AK Parti İktidarının Sağlık Bakanlığı bir karar almış. Allah düşürmesin de işi düşenler farkındadırlar. Artık Ambulanslarda doktor bulunmuyor. Doktorun yerine bir çeşit teknisyen yer alıyor.
Bu nedenle de Ambulansların adı “Cankurtaran” değil de “Hasta Nakil Aracı” oluvermiş.
Siz bakmayın yolda insanları rahatsız edercesine siren çalıp gittiklerine.
Hastayı naklediyorlar sadece…
Hangi hastaneye?
Onu da bilmiyorum ya, nasıl bir karar alınmış nereye götürülecek hasta o da belli mi belli değil mi kimse farkında bile değil.
“En yakın” hastaneye mi, “acil servisi olan hastaneye mi” bilenler beri gelsin.
Bu dediklerim vatandaş için.
Gelelim politikacılara…
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Çorum gezisine katılmıştım bir süre önce. Çorum’dan İskilip’e gidiliyordu bir yerde ağaç dikimi için durulmuştu.
Önünde Ambulans yazısı olan bir de araç vardı konvoyda.
Konvoy durduğunda ambulansın şoförüne yaklaşıp sormuştum:
“Bu aracın içinde doktor var mı?” diye.
Aldığım cevap hayli ilginçti:
“Var hem de iki tane…”
Vatandaşı taşıyan ambulansın içine bir doktor koyamayan iktidar, söz konusu kendilerinden birisi olunca aynı ambulansa iki doktor birden koyabiliyordu…
Yaşasın iktidarda bulunanlar…
Ya vatandaş?
Ölsün beee, nasıl olsa yerine Başbakanın talimatıyla üçer beşer gelecek…
SAMSUN BASINI VE NEMA MESELESİ
Samsun’da bir süreden beri medyanın gündemini, İl Özel İdaresi’nden kimlerin ne kadar nemalandığı konusu oluşturuyor.
Haberler ve köşe yazarlarının bir bölümü hangi yayın organının ne kadar akçe aldığı ve ne için aldığı yazılıp çiziliyor.
Gazetelerdeki haberlerden sizler de okuyorsunuz, kimler ne almışlar?
“Ben almadım” diyenler de var, “Tüh be bize neden vermediniz” diye hayıflananlar da.
Kimse kimseye parayı durup dururken vermemiş.
İnsanlar bir emek vermişler, proje sunmuşlar, bu projeler beğenilip yaptırılmış ve paraları ödenmiş.
Yani işe böyle de bakabiliriz.
Siz hangi pencereden bakıp ne görmek istiyorsanız onu görüyorsunuz.
Bu pencereden bakıldığında önümüzdeki yerel yönetim seçimlerinde aday olması muhtemel birilerinin arkasından dolanıp iki puan almak düşüncesi de yatıyor olabilir.
Bu da görülebilir…
Bana gelince…
Olaya ben hiç de o pencereden bakmıyorum.
Acaba Samsun’da medya gücünü kullanıp ihale alanlar var mı?
Medya gücünü kullanıp işini aşıranlar var mı?
Bu gücü kullanıp elektrik trafolarının yerlerini değiştirenler kocaman binalar yapanlar var mı?
Asıl üzerinde durulması gereken sanırım medya gücünü elinde bulunduranların kendilerinin, ortak oldukları veya yakınlarının ya da yakınlarının ortak oldukları şirketlerin son yıllarda belediyelerden aldıkları ihaleler sorgulanmasıdır…
Var mı bunları sorgulayacak olan?
Hadi sorgulandı diyelim ve bir sonuca varıldı.
Var mı Samsun’da bu sonucu yazabilecek medya….
Ha, var mı????
AZİZ YILDIRIM TAHLİYE OLMUŞ
Fenerbahçe taraftarı da seviniyor, Fenerbahçe taraftarı olmayan da.
Çünkü Türk Futbolunda nelerin döndüğü, futbolun nasıl idare edildiği bu kararla ortaya çıkmış oldu.
Aziz Yıldırım tahliye oldu…
Bunun adı nedir biliyor musunuz?
Kaçmaz diye bırakıldı yani suçlamalardan beraat etmedi.
Bu işin bir tarafı.
Futbolseverleri sevindiren ya da üzen tarafı.
Ancak Samsun’un Atakum ilçesinin Bafra yönüne giden yolun orman kesiminde oturanları pek de ilgilendirmiyor.
Onları ilgilendiren başka…
Bölünmüş yolun yapılırken menfezlerinin es geçilmesi sırasında yolun üst yanında biriken yağmur suları…
Veya bazı menfezlerden yağmur sularını kanal yerine doğrudan bahçelere tarlalara verme aymazlığı…
Yağmur yağdı mı neler çektikleri ilgilendiriyor insanları…
Aziz Yıldırım tahliye oldu ya…
Önümüzdeki sezonda bakalım neler olacak?
Şimdiden merak ediyorum Vallahi…
GÜNÜN FIKRASI
Temel annesini ve babasını öldürmüş. Son celse karar verilecek, hâkim temele sormuş:
-Son bir diyeceğin var mı?
Temel;
-Acıyın bu yetime!..
GÜNÜN SÖZÜ
Doğruyu yanlıştan ayırmanın tek çaresi mümkün olduğu kadar şüphe etmektir. Ve doğru da kendisinden şüphe edilmeyen şeydir. Goblot
DUVAR YAZISI
Allah yürü ya kulum dedi, ben de arabamı sattım.