Bir fikre, düşünceye yapılabilecek en büyük kötülük, onun kötü versiyonlarıyla temsil edilmesi gibi Samsun’da turizmin en büyük sorunu, ehliyetsiz kişiler tarafından temsil edilmesidir. Bir şeyin nasıl yapılacağını bilirken nasıl yapılamadığını ses çıkarmadan izlemek zorunda kalmak en büyük psikolojik işkencedir.
Türk Hava Yolları (THY)’nın Trabzon’dan Suudi Arabistan’ın Cidde ve Riyad şehirlerine direkt uçak seferler başlatması, Samsun'daki sözde turizmciler tarafından ahmakça eleştirildi. Samsun’da turizmin asıl sorununun böyle turizmcilerin olduğu açık seçik görüldü. Samsun’un turizm potansiyeli Trabzon’la kıyaslanamaz. Trabzon kötülenerek, Samsun’da turizm canlandırılamaz. Turizm yerel destinasyonlar kadar bölgesel kombinasyonlarla canlandırılır.
Ortadoğu Turizm ve Seyahat Acenteleri Derneği (OTSAD) Kurucu Başkanı Hüseyin Kırk ve KATİD Başkanı Murat Toktaş Samsun’da yaptıkları açıklamada ‘Trabzon'da Arap turistlere ırkçı davranışlar var, Uzungöl' de sıkıntılar var. Uzungöl'e turistleri çekinerek gönderiyoruz. Arap turizmi pastasından Samsun'un da faydalandırılması için bazı uçuşların Samsun'a yönlendirilmesi gerekiyor’ şeklinde, belgesiz, bilgisiz, dayanaktan yoksun ifadelerle Trabzon itham edildi. Trabzon da tepki gösterdi.
Duran saatin günde iki defa doğruyu gösterdiği gibi; adı geçen sözde turizmciler açıklamalarında ‘Siyasi güç ve turizm paydaşları, Samsun'un turizm yapısı ve bileşenleri maalesef gerçekte Samsun turizmine hizmet etmiyor.’ diyerek kendileri gibi turizmcilerin Samsun turizmine hizmet etmediğini de kabul etmiş oldular. Evet, Samsun’un tanıtılması ve tanınmasının önündeki en büyük engel böyle açıklama yapan turizmcilerdir.
Samsun’un cazibe merkezlerinden, Hatay / Samandağ’dan sonra Türkiye’nin kesintisiz en uzun sahilini barındıran Atakum’da kumsala yol yapılırken, sahile kayalar doldurulurken, plajların yıkıldığı görüntüleri zamanın turizm yöneticilerine gösterip konuyla ilgili açıklama yapmalarını istedik. Ne mi dediler? ‘Biz Büyükşehir Belediye Başkanıyla yurtdışı seyahatlere gidiyoruz, aleyhine açıklama yapamayız.’ dediler. Sadece eski turizm derneği yöneticisi Mustafa Yavuz yapılanlara tepki gösterdi. O zaman bunları hem yazdık hem de TV’de söyledik.
Eski Valilerden Hüseyin Aksoy Samsun’un Turizm Master Planı’nı hazırlattı. Zamanın Samsun BB Yusuf Ziya Yılmaz Türkiye’nin Cidde Basın Ataşesi ile anlaşarak Arap turizm yatırımcıları, TV ve gazetelerin temsilcilerini Samsun’a davet etti, gemi ile tur atıldı, ilçelere gezi düzenlendi. Ayvacık’ta gazeteciler, ’Burası Kuran’da anlatılan cennet gibi; yeşillikler, ırmaklar, göller var’ dediler ama beceriksiz, turizmle uzaktan yakından ilgisi olmayan, sözde turizmciler nedeniyle gelen giden olmadı.
Samsun’dan Arabistan’ın söz konusu illerine sefer konulması durumunda, iddia edildiği şekilde yolcu garantisi olsa, THY sefer düzenlemese, Türk, Alman, Amerikan, özel tüm hava yolları yolcu olan yere olduğu gibi oralara da uçak seferleri düzenler. Yolcusuz illere havaalanı yapıldı da ne oldu? Garanti edilen, ancak uçmayan yolcuların büyük bir kısmının ücretini biz ödüyoruz. Burada durum benzer olur. Aynı şey yapılarak farklı sonuç beklemek ahmaklığın tanımlarındadır.
Eee netice, ben birşey anlamadım. Çözümün ne?