Elimden gelen çarpıklıkları görebildiğim kadar burada kamuoyuyla paylaşmak ve Samsun’u bu duruma getirenlerin akıllarının başlarınagelmesi için Yüce Mevla’ya dua etmektir.
Samsun ve çevresinde kaç günden beri meteorolojik ihbar yapılıp duruyor, televizyonlar ve radyolarla günlük gazeteler ve internet siteleri bu ihbarları kamuoyuyla paylaşıyor.
Peki sonuçta ne oluyor?
Milletin büyük bölümü evlendirme programlarıyla uyutuluyor,bu büyük bölüm sanırım haber falan da izlemiyor.
Türk ve Müslüman ailelerin yapı taşlarını temelden oynatacak dizilerle ilgileniyor.
O nedenle de ne meteorolojik ihbardan haberleri oluyor ne de yağmurun yol açtığı sel sularından.
Sonuç?
Birçok eve ateş düşüyor.
Birçok işyeri sular altında kalıyor ve milli servet heba olup gidiyor.
Sel suları nedeniyle ırmak yataklarına yapılan keson kuyular ve depolar bozuluyor bazı ilçelerde halk susuz kalıyor.
Bu ilçelerden birisi de Yakakent.
Belediye ilgilileri kente su verebilmek için uğraşıp duruyor…
Bu iş nereye kadar sürer?
Depoların ırmak yataklarına yapılmasından vazgeçene kadar herhalde…
CAN KAYIPLARI VAR
En çok kızdığım cümledir; “ben demiştim” ile başlayanlar.
Ancak bugün, kızarak da olsa bu cümleyle başlayacağım. Daha birkaç gün önce dile getirmiştim; “Bir yağmur yağdığında sel olursa şayet, bazı alışveriş merkezlerine sel suları zarar verir. Çünkü dere yataklarında yapılmışlardır.
Gelen mala gelsin cana gelmesin denir hep.
Bu kez Samsun’da sadece mala değil cana da geldi gelen…
HAFİF RAYLI SULAR ALTNDA…
Yapılması ve güzergahı sürekli tartışılan ancak bu arada Samsunluların vazgeçemediği ulaşım aracı haline gelen Hafif Raylı sistem de sel sularından nasibini aldı.
Sisten, yağmur suları nedeniyle son durağa kadar gidemiyor.
Bu sistemi planlayan ve kuran, mimarisini ve mühendisliğini yapanlara sormak gerekir:
Nasıl planladınız bu sistemi de yağmur yağdığında sular altında kalıyor ve elektrik kaçırıyor iddiaları almış başını gidiyor.
Atakum’u ikiye bölüp mahvedenler, Canik’te sel sularının gelebileceği benim gibi bu işlerden hiç mi hiç anlamayan birisinin bile aklına gelen noktaya alışveriş merkezi kurulmasını planlayanlar kafalarını ellerinin arasına alıp düşünmelidirler…
Ben burada hiçbir belediye başkanını suçlamıyorum.
Hiçbir yatırımcıyı da…
Bundan sonra böyle yatırımlar yapılırken ortak akılla karar verilmesi ve “ ben yaptım oldu” denmemesi için uyarıyorum.
Unutulmamalıdır ki; siz ata hükmederseniz at sizi istediğiniz yere götürür, eğer at size hükmederse gidebileceğiniz tek yer ahır olur…
GÜNÜN FIKRASI
Temel Ankara'da bir barda içerken cep telefonu çaldı,telefonunu açtı, bir o kulağına bir bu kulağına götürürken sevinçle bardaki herkese içki ısmarladı. Sonra da çevresindekilere karısının 15 kg’lık tipik bir bebek doğurduğunu söyledi.
Bardaki hiç kimse bir bebeğin 15 kg. gelebileceğine inanmadı Fakat Temel inat etti.
- Dediğum kibi, bizim oralarda ortalama bebek kilosu pudur,benimki de tipik bir bebek!
Dört bir yandan tebrikler yağdı; bardaki herkes Temel’ikutladı..
İki hafta sonra Temel tekrar bara uğradı. Barmen adamı tanıdı ve sordu
- Sen şu 15 kg doğan bebeğin babası değil misin? Herkes bebeğin iki haftada kaç kilo olduğunu merak ediyor. Söyle bize, bebek kaç kilo?
Temel, gururla yanıtladı:
- 10 kg.
Barmen şaşırmış ve meraklanmıştı.
- Ne oldu? Doğduğu gün zaten 15 kg’dı.
Temel içkisini başına dikti, ıslak dudaklarını koluna sildi ve barmene doğru eğildi, gururla yanıtladı:
-Sünnet ettirdum.
GÜNÜN SÖZÜ
İnsanları iyi tanıyın, her insanı fena bilip kötülemeyin,her insanı iyi bilip övmeyin. Mevlana
DUVAR YAZISI
Bu duvara yazı yazmak yasaktır.