Cumhurbaşkanı/ AK Parti Genel Başkanı Erdoğan hükümeti bir yılını doldurdu. Geçen yıldan daha iyi ne var? Gerçekte hız kesmeden yükseldiği halde kağıt üstünde düşen enflasyon, büyümeye rağmen artan işsizlik, zenginleşmeye rağmen artan fakirlik; iyi bir şey yok. Erdoğan,milletvekilleri, il ilçe başkanları, belediye başkanları, GİK üyeleri, bakanlarla kamp üstüne kamp yaparak yerel seçimlerde AKP’nin aldığı yenilginin sebebini araştırırken, muhtemel bir seçimin nasıl kazanılacağının hesabını yapıyor. MHP Genel Başkanı Bahçeli her ne kadar yenilgiyi kabul etmese de aynı toplantıları Ülkü Ocaklarını da dahil ederek Kızılcahamam’da yaptı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ‘Ya sorunları çözün ya da alanlar bizim’ diyerek halkın derdine derman olmasa da tercümen olması, konjonktür gereği; adaylara verilen oyları konsolide ediyor. Önemli bir hata yapmazsa umut olabilir, Ancak ‘CHP’yi iktidar yapamazsam istifa ederim’ demesi, inanılmaz bir hatadır. Kılıçdaroğlu’nun 2019 Yerel Seçim başarısını gölgeleyebilmek için, kazanamayacağını bilerek tüm yetkili kurullarca aday gösterilmesi gibi; Özel’in kaybetmesi için çalışacak sözde CHP’liler de her zaman olacaktır.
Bahçeli’nin ifadesiyle tam bir ‘İstilaya dönüşen sığınmacı akını’, parayla vatandaşlık verilmesi konut fiyatlarını astronomik yükseltti. Yanlış, tehlikeli politikalar hem can güvenliğimizi tehdit ederken hem de birkaç yıl önce olmayan dev bir konut ve kira sorunu yarattı. Sürdürülebilir açlık biat ve itaat ettirdi, ancak sürdürülemez açlık artık isyan ettiriyor. Kıyamet kopsa sokağa çıkmayan halk artık her fırsatı değerlendirecektir. Sıcağa karın dayanmadığı gibi; halkın isyanına iktidar dayanmaz.
Erdoğan seçimi Kızılcahamam’da değil alanlarda kaybetti. Bir şey kaybolduğu yerde aranırsa ancak bulunur. Evin bodrumunda kaybedilen aydınlık diye sokakta aranırsa bulunamaz. Vergi kazanmayandan değil kazanandan alınmadan, fakirden zengine değil; zenginden alıp fakire verilmeden emekli, çiftçi, üretici hak ettiği itibarı kazanmadan seçim kazanmak ham hayaldir.
Fabrika satarak değil; açarak istihdam yaratılırken, fabrikalar arsa paralarının altında hurda demir fiyatına satıldı. İşsizlikle birlikte fakirlik de arttı. Türkiye’de inşaat deyince TOKİ akla gelirken, belirli şirketlere maliyet fiyatının çok üstünde şehir hastaneleri yaptırıldı. Sadece bu yıl şehir hastanelerine 85 milyar hizmet bedeli ödenecek. TOKİ bu paraya bu hastaneleri yapabilirdi ve bu para her yıl artarak ödenmek zorunda kalınmazdı.
‘Yap, İşlet, Devret’ yöntemiyle belirli kişilere fiyatının çok üstünde; ihtiyaç var mı yok mu bakılmaksızın yol, köprü, havaalanı yaptırıldı, yolcu, araç ve dolar/Euro karşılığı ödeme garantisi verildi. Verilen sayıda yolcu ve araç geçmeyince; hazine garantisi sonucu; gitmediğimiz yollar, geçmediğimiz köprüler, uçmadığımız havaalanları için ödeme yapmak zorunda kaldık. Dolar ve Euro’nun astronomik artmasıyla bu özel tercihli şirketler astronomik karlar etti. Ancak trilyonları bulan vergi borçları silindi. Sadece bu vergiler alınsaydı, emeklilerin maaşı hazineden para çıkmadan ikiye katlanırdı.
Mevcut kaynaklar har vurup harman savrulurken önce vatan toprakları sora vatandaşlık para bulmak için satıldı. Almanya Yabancılar Dairesi Başkanı vatandaşlarımıza vize engeli çıkarıldığı iddialarına ‘Dili, dini, tipi Türk olmayan, Türkiye’nin yerini bilmeyen kişiler TC pasaportu taşıyor. Bunların hangileri TC vatandaşı, hangilerinin parayla vatandaşlık aldığını araştırmak zorunda kalıyoruz. Biz Türkiye gibi önümüze geleni ülkemize alamayız’ diyor.
Uzun sözün kısası, kazananların vergi borçları silinerek, dolaylı vergilerle fakirden alıp zengine verilerek fakirler daha fakir, zenginler daha zengin edildi. Orta direk çökertildi; halk eski Komünist ülkelerde olduğu gibi fakirlikte eşitlendi. Olmaz, olamaz denilen binlerce sorun yaratıldı. Tamamen yanlış yönetimden kaynaklanan bu sorunları çözülmeden Erdoğan’ın aday olup olamayacağı bir tarafa kazanması zor değil çok zor görünüyor.
bir DÖNEM çalışan milletVEKİLİ maaşı onbinLER...bir ÖMÜR çalışan milletASLI maaşı onbin....Aralarındaki farkı hükümete sorduk,bulamadılar.