Hoca farkından kaybettiğimizi düşünüyorum. Sahada iki hoca tipi vardı, birincisi bizimki, bizimkinden bahsetmeyeceğim, ikincisi ise Yusuf Şimşek. Yusuf hoca ve ekibi maçı kazanmak için her yolu mübah gören Makyavelist bir bakışla bütün pislikleri yaptılar. Oyun içindeki taktiksel, teknik, taktik faulleri oyun içinde karşılasak bile kendisi ve kulübedeki ekibi.
Seyirciyi tahrik etmek için her yolu denedi. Zaten kötü sonuçlardan dolayı canı burnunda olan taraftar çıldırdı. Ben maç boyunca Karşıyaka kulübesini de gözlemledim. Maç boyunca biri Yusuf Şimşek olmak üzere sahaya üç defa top atıldı. Yusuf hocanın kendine ayrılan alanı sürekli ihlal etmesine taraftar tepki gösterdi.
Bu olayın her tekrarlanışında taraftar yine tepki gösterdi ortam gerildi, Karşıyaka Kulübesinden de birileri ara ara kafasını çıkarıp taraftara hareket yaparak taraftarı çileden çıkardı. Belliydi ki bu maç onların ölüm kalım maçıydı, maçı kazanmak için Yusuf hoca her türlü kural dışılığın yapılmasını istemişti. Ama bizim Oğuzhan Berber’in ikinci gol öncesi yapmadığı teknik faul gibi fauller onların yaptığı en masum işlerdi.
Oğuzhan o faulü yapabilse belki de yenilmeyecektik. Karşıyaka takımı maçı kaybedebilirdi, öğlede olacaktı, hatta bir ara takımı o kadar dağıldı ki Yusuf hoca bile maçı bıraktı.
Ama bizim futbolcuların ne yapacağını bilmez halleri sonucu belirledi. Takım ikinci yarıda çok istekliydi ama son vuruş ya da pas tercihleri bizim eksikliğimizdi. İvanov un durumu neydi bilmiyorum ama hazırlık maçında izlediğim ve o maçta iki gol atan İvanov bu maçın en azından son yarım saatinde çok rahat oynaya bilirdi. Herkesin kabul ettiği bir şeydir bu takımın en iyi şut atabilenlerindendir İvanov.
Şayet hazır değilse hazırlamak teknik ekibin işi elimizdeki futbolculardan maksimum verim almak zorundayız. Allah sonumuzu hayretsin.
