Bu aralar Türk vatandaşlarına Schengen ülkeleri vize konusunda nazlanıyor. Önce vize vermek ne demek ya da vizeyi kim kime neden uyguluyor ona bakalım.
Ülkeler genellikle kendi koşullarından daha düşük koşullara sahip olan ülke vatandaşlarına vize uygularlar. Türkiye’nin bile vize uyguladığı yüzün üzerinde ülke var.
Tabii olarak yüzün üzerinde ülke de bize vize uyguluyor. Yani buna ülkene gelmesini istemediğin ülke vatandaşlarına zorluk çıkarmak da diyebiliriz.
Biz turizm ülkesi olduğumuz için belli merhaleyi geçmiş ülke vatandaşları elini kolunu sallaya sallaya ülkemize gelebiliyor fakat biz öyle her ülkeye istediğimiz zaman gidemiyoruz.
Oysa uluslararası ilişkilerde mütekabiliyet esası vardır. Yani aynısı ile mukabele etme kuralı. Peki biz bu kuralı uygulayabiliyor muyuz? Maalesef uygulayamıyoruz. Neden mi? Bu durum ülkenin gücü ve yönetenlerin hayata bakışı ile ilgili.
Geçenlerde yerel bir tur şirketinin aracılığı ile İspanya turuna katılmak istedik. Bu aralar vize reddiyelerin yoğun yaşandığını biliyorduk onun için konsolosluğa bir buçuk ay önce müracaat ettik.
Konsolosluk vize müracaatlarını dondurduklarını fakat arzu edersek 100 Euro fazla ödeyerek VİP vize talebini oluşturabileceklerini söylediler. Kabul ettik VİP’nin hürmetine bizim için cumartesi günü konsolosluğu açtılar.
25 kişi müracaat yaptık. İkametgahına bağlı olarak 3 kişi farklı bir konsolosluğa dilekçe yazdı bizler İstanbul konsolosluğuna yazdık. Bir hafta içinde diğer konsolosluğa müracaat eden 3 kişinin vizesi onaylandı. Bizim ise tur gününe kadar vizemiz ne onaylandı ne de reddedildi.
Biz 22 kişi ödemesini yaptığımız tura katılamadık. Konsolosluğa müracaat edeli 2 ayı geçti. Tura gitmemiz gereken tarih de yirmi gün geçti fakat pasaportlarımız hala gelmedi.
Bir ülkenin kime vize verip vermeyeceğine karışamayız. İspanya bize vize vermeme hakkına sahip. Fakat tur gününe kadar vize talebimizi sonuçlandırmak zorunda. Bu çok alçakça ve aşağılayıcı bir tavır. Bir Türk vatandaşı olarak böyle bir aşağılanmayı kabul edemiyoruz. Biz burada birey olarak yok sayıldık gibi görünsek bile aslında Türkiye Cumhuriyeti Devleti hakarete uğramıştır.
Mağdur olan 22 kişi hak arayışına gireceğiz fakat öyle bir durum var ki nasıl olacak bilemiyoruz. Tur şirketi “Biz vizeden sorumlu değiliz. 1 ay kala tur iptal edilse paranın tamamını iade ediyoruz. 20 gün kala iptal edilse %60’ını iade ediyoruz. Sonrası sorumluluk bizde değil çünkü uçak bileti kesilmiş otel parası ödenmiş oluyor.” diyor. Haksızlar mı? Haksız değiller.
Konsolosluk “Vize verip vermeme hakkına sahibiz. Şayet vize vermezsek bunun nedenini izah etmek zorunda değiliz.” diyor. Vizemizi gününden önce reddetseler belki haklılar diyebiliriz fakat hala bir cevap vermeyip pasaportlarımızı alıkoydukları için haksızlar.
Vize reddi riskine karşı sigorta yaptırıldı fakat sigorta seyahate 3 gün kalaya kadar reddedilmesi durumunda devreye giriyor. Burada bir vize reddi olmadığı için bir hak talep edemiyoruz.
Aracı tur “Biz aracıyız yaşananlardan dolayı üzgünüz. Ancak elimizden bir şey gelmiyor.” diyor. Onlarda haklı. Sanırım biz haksızız. Neden mi? Ülkemizi güçlü bir ülke yapamadığımız için.
Ülkeyi yönetenlerin bize kim ne yapıyorsa aynısı ile mukabele edecek birileri olmayışından dolayı. Adalet aynı ile mukabele ile sağlanır. Bunun için ise güçlü bir ülke olma zorunluluğu var. Aksi halde böyle aşağılanmalara maruz kalmaya devam edeceğiz.
