Samsun’da şiddeti izleme ve önleme merkezi adı altında bir birim varmış.
Pek memnun oldum.
Bu kurumun varlığından düne kadar haberdar değildim ben.
Benim eksikliğime verin bunu.
196 kadına koruma sağlamış bu birim.
Benim şehrimde 196 kadın şiddete maruz kalmış demek ki.
Bu sayının aslında ben çok daha fazla olduğunu düşünüyorum.
Sorarım size kocasından, babasından veya diğer aile bireylerinden şiddet gören kaç kadın “Beni dövüyorlar” diyebiliyor.
196’sı demiş.
Devlet koruyor onları.
Dilerim, başlarına fena bir şey gelmez.
DSİ’de bir kadın mühendis kendisine müdürleri tarafından mobbing uygulandığını ileri sürdü geçenlerde biliyorsunuz.
DSİ yönetimi araştırıp soruşturmaya bile gerek görmeden “Yok öyle bir durum” diyerek dosyayı kapattı.
Oysa kadın mühendisin söyledikleri öyle yenilir yutulur cinsten değildi.
İktidara şirin gözükmeye çalışan bir sendika “İddia yalan” dedi.
Ki
Sendikalar çalışanlardan yana olsunlar, onları korusun kollasın diye kurulmuşlardır. Bu bizdeki sendika çalışanı değil de yönelticileri korumayı ve kollamayı seçti.
Mübarek olsun.
Sormadan, soruşturmadan üstelik.
Belki kadın sahiden de gerçek dışı beyanda bulunda.
Belki gerçekten şiddete ve baskıya maruz kaldı.
Bunu bilemiyoruz.
Çünkü araştırmadı bunu kurum.
Arkasındaki siyasi güce güvenerek, “Böyle bir olay meydana gelmemiştir” kainatına vardı iyimi.
Bir Allah’ın kulu da çıkıp, “Bu konu enine boyuna incelensin” demedi.
diyemedi.
Denmediği için ben de işin doğrusunu bilemiyorum.
Ama soruyorum.
Neden incelemediniz?
Başörtüsüyle işe gelen bir bayan memura “Devlet dairesine böyle giremezsin” diyebilir mi bir yönetici.
Diyemez.
Dememeli de.
Milli Eğitim Bakanlığına bir genelge krizi yaşandı geçen aylarda biliyorsunuz. Hukuk Müşavirinin başını yedi olay.
Şimdi ben sorarım. DSİ’deki o bayan mühendis, iktidara yakın birisi olsaydı ve yine de o iddiaları dile getirseydi. Konu enine boyuna ciddi şekilde araştırılır mıydı?
Ben söyleyeyim, şu olurdu:
O dairedeki müdürlere kök söktürürlerdi.
“Solcuysan güvenilmezsin” bumudur?
Öyleyse yazık.
Ben cidden merak ediyorum, Şiddeti İzleme Merkezi Müdürü Tuba Atay, Samsun basınına haber konusu olan DSİ’deki bu olayla ne kadar ilgilendi.
Netice itibariyle kendiside bir bayan olarak hemcinsinin başına gelenlerle ilgilenmiştir diye düşünüyorum ben.
Doğrusu da budur.
196 kadına koruma sağlamak iyi bir şeydir.
Daha iyi olanı da “Ben şiddete maruz aldım ama kimse bana inanmıyor” diyen kadınları da dinlemek ve anlamaya çalışmaktır.