Samsun Valisi Sayın Hüseyin Aksoy 19 Mayıs günü Samsun’da 1919 metre uzunluğunda bayrak açılacağı müjdesini verdi.
Türkiye’nin en büyük bayrağının bulunduğu il Samsun’da böyle bir bayrağın açılacak olmasının sevincini bugünden yaşıyorum. Açılmadığı günlerde nasıl üzüldüysem açılacağını duyunca da sevincimi gizlemenin anlamı yoktur.
Ancak üç beş yıl önce Samsun’daki bir olayı anlatmadan geçemeyeceğim.
Şişli Belediyesi tarafından yaptırılan üç bin metre uzunluğundaki Türkiye’nin en uzun bayrağı Samsun’a gelmiş ve bir yürüyüş yapılmıştı.
Yürüyüş kolu oldukça kalabalıktı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz da yürüyüş kolunda diğer zevatla yerini almıştı.
Ancak o güne kadar yaşamadığım bir olayı yaşamıştım o yürüyüş sırasında. O güne kadar böyle bir aymazlık ne görmüş ne de duymuştum.
Samsun Büyükşehir Belediye Bandolu “Zeytinyağlı yiyemem aman, basma da fistan giyemem aman..” türküsünü çalıyordu.
Ellerinde meşaleler bir dolu öğrenci de bu türkü eşliğinde bayrakla birlikte yürüyorlardı.
'Zeytinyağlı yiyemeyip basma fistan giyemeyeceklerini belirterek’ yürüyenler, bu yetmezmiş gibi bandonun daha sonra çalmaya başladığı “Şakşuka” ile de oynamaya başlamıştı yol ortasında.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz şakşuka eşliğinde elindeki çiçekleri vatandaşlara dağıtıyordu.
Sayın Samsun Valisi Hüseyin Aksoy’u işte bu nedenle bugünden uyarmayı bir vatandaşlık görevi olarak üstüme aldım.
Aman, 1919 metre uzunluğunda Türk Bayrağı eşliğinde ne olur katılımcılara “Zeytinyağlı yiyemem aman” diye türkü söyletip, “Şakşuka” eşliğinde oynatmayın.
Çünkü hiç yakışmıyor, kocaman kocaman insanlara…
GÜVENCİNLER BENİ ÇOK SEVİYOR
Hatırlarsanız geçenlerde medyaya İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile ilgili bir haber düşmüştü.
Haber şöyleydi:
“Erzurum'da 5 TEDAŞ işçisinin öldüğü gölette incelemelerde bulunduktan sonra Pasinler ilçesine giden İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, kendisini gördüğü için sevindiğini belirten bir vatandaşa, "Nereden bileyim sevindiğini, Hadi bir takla at ya da oyna da göreyim" dedi…”
Bu haberden sonra Cumhuriyet Meydanı’ndaki güvercinler geldi aklıma.
Elime biraz yem aldıktan sonra yanlarına gittim.
Öyle çuvalla falan değil, bir avuçtu aldığım yem.
Güvercinler gelince yemlerin bir bölümünü şöyle serpiştiriverdim.
Bir de ne göreyim; güvercinlerin sayıları arttı, yanımda uçuşmaya başladılar.
Bu uçuşmaları “Bakanın karşısında oynayan vatandaşa” benzettim birden.
Sonra da düşündüm; acaba beni sevdikleri için mi oynuyorlardı yoksa kendilerine yem verdiğim için mi oynuyorlardı?
Yemlemeye devam ettikçe güvercinler bir uçuşuyor, bir konuyorlardı yere. Oynaşıyorlardı, takla atan bile vardı.
İşte o zaman anladım ki güvercinler beni çok seviyorlar.
Karşımda hem oynuyorlar hem de takla atıyorlar…
Yani yem ne kadar fazlaysa hem güvercin sayısı fazlalaşıyor hem de o güvercinlerin yaptıkları oyunlar…
İnanmıyor musunuz?
Alın elinize yemleri, atın güvercinlere sizin karşınızda da oynasınlar…
BÜYÜKŞEHİR SINIRLARI
Önümüzdeki Yerel Yönetim Seçimlerinde Samsun Büyükşehir Belediyesi Başkanını belirlemek için tüm il sınırları içinde kalan seçmenler oy kullanacak.
AK Parti yetkilileri konuyla ilgili açıklama yaparken “Değişen Bir Şey Yok” diyorlar ve ekliyorlar:
“Dün nasıl Büyükşehir Belediye Başkanını seçmek için Büyükşehir sınırları içinde kalan seçmenler oy kullanıyorlarsa bu gün de öyle olacak. Yani Büyükşehir sınırları içinde kalan seçmenler oy kullanacak ve Büyükşehir Belediye Başkanlarını seçecekler.”
Peki, iyi de bu seçmenlere hizmet nasıl gidecek?
Bugün seçimi kazanmak için yapıldığını tahmin ettiğim bu uygulama, vatandaşa hizmet konusunda yeterli davranılmadığında bumerang gibi dönüp atanın başına vurmaz mı?
Aklıma gelmişken, kentlerde inek beslemenin yasak olduğunu göz önünde tutarsak Samsun’da bu kadar inek nerede beslenecekler?
Sınır dışına mı sürülecekler, yoksa inek beslemek serbest mi bırakılacak?
Çünkü istemenin sonu yoktur.
Bakarsınız inekler de ilin her tarafından yaşayabilmek için özgürlük peşinde koşmaya başlarlar ha…
GÜNÜN FIKRASI
Temel bir gün doktora gitmiş. Doktorda teşhisi koymuş:
—“Karnın su topluyor. Adalelerinde kireçlenme var, böbreklerinde taş var” demiş.
Temel:
-Uyy toktor desene beton cibiyum daaa.
GÜNÜN SÖZÜ
Uçurtmalar rüzgar gücü ile değil o güce karşı koydukları için yükselirler. W. Churchill
DUVAR YASIZI
Nankör insan her şeyin fiyatını bilen, hiçbir şeyin değerini bilmeyendir.