31 Mart yerel seçimlerinden çıkan sonuçlarla ilgili 'seçmen bize ne söyledi' analizini elbette partiler yapmıştır.
Her siyasi partiye, her adaya seçmen çok önemli şeyler söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, 'Çarşamba bize ne söyledi?' diye 'Çarşamba İlçe Kongresi'nde konuyu gündeme getirse de;
Büyükşehir Belediyesi dahil hemen hemen tüm ilçelerde, seçmenler 'sandıktan mesajlar verdi.'
Çarşamba'da Hüseyin Dündar'ın bağımsız olarak seçime girmesine rağmen seçimi kazanması, Dündar'ın o ilçeye önemli hizmetleri olmasındandır.
AK Parti'den seçime girmedi diye partizanlık yapmadı ve vefa gösterdi seçmen.
AK Parti'nin adayı Ender Gür aslında iyi bir adaydı, başarılı bir iş adamı ve taraftar desteği vardı ancak;
Çarşamba'da 3 dönem belediye başkanlığı yapmış Dündar'dı karşısındaki.
AK Parti'nin Türkiye geneli oy kaybıyla birlikte Çarşambalı, 'eski AK Partili, bildiği isim bağımsız da olsa Dündar'ı tercih etti.
Ender Gür ise resmen bu talihsizliği yaşayan aday oldu. Yoksa Gür sevilen bir isimdi.
Ve karşısında başka aday olsa, seçimi kazanırdı.
Ama AK Parti'ye, CHP'ye, MHP'ye ve İYİ Parti'ye aslında seçmen Samsun bazında bakarsak neler söyledi neler.
Mesela Büyükşehir'de AK Parti'nin adayı Halit Doğan geçmiş dönemin sıkıntısını yaşadı.
Oy oranı yüzde 42'lerde kaldı.
İYİ Parti'ye de seçmen, 'İthal aday getirip durma, parası varsa bize ne?' dercesine oy vermedi.
Aday otel kapattı, filtresiz kahve ikramları yaptı, 'passoligler benden' dedi ama seçmenin umurunda olmadı.
AK Parti'ye kazandırdı ama 'dikkatli ol, sınırdasın' diye mesaj verdi.
Eski başkan aday olsaydı, şahsi görüşüm, tablo çok daha negatif olabilir hatta AK Parti seçimi kazanamayabilirdi de.
AK Parti'ye İlkadım'da, Canik'te, Terme'de, Vezirköprü'de hemen her ilçede oy kaybıyla dersler çıkardı seçmen.
Seçmeni önemsemeyen, 'ben kazanırım, eninde sonunda bizim seçmen bize oy atar diye düşünen' bir bakıma burnu büyük başkanlar seçilemedi mesela.
Kavak, Ladik, Ayvacık, Yakakent aynen böyle oldu.
Alaçam'da CHP kıl payı kaçırdı.
Terme'de CHP müthiş oy artışı yaşadı.
Ki; Terme'de AK Parti'de eski başkan aday olsaydı, seçimi kaybedebilirdi de.
Havza ve Terme’de eski, 19 Mayıs'ta ise mevcut başkan 4. Dönem aday yapıldı, bana göre, onlar aday yapılmasa o ilçeler AK Parti'nin elinden kayıp gidebilirdi.
Bafra'da AK Partili başkanın karşısına muhalefet tek aday çıkarabilse, seçimi kazanabilirdi.
Salıpazarı'nda MHP'ye ve AK Parti'ye seçmen 'Bize aday dayatma mesajı verdi.'
BBP seçimi kazandı.
Ladik'te 'eski başkanın eşini aday yapan AK Parti'ye seçmen 'aynı yanıtı verdi', YRP seçimi aldı.
Aday dayatması yapmayın mesajını Samsun'da birçok yerden verdi AK Partili seçmen.
Atakum'da AK Partili kadın aday seçimi bu şekilde kaybetti.
AK Parti içinde adaylık bekleyen güçlü isimler, kendi adaylarına destek vermedi.
AK Partili eski Başkanlardan biri de İYİ Parti'den aday olunca CHP farklı olarak ipi göğüsledi.
Ancak CHP Türkiye çapında birinci parti olurken, Samsun'da yine Atakum'u kazanabildi.
Bu da seçmenden önemli bir mesajdı.
Bir belediye verdik, yönetemediniz, şimdi yine bununla yetinin bir bakalım dediler adeta.
İYİ Parti adeta Samsun'un batısında köşeye sıkıştı seçmenin mesajıyla.
İlkadım'ı kaybetti ve Yakakent İlçesi'ne sığındı.
Hem genel, hem de yerel politikalar Türkiye'nin birçok yerinde seçmen mesajlarıyla dolu.
Samsun'da anlayabilene, sandıktan mesaj çok var.
İlçe ilçe.
Emekliler, işsizler, belediye başkanlarının performansı, aldıkları tepkiler, adaletsiz kamulaştırmalar, aday tercihleri, burun büyüklüğü ve en önemlisi kibir, seçmenin sandık mesajlarından tek tek çıktı.
Bazıları şamar gibi vurdu geçti,
Bazıları da hasar bıraktı, uyarı niteliğinde kaldı.
Bazılarına da 'seni bir görelim' denildi.
Şimdi gelinen noktada, AK Parti 'Bunları açık açık söyleyebiliyorsa' anlaşılan o ki; bazı dersler çıkarmış.
Bundan sonraki seçim için 'mesajları dikkate alacak gibi' sözler var.
O gün gelince ne olur, "Biz AK Parti'yiz seçmen son anda yine bize oyunu verir' gibi düşünürler mi şu andan bilmek mümkün değil...
Öyle düşünürlerse, 'Tarihi bir ders alırlar' o ayrı bir konu.
Ama asıl mesele;
Özellikle CHP sanki verilen dersi ve mesajları almamış gibi gözüküyor.
Aynı tas, aynı hamam modeli.
Seçimin üzerinden yaklaşık 7 ay geçti ama 'henüz bir öz eleştiri yok bile.'
Bir ara Samsun Milletvekili Murat Çan, "İlkadım nasıl kaybedildi, izaha muhtaç' dedi ama hepsi o kadar.
Ne istifa var, ne de PM üyesi ya da il ve ilçe yönetimi gibi makamlarda oturanlardan 'Biz de sorumluyuz' gibi bir yaklaşım da duymadım.
İl ve ilçe yönetimleri sanki zafer kazanmış edasında.
Yok öyle bir şey.
Türkiye'nin en başarısız sonucu Samsun'da alındı.
Var olan korundu, Türkiye'de siyasi haritanın rengi değişirken, Samsun yerinde saydı.
İYİ Parti zaten eriyor.
Türkiye'de, TBMM'de ve Samsun'da da bundan böyle gittikçe zayıflayacak bir tablo çiziyor.
MHP'de ders çıkarmış gibi gözükmüyor.
Cumhur İttifakı olarak Salıpazarı'nda MHP aday çıkardı ancak seçimi kazanamadı.
Yeniden Refah Partisi, 31 Mart seçimlerinde bir başarı gösterdi ancak; o yükselişi en azından Samsun bazında koruyamadı diye düşünüyorum.
Hem bir belediyeyi AK Parti'ye kaptırdı, hem de partinin içi kaynıyor.
Yani seçmen verdiği mesajları bazılarına AK Parti gibi net verdi.
Hem belediye kaybettirdi, hem de oyunu bayağı aşağı sınırlara çekti.
Bazılarına CHP'de olduğu gibi, yerinde say mesajı verdi; çünkü geçmişte belediye yönetimini beceremediniz, dedi.
İYİ Parti'ye 'ithal adaylarla olmaz, ayağınız yere bassın' diyerek, gözden uzak son ilçeye kadar gönderdi.
MHP'ye de, 'Yok öyle tepeden inme adayla seçim kazanmak', diyerek, oy oranı yüzde 1'lerle ifade edilen BBP'yi ilçede birinci parti yaptı ve irade ortaya koydu.
Seçmenin mesajını iyi okumak gerekir.
Okuyamayanlar evine gider.
Siyasetteki bu yeni süreci fark edenler, olası bir erken seçimde sonuçlarını alır.
Kibir gösterip, "Böyle devam diyenler" sandıktan yeni mesajları okurlar...
O nedenle Çarşamba bize ne söyledi diye sormaya gerek yok;
"Samsun çok şey söyledi."
Anlayabilene.