Bu kongre daha çok konuşulur. Sonucu itibariyle değil belki ama geri planda yaşananlar nedeniyle çok tartışılacak bir kongre olarak siyaset tarihimizdeki yerini şimdiden almıştır.
Süreci kısaca şöyle bir hatırlayalım dilerseniz.
Neydi başlangıçtaki tavır?
Tek adaylı bir kongre dayatması.
Temayül yoklamasının sonuçları açıklanmamışken henüz. Neydi o, ''Üniversite diplomalı İl Başkanı istiyoruz'' zırvalığı.
Fuat Köktaş' ın önünü kesme çabaları yani.
Bütün bunlar atamayla İl Başkanı olmuş Osman Çetinkaya' yı adeta yeninden atama
planları olarak dikkati çekiyordu. Üstelik bunu da delegelere oylatarak yapmak istiyorlardı.
''Şirkete müdür mü atıyorsunuz'' diye eleştirmiştik hatırlayın.
Bu tavır, doğuşunu demokratik mücadeleye dayandıran bir siyasal partiye hiç
uymuyordu.
Bu süreç yaşanırken Mustafa Acar ve İshak Taşçı, Genel Merkezin tavrına rağmen
''Biz de varız'' diyerek adaylıklarını açıklamışlardı.
Açıklamışlardı ama iki parçalı muhalefet yine Osman Çetinkaya ve onun
destekçilerinin işine geliyordu.
Bu arada Çetinkaya' nın ''İş ve Siyaset hayatınızı bitirim'' şeklindeki tehdit dolu çıkışı Samsun siyaset dünyasında bomba etkisi yapıyordu.
Muhalefete ''Birleşin'' diye çağrıda bulunduk hatırlarlarsınız.
Olmadı birleşemediler.
Bu süreçte Fuat Köktaş' a ''Aday ol'' baskıları da artıyordu.
Köktaş fazla dayanamadı ve ''Ben de varım'' dedi.
Teşkilatta yeni bir heyecan yaşanıyordu.
Kongrede divanı da yönetecek olan Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ileride ''Ayıplı Siyaset'' olarak anılabilecek bir uygulamaya imza atarak, Çetinkaya' nın yemekli toplantısında ''Delegelere sorduk, adayımız Çetinkaya'' dedi.
Yılmaz Tunç, hangi delegeye sordu da bu açıklamayı yaptı bilemiyorum ama yönettiği kongrede buna en iyi cevabı delegeler vermiş oldu.
Sonuç açıklandığında Yılmaz Tunç' un yüzünün aldığı rengi merak ediyorum doğrusu. Ama ben Yılmaz Tunç' a bu açıklamayı yaptıran nedenleri sorgulamak istiyorum asıl.
Bu büyük kavganın nedeni ne?
Ufukta Büyükşehir seçimi ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı Koltuğu var.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bile '' 3. dönem son dönem'' diyor.
Cemal Yılmaz Demir, Mustafa Demir ve Bakan Suat Kılıç' ın da 3. dönemleri. Yani
Milletvekilliği 3 isim için de sona erecek.
Ahmet Yeni için de öyle ama Yeni' ye ekonomi ile ilgili bir kuruluşta yönetim kurulu
üyeliği verilerek sorun pekala aşılabilir.
İki Demir ve bir Kılıç ‘’O’’ koltuğu istiyorlar.
İki Demir' de Osman Çetinkaya' nın kazanmasını istediler. Çetinkaya seçilseydi İki Demir' den biri ve kuvvetle muhtemel Cemal Yılmaz Demir aday gösterilecekti.
Köktaş' ı destekleyen tek vekil ise Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç oldu.
Bu tabloyu Adem Güney'e de sordum.
''Doğru'' dedi ve ekledi:
''Çetinkaya' yı da bunun için istediler''
Genel Sekreter Haluk İpek'in Mustafa Demir'e çok yakın olduğunu söylüyor Adem
Güney, Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Erdem' ın de Cemal Yılmaz Demir' in en iyi dostlarından biri olduğunu belirtiyor.
Çetinkaya için ''Genel Merkez' in adayıdır'' açıklamasının da sırf bu nedenle yapıldığını ileri sürüyor.
''Köktaş' ın başkanlığında kim şanslı olur'' diye de sordum Güney' e. Yanıtı kısa ve net oldu.
''Bakan'' dedi.