Yüzyılın felaketi.
Samsun'u sel aldı.
Aralarında Bedirhan'ın da bulunduğu 14 canımızı yitirdik. Mal kaybı ve dolayısıyla zararımız milyonlarla ifade ediliyor.
İktidarından muhalefetine herkes felaket yerinde.
Kılıçdaroğlu bile geldi. Başsağlığı dileklerinde bulundu Samsun'a ve yitirilenlerin yakınlarına.
Bakanlarımız geldi.
Suat Kılıç, Erdoğan Bayraktar ve Veysel Eroğlu.
Sinir bozucu konuşmalar da yapsalar.
Oradaydılar. Yani sel yerinde.
Acımızı paylaştılar.
Milletvekilleri de sel yerindeydi ilk günden.
Partilerin iktidar ve muhalefetine mensup yerel yöneticileri de.
Bi o yoktu.
Bi göründü şöyle.
''Cee'' dedi ve gitti.
Partilileri Reis diyor ona.
Biz de öyle diyelim.
Cemal Yılmaz Demir. Ak Parti teşkilatın en etkilisi.
Yok ortalıklarda.
Sel su kıyamet.
Cemal Yılmaz Demir'in felaketini önmsemediğini, ölümler karşısında duyarsız olduğunu söylemem.
Ve fakat!
Yok ortalıklarda. Reis kendisine bir oyuncak bulmuş.
İmam Hatip Liseleri.
İmam Hatip Liseleri ile ilgili projeleri takiple meşgul muhterem.
''Herkes sel yerinde bi o yok'' diyoruz ya. Bu durumun açıklanabilecek bence bikaç nedeni var.
Biri, ağır seçim yenilgisinin bilinçaltında oluşturduğu durum.
Hatırlayın. Ak Parti Kongresinde Osman Çetinkaya'nın en ateşli destekçisiydi Cemal Yılmaz Demir. Fuat Köktaş'ın ise yılmaz muhalifiydi.
Köktaş'ın en büyük destekçisi kimdi peki: Bakan Suat Kılıç.
Sel yerinde kimler var:
Köktaş ve Kılıç. Onlarla aynı karede görüntü vermek istememiş olabilir.
Bi de Yusuf Ziya Yılmaz.
Ona da muhalif biliyorsunuz. Sel yerinde aynı karede vereceği görüntünün ‘'Yusuf Ziya Yılmaz'a Reis destek veriyor'' şeklinde algılanmasını istememiş de olabilir.
Sizin aklınıza başka bi neden geliyorsa, ya da Reis'in bi açıklaması olursa bu konuda. Bu sütunlarda mesajının yayınlama sözü de bizden olsun.
Tek bir koşul: Açıklama tatmin edecek.