Karadenizin dağları yeşil bir örtüyle korunur.
Bu nedenle bölgemiz Allah vergisi bir güzelliğe sahiptir.
İstanbul'un kuzey ormanlarından itibaren bütün Karadeniz şeridindeki tüm dağlar ormanlarla kaplıdır.
Ki; her yer dağdır zaten, bu nedenle hiçbir yerde kara toprak göremezsiniz.
Tanrı, gözümüzün önüne bir yeşil örtü sermiş gibidir adeta.
Ovaları da öyledir.
Pazartesi günü gazetedeki ''KOCADAĞ RANTLA ERİYOR'' manşetiyle verilen haberi okumuşunuzdur.
Köşe komşularımızdan Cemil Ciğerim'in ''KOCADAĞI YEDİLER'' başlıklı yazısından yola çıkılarak hazırlanan haberde, dağ üzerinde kurulan taş ocaklarının, Kocadağın Allah vergisi güzelliklere sahip dağındaki o güzelliğin inşaat rantına kurban edilmesine dair ayrıntılar verilmiş.
Haberde, kartpostallara konu olacak kadar güzel doğası olan Atakum ilçesinde yer alan Kocadağın, son dönemde taş ocaklarının yaygın olarak açıldığı bir bölge konumuna ulaştığı, anlatılıyordu.
Kocadağda taş ocakları açılmasına dair kaygılar yeni de değil üstelik.
Dağın taş ocaklarıyla istilası 7-8 sene önce başladı.
Ki;
Bu konuda kaleme aldığımız ilkyazı olan ''Kocadağ keldağ olmasın'' başlığı altındaki yazım 25 Mart 2015 tarihinde bu sütunlarda yayınlanmış.
Bir gün sonra da ''Kocadağda aslında ne odu'' başlığıyla başka bir yazı daha yayınlamışım.
''Kocadağa kıymayın'' diye bir başka yazı ilk iki yazıyı takip etmiş ama Kocadağın taş ocaklarıyla istilasını anlatan yaklaşık 10 yazı kaleme almışız.
Bu yazıların ilk defa keleme alındığı tarihte Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'mış.
Yılmaz, 2018'de görevinden istifa ettirilince yerine Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin geldi.
2019 yılında ise Mustafa Demir Belediye Başkanı seçildi.
Dikkat ettiniz mi bilmem ama Kocadağ'daki kıyımın ilk defa anlatıldığı yazılarımızın üzerinden 7 yılı aşkın bir süre geçmiş ve Samsun Büyükşehir Belediyesinde üç başkan değişmiş.
Ve fakat.
Kocadağın ranta kurban edilme durumuna kimse ses çıkarmamış.
Kocadağın ranta kurban edilme durumunu hiçbir yetkili ve etkili kişi görmemiş, duymamış ve konuşmamış
Tıpkı o 'Üç Maymun' hikayesindeki durum gibi yani.
H.HALK'ın, köşe komşum Cemil Ciğerim'in akıcı üslubuyla kaleme aldığı ''Kocadağı Yediler'' başlıklı köşe yazısından yola çıkararak manşetine taşıdığı ''KOCADAĞ RANTLA ERİYOR'' manşetiyle yaptığı haber son uyarı olur umarım.
Umarım ve dilerim bu son haberle, gözümüzü kör eden rant iştahından gaz geçilir ve
Allah vergisi güzelliklere sahip dağlarımızdaki talana son verilir.
Ve yine umarım ve dilerim ki, bizden sonraki kuşaklara insan elinin kirletmediği bir doğa bırakmayı başarabiliriz.