Pandeminin son günlerde yükselme gösterdiği ilimizde İl Hafzısıhha Kurulu’nun verdiği karar sonrasında spor tesislerinin açılmasına yine izin çıkmadı. Basketbol, Voleybol, Hentbol gibi takım sporlarının kontrollü olarak ve bu sorumluluğu antrenörüne vererek antrenman yapılabileceğini düşünüyorum.
Kaldı ki pandeminin yüksek seyir ettiği İstanbul’da halı sahaların faaliyetlerini sürdürmesi salgın sadece Samsun’da mı bulaşıyor? Sorusunu akıllara getiriyor. Dolmuşlara AVM’ler, tramvay ve otobüs gibi toplu taşıma araçlarına hiçbir önlem alınmaksızın ve denetleme yapılmaksızın seyahatlere izin verilirken, düğünlerin başladığı, insanların sosyal mesafeyi saymadığı ve hatta kimi insanların ise pandemiye inanmadığı bu süreçte spor tesislerinin kapalı olmasına halen daha anlam veremiyorum.
Madalyonun ikinci yüzü de var tabi ki. Bireyler olarak pandemiye karşı sorumluluklarımızı ne derece yerine getirebiliyoruz? Önce bu konuda öz eleştiri yapmamız gerektiği kanısındayım. Birey olarak bizler kurallara uyuyor, tedbirlerimizi alıyormuyuz?
Bizler pandemiye karşı kurallara uymazsak spor tesislerinin açılmasını daha çok bekleriz diye düşünüyorum. Bildiğimiz gibi spor tesisler ilk etapta milli, olimpik ve paralimpik sporcuların kullanımına açılmıştı. Sonrasında ise yine İl Hafzısıhha Kurulu kararı ile milli aday sporcular için spor alanları kullanıma açılmıştı.
Tesisler kapalı ise her yerde kapalı olmalı. Bir bakıyorsunuz birileri Samsun Canik millet Bahçesinde voleybol ve basketbol oynuyor. Millet bahçesinde corona virüs uğramıyor sanırım. Bu sadece gözümüzün önünde duran küçük bir örnek. İle göre yere göre hareket edilmemeli ve kolluk kuvvetleri tarafından denetlenmeli.
Şimdi ise Samsun amatör takımlar ve diğer branşlarda faaliyet gösteren kulüplerin gözü İl Hıfzısıhha Kurulu’ndan çıkacak olan karara çevrildi. Eski neşeli ve cıvıl cıvıl günler için gün sayıyorlar. En kısa zamanda yaşamın normale dönmesini ve spor tesislerin faaliyetlerine başlamasını temenni ediyoruz.