Samsunspor, tarihinin en sıkıntılı ve çözümsüz dönemine, yanlış yönetim anlayışıyla sürüklendi.
Yüksel Yıldırım geçmişteki krizleri bir şekilde ünlü teknik adamlarla, alt liglerdeki başarılarla atlattı.
Ancak her krizi atlatırken, vurdu, kırdı, parçaladı.
Arma sevdalılarını üzdü.
Artık Yıldırım, futbolun doğasına ters, duygu yönetiminin sıfır olduğu bu yönetim tarzıyla, yolun sonuna geldi.
Şu anda kendisi yıpranıyor...
Yönetimi yıpranıyor...
Yanındakiler yıpranıyor...
Camia yıpranıyor...
Kulüp yıpranıyor...
Bana kalırsa Yıldırım'ın işi buradan çevirecek ne futbol yönetim bilgisi, ne de ekibi var...
'Yeni ekip kurayım' dese günlerdir parayla teknik adam getiremeyen, nasıl ekip kuracak?
Yüksel Yıldırım'ın artık yapabileceği iki seçenek var.
Ya ulaşılmaz olup kenara çekilip kulübü doğru kişilere bırakacak, ya da kendisi bırakacak...
******
İlk seçenek kenara çekilmek...
Sadece kenara çekilmek de yetmez artık...
Bana kalırsa ilk olarak yapması gereken twitterı kapatması. Çünkü buradan yıprandı.
Yıldırım çok fazla gündemde ve her konuşmasında pot kırıyor.
Bunun için mikrofonlardan uzak durması, yaygın ve yerel medyaya röportaj vermemesi gerekir.
Konuşacaksa basın açıklaması şeklinde profesyonel kişilerin hazırladığı açıklama yapılabilir.
Kulüp içinde kötü gidişe üzülmeyenler var. Yıldırım onlardan da kurtulmalı...
Futbol direktörlüğü kuruldu, futbolu bilen bir CEO, bir de marka bir teknik adam...
Bunları da getirmeli Yıldırım...
Sonrasında ise hesap soracaksa kapalı kapılar ardından onlara sormalı...
Oyuncularla diyalogu, camiayla da kavgayı bırakmalı Yıldırım...
Yıldırım bunları yapar kenara çekilir, ulaşılmaz olur, futbolu da doğru kişilerin eline bırakırsa yeniden toparlayabilir...
*******
İkinci seçenek bırakmak...
Evet Yıldırım için yolu sonu geldi.
Artık taraftar güvenini kaybetti.
Yıldırım'ın söylediklerine bile inanmıyor.
Yıldırım'ın yanındakilere de inanmıyor taraftarlar...
Haliyle kendisi, ailesi, çevresi de yıpranıyor.
Yıldırım kendisi de söylediği gibi çok yoğun bir iş insanı.
Bu yoğunluk içinde kulübü yönetmeye çalışmak zaten hatanın başlangıcıydı.
Futbol kulübü öylesine yaşayan bir olgu ki, anında müdahale edilmesi gereken hastaya benzer...
Anında müdahale etmezsek hasta ex olur, kulüp de...
Geç aldığın her karar seni bu günlere getirdi...
Şu ortamda Yıldırım için en doğru seçeneklerin başında bırakmak geliyor...
********
Bunları inanın Yüksel Yıldırım'ı da düşünerek yazıyorum...
Samsun'a dışarıdan gelip 80-90 Milyon avroluk bir yatırım yapan iş insanı hatırlamıyorum.
Yıldırım böyle bir yatırım yapmışken, yanlıştan yanlışa koşan yönetim anlayışı, açıklamaları, aşağılamalarıyla bu günlere geldi.
Kimsenin derdi sportif başarı değil.
Belki de en son kriterdir sportif başarı...
Taraftar elinden geleni yaparken, sevdasının yanındayken, başkanın açıklamalarından yoruldu, stattan uzaklaştı, güvenini kaybetti.
Hani evlilikte güven kaybolunca eşler mahkemenin yolunu tutar ya, taraftarın da başkanına olan güveni kayboldu...