Markus Gisdol'un iç saha ve dış saha kadrosu artık üç ayağı beş yukarı belli...
Deplasmanda Bennasser ve Taylanlı sert bir orta saha tercih ediyor Alman hoca...
İstanbulspor maçında da bu ikili dizilişteydi...
Benim adıma tek sürpriz geçen haftanın yıldızı Zeki'nin kulübede olmasıydı...
Ercan'ı da bekliyordum 11'de, Bennasser- Taylan ikilisini de...
Havanın yağışlı, zeminin de ağır olmasıyla kenar ortalarına yöneldiğimiz bir başlangıç...
Halbuki bu tarz ağır zeminlerde kilidi uzaktan şutlar açar ama maç başı hiç denemedik.
Devre sonuna doğru gelen denemelerimizde de kaleyi tehdit edemedik.
İlk yarıda ne hücum etkinliğimiz, ne de tehlikeli atağımız vardı.
İstanbulspor ise bir iki ciddi deneme yaptı.
Açıkçası ağır zeminde ve sahadaki 11’le bu tempoyu ve üretkensizliği bekliyordum.
Maçın ve oyunun gidişatını yediğimiz gol belirledi.
Yediğimiz golden sonra kendimize geldik.
Zeki ve Marius değişiklikleriyle önce oyunu lehimize çevirdik, sonra da beraberlik golünü bulduk.
Böylesine ağır bir zeminde, kötü hava koşullarında, 1-0 da geriye düşmüşken aldığımız bu puan hiç de fena değil...
Takımın maçlık performans düşüklüğünü, sıkışık takvime ve ağır saha koşullarına bağlayabiliriz ama alternatifsizlik göze çarpıyor.
Transfer şart...
Mutlaka takviye yapılmalı...
Sahadaki oyun da bunu çağırıyor...
Öyle hızlı bir takvimde oynuyoruz ki, cuma günü yine sahadayız...
Federasyonun bizi ısrarla hafta sonu oynatmama durumuna anlam veremiyorum.
İç sahanın en çok taraftara oynayan takımlarından birisi olarak ısrarla hafta içi mesai saatinde oynatılmamız garip bir durum...
Neyse cuma Galatasaray maçı, bir sonraki pazartesi de Antalyaspor maçı...
Bu iki iç saha maçı tırmanışımızın sürmesi için ciddi önem arz ediyor.
Kalın sağlıcakla...