Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay işçinin emeğini sattı.
Bu satışı yaparken mikrofona yakalandı!
Hükümet ve Türk-İş'in, 2019-20 kamu işçisine yapılacak zammı görüşmek için bir araya geldiği görüşmede, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay'ın, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt'e söylediği sözler gündeme damgasını vurdu.
İşçileri memnun etmeyen yeni zamların ardından Türk İş Başkanı Ergün Atalay, mikrofonu açık kalınca söylediği, "Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle" sözleri tepki çekti.
Gündeme bomba gibi düşen sözlerine açıklık getirmeye çalışan Atalay, "Ben işçileri utandıracak bir şey yapmadım." dedi.
Bir iki gündür Cem Karaca’nın “Tamirci çırağı işçisin sen işçi kal” şarkısı çok dinleniyor:
“Ustam geldi sırtıma vurdu unut dedi romanları/İşçisin sen işçi kal giy dedi tulumları”
Yapılan toplu sözleşmede yok sayılan işçilerin üyesi oldukları sendikanın genel başkanının sözlerini duyduktan sonra yapacakları bir şey kaldı.
Tulumları giymek!
Çünkü “sendika ağası” ne derse o oluyor, “işçi” her zaman “ezilen işçi” olarak kalıyor!
BANKAMATİK MEMURLARI
Gazetelerde okuyoruz.
SGK, fiilen çalışmadığı halde bir iş yerinde sigortalı gösterilen kişiler ile bu iş için kurulmuş paravan şirketlerin peşine düştü.
Eşlerine ait iş yerinde kendilerini sigortalı göstererek prim günlerini doldurmak suretiyle emeklilik hayali kuran ev hanımlarına kötü haber Yargıtay'dan geldi.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) belediyeye gitmeden tıkır tıkır maaş alan vekil danışmanları ile bankamatik memurlarının da peşine düşecek mi, yoksa onlar ayrıcalıklı kişiler diyerek yan gelip yatacak mı?