Vatandaş zamların altında öyle eziliyor ki;
İktidar o kadar uyarı yapmasına rağmen çözüm bulunamıyor.
Aslında bu noktada belediyelere çok iş düşüyor ama asıl zamcı olanlar belediyelerin ta kendisi.
Diğer ilçe belediyeleri nasıl bilmiyorum ama bana vatandaştan gelen şikayet üzerine tabelasında Samsun Büyükşehir Belesiyesi yazan bir sahil sosyal tesisine gittim.
Bardak çay fiyatının 20 lira olduğu söylenmişti, bizzat test ettim.
Yazık ya vatandaşa yazık.
Sizin sosyal belediyecilik yapıyoruz yaygaralarınıza yazık.
İktidar mensubu olan AK Partili Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin sosyal tesisinde fiyat denetimi olmazsa, kiraya bile vermiş olsa 'zammı, enflasyonu körüklerse' nerede kaldı enflasyonla mücadele.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan ne kadar 'hesap soracağız zamcılardan, vurgunculardan' derse desin, alın işte size net örnek.
Bir küçük bardak çay 20 lira.
6 adet 120 lira.
Yani garibim asgari ücretli eşini çocuklarını aldı geldi SBB'nin kafesine 4 çay içti 80 lira.
Hadi çocukların canı dondurma istedi.
Ne olacak.
Yandı zavallı asgari ücretli.
Çünkü küllah içinde iki top dondurma 50 lira.
İki çocuk yerse yüz lira.
Nereden bilsin vatandaş Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin kafeteryası.
Koca tabela.
Garsona sorsan özelleştirildi diyor.
Evet pahalı abi dedi sıkılarak.
Onlar da mahcup.
En azından çay fiyatı şudur diye tabela asmalılar.
Dondurma şu kadar.
Bakalım kaç kişi geliyor o zaman.
Peki;
İyi de belediye 'özelleştirip kaç liradan çay satarsan sat, dondurmanın topunu 25 liradan satabilirsin' diye her şeyi serbest mi bırakıyor?
Hani fahiş fiyatla ilgili denetim onlarındı.
Kendi tabelasının bulunduğu yeri, denetlemeyen marketleri nasıl denetleyecek?
Senin kafeteryanda kaç liradan satılıyor, işine bak sen demezler mi adama?
Marka kafelerde bile bardak çay 20 lira değil.
Türk kahvesi kaç lira keşke bir tane de ondan söyleseydim ya da fiyatını sorsaydım.
Samsun Valiliği ve Belediye bu konuda gerekeni yapacaktır diye umuyorum.
Öncelikle belediye eğer o kafeleri özelleştirdiyse derhal tabelalarını sökmeli.
Menüler ve fiyatlar kapı girişlerine görülecek şekilde yazılmalı.
Zaten bana gelen şikayette de 'fiyatları hesabı öderken öğreniyorsun' şeklindeydi.
Kafenin ismi bende.
İsteyen yetkiliye veririm. Fişiyle birlikte.
Sanıyorum SBB'nin sosyal belediyecilik yapmak yerine işletmeciliğe soyunup kiralama işleriyle 'piyasayı pahalılaştırma çabaları' sonuç vermiş.
Kar zarar mantığıyla belediyeyi yöneten Başkan Mustafa Demir, 'Bakalım bu fahiş fiyatlarda ne yapacak'.
Ya da enflasyonla mücadele yerine, zam üzerine zam yapılmasına 'zam sebep, enflasyon sonuç’ demeye devam mı edecek?
Pazartesi gününden itibaren SBB'nin kiraladığı ya da kendi işlettiği kafelerinde çay ve diğer ürün fiyatlarını mercek altına alıyorum.
Onu da belirteyim.
Bu arada gelen başka şikayet ise, sahilde iki sandviç, iki limonataya 315 lira hesap verdiğini söyleyen vatandaş.
150 lira tutar diye girdik, salaş da bir yer ama 315 lira ödedik dedi.
Oraya da en kısa sürede arkadaşları yönlendirip, baktıracağım.
Dediğim gibi, menü fiyatlarının kapıda yazılı olması rekabeti de getirir.
Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı'nın bu konuda 'iktidarın enflasyon ile mücadelesine' katkı vermesini bekliyorum.
Çünkü bunların adı artık zam değil.
İŞTE 6 ÇAY 1 DONDURMA 170 lira..
İki sandviç iki limonata 315 lira..