Bayram öncesi vatandaşların sahildeki kafelerde 'vurgun fiyatlardan' şikayetlerini dile getirdim.
Sonrasında hesap ödedikten sonra aldıkları kasa ya da kredi kartı fişleri adeta yağmaya başladı.
Mailden, cep telefonundan ve tanıdıklar aracılığıyla gazetedeki arkadaşlara ulaştırılan ödeme fişleri.
Vurgun tam hızıyla sürüyor.
Ara vermek bir yana Kurban Bayramı nedeniyle fiyatlar daha da katlanmış.
Bilmeden gelen, kasada ödeme yaparken şok oluyor.
Yine yeni şikayetler, yeni fişler havada uçuyor.
Bir patates kızartması 120 lira.
İçinde bir patates var yok. Bir de damlatılmış ketçap ve mayonez.
Hepsi bu kadar.
Bir porsiyon köfte 200 lira.
İçinde 4 köfte.
Deniz kıyısında az güneşleneceksin, şezlong 100 lira.
Aslında gün boyu fiyatmış ama kim gün boyu sahilde kalabilir ki.
Yani aynı şezlong kaç kez kiraya veriliyor Allah bilir.
Vurgun ötesi. Vurgun adeta.
İlçelerden ve farklı illerden gelenler neye uğradığını şaşırıyor sahilde bir mekana oturduğunda.
Dün bir arkadaşım aradı.
Kavak'tan gelmişler.
'Çocuklarla gittik, dondurma yedik, çay içtik, bizi fena öptüler' dedi.
Evet aynen cümlesi bu.
O kadar yazdık, Samsun Valiliği'ni, Büyükşehir Belediyesi'ni ve Ticaret Müdürlüğü'nü uyardık denetim yapılsın diye değişen bir şey yok.
Denetim yok ki değişsin.
'Sahipsiz Samsun' diye yazdığımızda kimse kırılmasın.
Ama öyle.
Büyükşehir Belediyesi'nden kiralamış ama ‘özel işletme’ diyerek de kimse savunma yapmasın.
Menü ve yiyecek içecek fiyatları dışarıya konulsun bakın bakalım kaç kişi giriyor içeriye.
O zaman özel mi, tüzel mi, bak fiyatlar nasıl geriliyor.
Benim bu önerime vatandaşlardan çok destek geldi ama denetim ve menü fiyat tabelası açısından kılını kıpırdatan yok.
Aslında dar gelirli vatandaşı düşünen yok desek yeridir.
Oysa bunu yaptırması gereken Büyükşehir Belediyesi.
Ve şaşırtıcı olan da kendisinin işletmesini yaptığı yerlerde bu uygulamayı başlattı.
Menüleri fiyatlarıyla tabelaya yazıyor ve girişe koyuyor.
Doğru bir uygulama yapıyor ama ‘diğer işletmelere’ yaptırmıyor nedense.
Kiraya verdikleri işletmeleri ve özel işletmeler içinde zorunlu hale getirebilir.
O zaman da vatandaşını düşünen belediye olarak örnek bir uygulama yaptırmış olur.
Vatandaşta neyi kaç liraya yiyeceğini bilsin ve bütçesine göre olan yerleri tercih eder.
Bu kadar basit ve doğrusu da bu.
Bu vurgunun bir de maliyeyi ilgilendiren bölümü var elbette.
Yüzde 500'lük kar oranları var.
Bir bardak çayın maliyeti ne ki, 20 liradan satılıyor.
Ondan sonra da enflasyon patladı deniliyor, iktidarın enflasyonla mücadelesinden söz ediliyor, fiyatlar niye böyle şişti diye, ‘fırsatçılardan hesap soracağız’ gibi cümleler kullanılıyor.
İşte fırsatçıların bazıları göremiyor musunuz?
Buradaki yetkilileriniz göremiyor mu?
Yazdığımızı da mı okumuyorsunuz?
İyi de ne yapalım sizleri hareketlendirebilmek için?
O nedenle Sevgili Samsunlular;
Gitmeyin böyle kazık yerlere.
Fiyatları sorun, menün nerede diye diretin.
Yetkililere seslenin.
Kamuoyu baskısı oluşturarak, hep birlikte 'menüler ve fiyatları' tabelada yazdırılsın görülecek yerlere konulsun diye talepte bulunalım.
Yazık değil mi vatandaşa.
Bilmeden gelip oturan, şehir dışından günlük turizm için gelenlere.
Böyle mi turizm kenti olacağız.
Yaz gelince yazdığımız konulara bakın nasıl da değişti.
Çünkü yaz vurguncuları çıktı ortaya.
Mesela Büyükşehir'in Deniz Kızı Kafe'nin menüsünün fotoğrafını gönderdi bir okuyucum.
Çay 8 lira.
Diğer içeceklerin ve yiyeceklerin hepsinin fiyatı var.
Bu kadar kolay işte.
Bir başka okuyucum da minibüs terminalindeki kafenin fiyatlarında yazdığı menü tabelasının fotoğrafını gönderdi.
Çay 3,5 lira.
Aradaki uçuruma bakın siz.
Birini Büyükşehir Belediyesi işletiyor çay 3,5 lira;
Diğerini özelleştirmiş, çay 20 lira.
Olacak şey mi?.
Beni denetle ben vatandaşı kazıklıyorum diye adeta bağırıyor işletmenin fiyatları.
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir bu konuya derhal el atmalı.
Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı da Ticaret Müdürlüğü'nü derhal harekete geçirmeli ve fahiş fiyat uygulamasına el atmalı.
İşletme istediği fiyattan satarım diye diretirse yapacağı çok basit.
Büyükçe bir menü fiyat listesini görünecek şekilde girişe asmalı.
Asmıyorsa gereği yapılıp ceza uygulanmalı.
Vatandaşı bu tip vurgunlara karşı korumak devletin kurumlarının görevi olmalıdır.
Fiyat listesini bilerek girip yiyip içene sözümüz yok.
Aksi halde vatandaş mağdur ediliyor.
Hem de denetimsizlik ve 'açık fiyat tabelası olmaması nedeniyle'.
Öte yandan sahilden çöp bidonları ve tuvaletlerin kirlilikleriyle ilgili oldukça şikayet geliyor.
Yine fotoğraflar gönderdi vatandaşlar.
Büyükşehir'in kontrolünde olan tuvaletler çok bakımsız ve kirli.
Tamam vatandaşımız da temiz değil, kirletip bırakıyor ama;
En azından yaz ayı için bir görevli konulabilir.
Pet şişe içinde sıvı sabun var, hangi çağdayız olacak şey mi?
Pandemi cehennemini sanki yaşamadık aylarca.
Herkesin elinin dediği bir pet şişe temizlik için tuvalette kullanılıyor.
Akıllara zarar.
Açık söylüyorum, hijyen sıfır.
Çöp bidonları ağzına kadar dolu.
Yanlarına boşaltmışlar ortalık sinek kaynıyor.
Bunlar gelen şikayetlerin bazıları.
Sahilde oturan vatandaşların en şikayetçi olduğu konulardan biri bu kirlilik.
Ayrıca ters yol işareti olmasına rağmen araçların gidişli gelişli olmasından da çok şikayet var.
Yani Samsun Emniyet Müdürlüğü trafik şubesini ilgilendiren bir durum da var.
İşin ilginci o kadar güzel ve geniş bir sahilimiz var ama;
Denetleme sorunu nedeniyle 'güzelliklerini değil' sorunlarını konuşuyoruz.
Yazık.
Az özen, biraz ilgi ve üzmeyen rakamlar olsa;
Cennet gibi güzel Samsun sahilleri..
Sorun nerede?..
Onca vatandaş şikayetini iletmemize rağmen çözüm bulamayan, çözüm için kıpırdamayan yöneticilerde.
Sanırım Bayram tatilindeydiler.
Mesai başlasın ilgilenirler diye umuyorum.
İlgilenmezlerse bence hiç mahsuru yok.
Hem yazmaya sorumluluklarını bıkmadan usanmadan hatırlatmaya devam edeceğim;
Hem de konuyu Ticaret Bakanlığı'na ve CİMER'e kadar götüreceğim.
Kendileri bilir.
Menü tabelalı yerler uygun sorun tabelasızlarda
Sahildeki tuvaletlerde pet şişelerde sıvı sabun!