMİYETİ VE İSTİFAM…
Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti’nde bugün seçim var.
Bilmem kaçıncı defa gidilecek seçime…
Ancak ben gitmeyeceğim.
Çünkü istifa ettim.
Seçime gitmeyeceğim ancak yıllar öncesine gittim. Bu cemiyetin kurulduğu güne kadar…
Hürriyet Haber Ajansı’nın bürosunda şef Uğur Gürsoy’un odasında toplanmıştık. Rahmetli Nazif Demirel, Rahmetli Adem Bilir, Rahmetli Lütfü Sel, Ferruh Çetin ve bendeniz.
Uğur Gürsoy o dönemler Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin Samsun temsilcisiydi.
O nedenle kurucular arasına almamıştık kendisini.
Kurucu beş kişi ilk başkanı seçecekti…
Kapalı oy atmaya karar verdik. Beş kişi oylamaya katıldık.
Ben rahmetli Nazif Demirel için oy kullandım.
Bir de baktım ki benden başka her arkadaş kendisine oy vermiş.
Cemiyetin kurucu başkanı böylelikle iki oy alan rahmetli Nazif Demirel oldu.
Cemiyet işe böyle çekişme içinde başladı ve o çekişme içindede gitti.
Bugüne kadar cemiyet için çalışanlara teşekkür etmek gerekir.
Kuruluşunda bulunduğum bu cemiyetten dün itibarıyla istifa ettim.
İstifamla ilgili dilekçeyi de yönetim kurulundan Serdar İpek’e teslim ettim.
Neden istifa ettiğime gelince…
Artık bu cemiyetin, üye olarak bana katkısı bulunacağına inanmıyorum.
Bu görüşümün yönetimlerle veya cemiyetin iyi yönetilip yönetilmemesiyle bir ilgisi de yok.
Bu benim inancım…
Cemiyetlerin, üyelerinin sırtında yükselmesi değildir assolan…
Üyelerinin haklarını korumak ve kollamaktır, mesleği yüceltmektir, mesleğin saldırılara uğradığı dönemlerde hem üyelerinin hem mesleğin savunuculuğunu yapmaktır…
GÜNÜN FIKRASI
Temel bir gün trafik polisi olmuş. Komiseri onu telsizle arayarak;
— “Temel ne haber orada havalar nasıl” diye sormuş.
Temel de;
— “Komserum hava sağnak yağışli yerler kuri” diye cevap vermiş.
— Komiser “Oğlum hava yağışlıysa yerler nasıl kuru olur” diye sormuş.
Bunun üzerine Temel de;
— “Komserum biz tünelde durayiruk da ondan” diye cevap vermiş...
GÜNÜN SÖZÜ
Düşmanlarınızı sevin çünkü kusurlarınızı yalnız onlar açıkça söyleyebilir. Benjamin Franklin
DUVAR YAZISI
Sol kulağını kapatırsan, sağduyulu olursu