Samsunluların birlik ve beraberliği üzerine yazdığımız yazılar, başta İstanbul olmak üzere, ziyadesi ile ses getirdi. Hemen hemen her kesimden destek mesajları aldım ve almaya devam ediyorum. Adeta bir susamışlığı, bir kıvılcımı beklercesine çığ gibi kopup gelen bir büyük istek ile karşı karşıyayız. Bu isteğin, bu birlik-beraberlik beklentisinin karşısında hiç kimse tepkisiz kalamaz, kalmamalı da…
Mevzu Samsun ve Samsunluluk olunca
Mevzu Samsun ve Samsunluluk olunca, bir ve bütün olmanın önündeki diğer mevzular teferruattan ibaret kalır ki; kale alınmaya değmez. Samsun’da yaşayanlar için, belki Samsun ve Samsunluluk çok fazla öne çıkmaz, günlük yaşantılarında vurgulamak gereğini de duymazlar. Ancak, Samsun dışında yaşayanlar için, iş böyle değildir. Samsun, her an insanların burnunda tüter. Samsun dışında doğsalar bile; annelerinden, babalarından, yaşlılardan Samsun hatıralarını dinledikçe birer Samsun aşığı olarak yetişmektedirler.
Yaklaşık 500 bin Samsun nüfusuna kayıtlı Samsunlunun yaşadığı İstanbul; Samsun’dan sonra en fazla hemşehrimizin yaşadığı şehirdir. İstanbul Samsunlularındaki, Samsun ve Samsunluluk duygusu çok daha fazla ve yoğundur. İşte bu duygu, Samsunluların İstanbul’da çok sayıda dernek, federasyon ve konfederasyon kurmalarıyla kendisini dışa vurmuştur. Bugün İstanbul’da iki yüzü aşkın Samsun derneği, onu aşkın federasyon ve bir de çatıyı oluşturan konfederasyon bulunmaktadır. Aynı şekilde başta Ankara ve Bursa olmak üzere İzmir, Tekirdağ, Kırklareli, Edirne, Kocaeli, Sakarya, Antalya, Yalova gibi birçok ilde de derneklerimiz kurulmuş ve faaliyetlerini sürdürmektedirler.
Sadef ve Samkon ana damar
İstanbul, Samsunluların ilk dernekleşmeye başladığı yerdir. 1975 yılında kurulan ilk dernekle birlikte yol almaya başlayan çalışmalar 1990’lı yılların özellikle ikinci yarısından sonra birlik olma çalışmaları ile yoğunluk kazanmıştır. İstanbul Samsunluları ve Dernekleri Birliği platformu çatısı altında benim genel başkanlığımda Erdal Aslan’ın başkan vekilliği ve Sezgin Gümüş’ün genel sekreterliğinde mayalanan birlik; 2004 yılında benim genel başkanlığımda SADEF- Samsun Dernekler Federasyonu adıyla resmiyete kavuşmuştur.
Sadef, Samsun dışındaki Samsunluların birlik ve beraberliğinin adresi, yükselişin ana damarı ve ilk göz ağrısı olmuştur. Daha sonra kurulan federasyonlarda ve bir araya gelerek kurulan konfederasyonda çok değerli ve önemli adımlar atmışlardır. Bir anlamda Samsunlular Sadef ana damarı üzerinden gelişmiş ve kök salmıştır. Bugün, diğer federasyonlar da, bulundukları yer ve konumlarda, en az Sadef kadar değerli ve önemli hizmetler yapmaktadır.
Yıldızlaşmış isimler birleştirir
Sadef benim genel başkanlığımda kurulmuş ve sırasıyla Erdal ASLAN, Nevzat DUYAR, Müslüm ÇAMUROĞLU, H.Kaya AŞÇI, Yıldıray BAŞ genel başkanlıklarında hizmet etmiş ve etmektedir. Yine yapıların büyümesi, gelişmesi ile birlikte konfederasyon kurulması istişare edilmiş ve H.Kaya AŞÇI genel başkanlığında SAMKON-Samsun Sivil Toplum Kuruluşları Konfederasyonu kurulmuştur. Bugün Samkon, Sezgin Gümüş genel başkanlığında çalışmalarına devam etmektedir.
Ana damar üzerinden misyonu taşıyan; Remzi KOZAL, Erdal ASLAN, Nevzat DUYAR, Müslüm ÇAMUROĞLU, H.Kaya AŞÇI, Yıldıray BAŞ, Sezgin GÜMÜŞ,……. Devamla sonsuza kadar gidecektir, inşallah… Bu isimler sıradan isimler değildir. Çok önemli ve meşakkatli bir görevi yerine getirmiş ve getirmektedirler. Her biri birer yıldızdır ve asla ve asla hiç kimsenin ima yoluyla dahi olsa kendilerine kırıcı bir söz söyleme hakkı da yoktur, haddi de değildir. Geçmiş geleceğimizdir.
Öncelikle İstanbul’da Samsunlular ve Samsunluluk adına bir sıkıntı, söylenecek bir son söz varsa; işte bu duayen, aksakallı, üstat, akil insanlar bir şekilde bu işe bir çözüm bulacaklardır/bulmalıdırlar/bulurlar. Eğer İstanbul’daki Samsunluların birliği ve beraberliği konusunda bir sıkıntı varsa ki; olduğu yönünde bir kanaat var. Her türlü kişisel ego ve beklentilerden arınarak bir araya gelip bu işi çözmek bu akil insanların boynunun borcudur ve bunu da yapacaklarına bütün samimiyetimle inanıyorum. Bu ilk adımda; Samsun ve Samsunluluk adına böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmaya hazırım. İstanbul’daki Samsunlular birlik olur, bütünleşirse; bu birlik Samsunluların olduğu her yerde de olumlu karşılık bulur ve Samsunluların hayrına, yükselişine zemin oluşturur.