Samsun'un merkezinde 'bir vadi.'
Deveci armutlarının anavatanı.
Tam ortasından akan dere ile doğal klima özelliğine sahip.
Ilıman bir iklim mevcut.
Göz diktiler güzelim tarım arazisine.
Bir doğa mucizesine.
Tarım arazisi olmasının yanı sıra heyelanlı bir yapıya sahip Kürtün Vadisi'nin doğallığı nedense batıyor birilerinin gözlerine.
Hiç gündemde yokken, sadece armutları ve şeftalileri, kirazları ve bahçesinde konuklarına meyveler altında kahvaltı servisi yapan Meyveci Dede ile bilinirken;
Bir anda rantın göbeğinde buldu kendini.
AK Partili eski bir il yöneticisi iş insanının araziyi satın almasının ardından yaşandı ne yaşandıysa.
Samsun Büyükşehir Belediye (SBB) Başkanı Mustafa Demir'in göreve gelmesiyle de adeta 'Vadi, vadilikten çıktı, üzerinde imar planları, inşaat oyunları, mimari çalışmaların ortasında buldu kendini.
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi'nin üyeleri, 'oranın imara açılması için el bile kaldırdı.'
Bir kere neresi burası diye gidip bakmamışlardır bile.
AK Parti ve MHP'li üyelerin 'imara açılsın' diye kaldırdıkları ellerin karşısına Samsunlular dikildi.
Hoop dedi. Yüzlerce şikayet ve itiraz dilekçesi bir anda yağdı sanki.
Başkan Demir, o zaman bugünleri göremedi elbette.
O yeniden aday olmanın planlarını yaparken, Kürtün Vadisi'nin de planları kafasındaydı.
Yatay mimari yapıp turizme kazandıracakmış.
Samsunlular istiyor mu diye sormadan.
Birinci sınıf tarım arazisini, heyelanlı alan olmasına rağmen betonlaştıracaktı.
Samsunlular izin vermedi.
O dosya rafa kaldırıldı ama 'sanki arada birileri el atıyor.'
Neyse ki Başkan Mustafa Demir yeniden aday yapılmadı.
Şimdilik rafta duruyor.
'Ben Samsunluyum' diyen kimse de 'bu kente Yüce Allah’ın bir doğa hediyesi olan' o vadiye dokunacağını sanmıyorum zaten.
Ancak;
Kürtün Vadisi o kadar konuşuldu ki;
Birileri şimdi ufak ufak betonlaştırmaya çalışıyor.
Samsun Büyükşehir Belediyesi demiyorum.
İlkadım Belediyesi de değil.
Ama birileri bir şeyler yapıyor.
Derenin kenarına beton merdiven yapan bir akıl var orada.
Doğanın yapısını bozuyor.
Ağaçların etrafını betonlaştırmış süslemiş.
Taş doldurmuş toprağı ve ağaç gövdesinin etrafını.
Ahşapla bir alan çevrilmiş.
Sonra da yan tarafa salıncak koymuş bir tane.
Yetmemiş çaktırmadan zemine beton dökmüş.
Üzerine bir kulübe yapacak anlaşılan.
Yani ufak ufak bir betonlaşma hareketi başlamış Kürtün Vadisi'ne.
Belediye yapamadı biz bu doğallığı katledelim diye harekete geçilmiş.
Oysa dere kenarına ahşap merdiven korkuluklar yapıp bir de o basamaklara beton dökmek yasal değil.
Kaldı ki, dere kenarının hemen yanına zemine beton döküp bir yapı yapabilmenin hukuki dayanağı yok.
Özel mülk sahibi olsan da.
Ağaçlara japon fenerlerine benzer lambalar da konulmuş.
Kaldı ki, o geniş alana girmek için kamelya görünümlü kapı bile hazır.
Yani öyle ya da böyle Kürtün Vadisi'ne bir mekan kuruluyor.
Biz gündeme getirdik, İlkadım Belediyesi'ne de sorduk.
Belediyelerden, Tarım İl Müdürlüğü'nden izin almadan böyle bir şey yapılır mı diye sorduk.
Yasak dediler.
O zaman bu ne?
İşte o sorunun yanıtını bugün İlkadım Belediye Başkanı Necaattin Demirtaş da sorgulayacak.
Kaçak ekibi bugün orada kim yapmış bu işleri, niye yapmış araştıracak.
Biz de sizleri bilgilendireceğiz.
Dün bana o bölgeden fotoğraf atan vatandaşlar, görüntüleri görüp arayanların hepsine teşekkür ediyorum.
Kürtün Vadisi hepimizin.
Doğal ortamında kalması en güzeli.
Dokunmayın ve çekin elinizi Kürtün Vadisi'nden.
O betonları da derhal sökün/söktürün.
Kürtün bu kentin yaşayanlarının kırmızı çizgisi haline gelmiştir.
İlk beton da o nedenle çok önemlidir.
İzin verilemez.
Sonrası bitmez çünkü.
Merakla oranın betonlaşmasını bekleyen kafalar;
Ve 'imara açılsın diye kalkan eller var.'
Hatırlatayım.
Yakar..