Gümüşhane deplasmanında kaybettiğimiz 2 puanın sebepleri günlerdir spor kamuoyunda tartışılıyor.
Maçın tekrarını izleyen Taner Hoca da 'nerede yanlış yaptıklarını' tespit etmiş, oyunculara da tek tek anlatmış. 'Dersimizi çıkardık' dedi...
'Evet, takım pas yapamıyor. Rakipler böyle oldukça pas yapamayız. Sadece mücadele ederiz. Deplasmanlarda bu olacak. Bu ligin kalitesi pas yapmaya müsait değil. Ama sahamızda her şey farklı olacak. Bizim futbolumuz olacak.
Muhammet istediklerimi yapmadı. Oyuna aldım ama özeleştiri yapmak gerekirse hatam oldu. Kızdım. Okan da aynı şekilde. Bir dahaki maça böyle 'lay lay lom' bir biçimde kimseyi sokmam. Herkesin kulağına küpe olsun. Defansın göbeğine takviye yapabilirdim.
Futbolcular makine değil, onları işlemek büyük mesai gerektiriyor. Motivasyonları bu tür statlarda kırılıyor. (Zift içindeki soyunma odaları, kokan tuvaletler gibi...) 20 saat tesislerdeyiz. Bu ekip bu kadar mesai harcıyorsa başarı da olacak.
4 puan topladık. Kötü giden bir şey yok. Sabır istiyoruz, takım oyunu oynayacağız. 8'nci haftada lig oturur. Şampiyonluk puanı veremem ama 2 puan üstü ortalamayla şampiyon oluruz. Herkesi yeneceğiz, bu takımla 1. Lig'deki takımları bile yenerim. Bu hafta gelecek olan Sancaktepe'ye sahayı dar edeceğiz.'
Ne diyelim;
Bu kadar iddialı açıklamalara hepimiz inandık ve teşekkür edip, kalktık...
8'nci haftaya kadar bekleyeceğiz. Taraftara da inanmak kalıyor...
Söylemeden geçemeyeceğim.
Aslında uzun yıllar sonra ilk defa basın toplantısında 'futbol' konuştuk. Hocamızı eleştirdik, karşımızda başkan, 'kriz' konuşmadık...
'Yönetimsel hataları, futbolcu paraları, transfer olacak mı?, oyuncu sahaya çıkacak mı?' gibi onlarca büyük krizlerin yaşandığı Samsunspor'un gündeminden, 'bu tür olayları' çıkardığını görmek ve 'kötü futbol oynadığını' eleştirmek ne güzelmiş...
Başkan İsmail Uyanık ve Yılport'a teşekkürler...