Tam 7 rakibin puan kaybettiği haftada Markus Gisdol, Fofana'yı da oynatarak erkenden skor bulmak, maçı koparmak istedi.
Maç başı tempo olmasa da, gol erken geldi.
Geçen hafta Emre Kılınç Livakovic'i duran toptan avlarken, Kayserisporlu Bilal'i de Zeki avladı.
Genel anlamda ilk devre topun Kayserispor'da olduğu ama her iki takımın da vasatı aşamadığı şekilde geçti.
Bunu üç günde bir maç temposuna ve kadronun kısıtlı olmasına bağlıyorum.
Böylesine maçlarda duran toplar kurtarıcıdır.
İlk golü duran topta bulan Samsunspor, yine bir duran top organizasyonunda Zeki'nin ortası Ercan'ın kafasıyla farkı ikiye çıkarttı.
Kalan bölümlerde de Kayserispor'a şans tanımadık.
Öylesine bir galibiyet oldu ki, üst gruba biraz daha yaklaştık, alt taraftan da uzaklaştık.
Kayserispor'u da yarışın içine çektik.
Ayrıca ilk yarı puan kaybettiğimiz Sivasspor'dan olduğu gibi Kayserispor'dan da rövanşı aldık.
Şimdi İstanbulspor maçı...
Kazandığımızda ligde kalma adına dev bir adım atarız.
Takım gerçek anlamda ayağa kalktı diyebiliriz.
Taktik, diziliş, giren çıkan anlamında Gisdol'un varyasyonları artık oturdu.
Alman teknik adam geldiği günden bu yana hissettirdiği farkını artık ortaya koyuyor.
Ancak iki dönemlik cezayı unutmamak lazım.
Bu sezon için değil transfer yapamayacağımız dönem için fırsatı kaçırmayalım...
Kalın sağlıcakla...