“Tut şunun ucunu döşeyelim” dediler.
Ucundan tutacağımız borunun ucunu gösterdiler, Rusya’dan döşemeye başladılar.
Dünyanın deniz altında en derine döşenen proje unvanını taşıyan dorunun ucu Samsun-Durusu’da görüldü.
Borunun ucunu sıkı sıkıya tuttuk.
Öyle bir tuttuk ki bırakmak istemedik.
Takvimler 17 Kasım 2005 tarihini gösterdiği gün Samsun tarihi günlerinden birini yaşadı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vlamidir Putin ve İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi Mavi akım doğalgaz boru hattının resmi açılış törenini gerçekleştirdi.
Doğal gaz hattı bağlantılarının yapıldığı mahallelerde kutlamalar yaptık.
Oduna, kömüre veda sevincini yaşadık.
Kömürle çalışan, fuel oille çalışan kalorifer kazanları doğalgaza çevrildi.
Konutlara doğalgaz bağlandı.
Isındıkça rahatlık varmış dedik.
Bacalardan çıkan kömür dumanları kayboldu.
Kömür ve odunla yaktığımız sobalara veda ettik.
Oh be dedik.
Ama kazın ayağı hiç de öyle değilmiş.
Doğalgaz faturaları el yakmaya başladı.
Çok sayıda aile bazı odalardaki kalorifer peteklerinin vanasını kapattı.
Kimileri kombilin ayarlarını kıstı.
Aradan yıllar geçti.
Faturalar göz korkutmaya başladı.
Hele hele 2021 yılının ilk ayından itibaren doğalgaza her ay otomatiğe bağlanmışçasına yapılan zamlar vatandaşları kara kara düşündürdü.
Her ay yüzde bir, yüzde bir olarak yapılan zammı az bulmuş olacaklar ki; temmuzda yüzde 12 zam yaptılar.
Yandım anam diyenlerin sesi duyulur gibi oldu.
Önümüzdeki kış mevsiminde donuyoruz diyeceklerin seslerini duyar gibiyim.
Çünkü daha şimdiden;
Keşke şu borunun ucunu tutmasaydık da odunla-kömürle idare etseydik, diyenlerin sesleri çıkmaya başladı.
Boru girdi, çıkması imkansız!