Birlik ve bütünlüğünü koruyan bir İYİ Parti’nin CHP ile işbirliği yapması, İYİ Parti’nin tasfiye edilerek CHP tarafından ilhak edilmesinden çok daha iyidir CHP için. CHP İYİ Parti’yi yutarsa hazmedemez, belirli kişiler gider ancak İYİ Parti’nin oyları CHP’ye gitmez. Kılıçdaroğlu’nun en büyük başarısı; İYİ Parti ile yaptığı ittifakla belirli alanlarda meşruiyet kazanmasıydı.
Bülent Ecevit döneminde binlerce Ülkücü katledildi, ancak Kıllıçdaroğlu/Akşener ittifakının sonucu olarak bugün azımsanmayacak sayıda CHP’ye oy veren Ülkücüler var. MHP Gen Bşk Bahçeli oyları konsolide edebilmek için geçmişin hesabının sorulacağını hatırlattı. İYİ Parti’yi parçalamak altın yumurtlayan tavuğu kesip içindeki yumurtaları alma fikri değil de nedir?
Tüm anketlerde ‘CHP ilk sırada, erken seçimi kesin alır. Anayasa değişse de değişmese de Erdoğan nasıl olsa kazanamıyor, anayasa da değiştirilsin erken seçim de yapılsın’ algısı oluşturuluyor.
Türkiye’nin sorunlarını kim çözer anketine göre durum böyle değil; AKP 30,8, hiçbiri 27,1 CHP 18, İYİ P 7,4. CHP hem en çok oy verilen parti hem de çözümde kararsızların bile gerisinde. İYİ Parti’deki sorunlar karşısında büyük bir zenginliğe kavuşmuş gibi sevinenler bu anketi önlerine koyup düşünseler, düşünme melekelerini kaybetmemişlerse.
İktidardan rahatsız olan halk, henüz sorunlarının kim tarafından nasıl çözüleceğini bilmiyor. Olmak ya da olmamak; bütün mesele; kimin sorunları nasıl çözeceği, kaynak nasıl bulacağıdır. ‘Bekara kadın boşamak kolay gelir’ özlü sözündeki gibi vatandaş, muhalefetin vaatlerini kaynaksız; karlı dağdan kar bağışlamak olarak görüyor.
İYİ Parti Kurucu/Eski Gen Bşk Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı/AkParti Gen Başkanı Erdoğan’la görüşmesine anlam üstüne anlam yükleyen CHP yayın organı gibi çalışan sözlü ve yazılı basın kuruluşları İYİ Parti’yi parçalayıp yutmayı planlıyor olacaklar ki İYİ Parti’deki farklılıkları büyütüyor, kendilerince kin ve nifak tohumları ekiyor. CHP Eski Gen Başk Kılıçdaroğlu’ nun cumhurbaşkanı seçilememesinden Akeşener ve İYİ Parti’yi sorumlu tutuyorlar.
‘Yüzde 58’le kazanıyorsunuz, kim koysa kazanıyor, şimdi değilse ne zaman’ denilerek gerçek dışı anketlerle parti tüm yetkili kurullarınca Kılıçdaroğlu kazanacağına inandırıldı, kaybedince başarısızlıktan sorumlu olanlar, kendilerini değil; Kılıçdaroğlu ve Akşener’i sorumlu tuttu.
Bir şeyin nerede kaybolduğu bilinmezse, kaybolan bulunamaz. Hele evin bodrumunda kaybolan aydınlık diye sokakta aranırsa hiç bulunamaz. Akşener, ‘Kazanacak aday Kılıçdaroğlu’dur’ deseydi de Kılıçdaroğlu kazanamayacaktı. Akşener’in yaptıkları yanlıştı, ancak kaybetme sebebi değildi.
Erdoğan Akşener’le ne görüştü? Ne görüşürse görüşsün, sayılan nedenlerin hepsi gerçek de olsa CHP medyasında koparılan fırtınayı karşılamaz. Görüşmeyi Erdoğan’ın belediye başkanlığı yıllarına dayandıran da var, AKP’nin kuruluş günlerini hatırlatan da Bahçeli, Süleyman Soylu’yu örnek gösteren de çok. Aynı parantezden Numan Kurtulmuş’a yer vermemeleri de manidar.
‘Erdoğan kahve ısmarladı ben de kabul ettim, kahve içerken havadan, sudan, siyasetteki son gelişmelerden konuştuk’ dese ne diyeceksiniz? Yok, siz başka beyler konuşmuşsunuzdur mu diyeceksiniz? Kimse kimseye içtiği kahvenin hesabını vermek zorunda değil.
Osman Bölükbaşı’nın ‘alkışlar bana oylar başkasına’ dediği gibi; Özgür Özel düzenlediği ve düzenleyeceği mitinglerle halkın beğenisini kazanıyor, ama oyunu henüz değil. Vatandaş parasının nasıl çalındığını bilmeyebilir, başına gelenin kader olduğunu düşünebilir. Belediye önlerine asılan borçlar gibi; şehir meydanlarına halkın parasının nereye gittiğini, kimden ne kadar geri alınacağı yazılmalıdır.. Seçimle ne değişeceğini seçimden önce seçmen görmek ister. Necdet Çalp Sorunların nasıl çözüleceği sorusuna ‘Gelince düşüneceğiz’ derken Erdal İnönü ‘Söylersem rakipler kopya çeker’ demişti. Özel, çözüme daha çok vakit ayırmalı.
Kullanma tarihi geçen AKPnin alternatifi CHP olamaz.İstanbul gibi sorunlar yumağı bir kentte chpli İmamoğlunun yaptığı başarılı işlere ilk örnek olarak Kent Lokantası adı altında Mercimek Çorba Dükkanlarını örnek göstermesi çok hazindir.Vatandaş yeni bir siyasi oluşum beklentisi içindedir.