Atakum Belediye Başkanı Metin Burma'nın 'insan ilişkileri' iyidir..
Belediye başkanlığında bunca yıl kalmasının bana göre en önemli etkenidir..
Başkan Burma, Atakum'da seçimleri kazanırken de sadece CHP'nin oylarını almadığını herkes bilir..
Her siyasi düşünceye sahip seçmenden sadece 'rahat ulaşırım, sohbet edebilirim, mahalleme gelir çayımı içer, makamına gider çayını içerim' diyerek oy alır..
Yani Metin Burma, halkla ilişkileri bilir ve uygular..
Mesela geçtiğimiz günlerde personeline söylediği bir söz bana oldukça sıcak gelmiştir;
'Vatandaşımıza benim baktığım gibi bakın'..
Bu Atakum Belediyesi'nin çalışanlarına bana göre en önemli mesajdır..
Başkan Burma geçtiğimiz günde Alperenlerin 'Gelin kalpleri onarın' çağrısına gitti.
Kutlu Doğum Haftası nedeniyle düzenlenen etkinliğe katılan Başkan Burma'nın bu sıcak ziyareti, aslında bir bakıma da 'tam çağrıya uygun' bir temastı..
'Gelin kalpleri onarın' diyorlardı.
Çünkü bir kaç gün önce, Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile ilgili 'Bir sokağa isminin verilmesi' ile ilgili polemik yaşanmıştı..
CHP'li bir meclis üyesinin sözleri tartışma yaratmış, Alperenler tepki göstermişti..
Başan Burma o sırada şehir dışında olduğu için çağrılara yanıt verememişti ancak, Alperenlerin o çağrısına giderek, buzları bir anda eritmesini bildi..
Alperenler de iyi niyet ziyaretini kendisini kapıda karşıladı..
Sonuçta 'sorun çözüldü'. Başkan Burma 'kendine has iyi ilişkiler içinde' tartışmaya son noktayı da koydu..
Metin Burma, önümüzdeki seçimlerde yeniden aday..
Ve çok iyi biliyor ki; sadece CHP'nin oylarıyla seçim kazanması mümkün değil..
O nedenle de 'vatandaşım diye yaklaşıyor' herkese..
Ama bunu yaparken de 'yapmacıktan uzak' olması tamamlıyor; yaklaşımını..
Kısacası Başkan Burma'nın, Alperenlerin çağrısına uyması, 'kavga eden, tartışan, sinirleri hep gergin' olan toplumun ihtiyacı olan bir davranış..
Bunu Canik Belediye Başkanı Osman Genç ve İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, hatta Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar'da da görmek mümkün..
Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin, Yakakent Belediye Başkanı Burhan Bayraktar, Havza Belediye Başkanı Murat İkiz, Vezirköprü Belediye Başkanı Sadık Edis'de de 'uzlaşmacı' tavırları rahatlıkla yakalayabilirsiniz..
Diğer başkanlarlar da belki öyledir, ama 'ne kadar eleştiriye açık' bilmiyorum açıkçası..
Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin için bunları söyleyebilir miyim, onu da bilmiyorum..
Çünkü, karşılaştığımız zaman çok iyi olan diyaloğu ne yazık ki; eleştirisel bir haberde 'aynı yansımayı göstermiyor'..
En azından çalışma arkadaşlarım açısından
İşin aslı, mevcut Büyükşehir Belediyesi'nin diyaloğu, bbasınla sıfır noktasına yakın..
Hepsinin ağabeyi konumunda olan belediyelerin bazılarıyla ise neredeyse 'kavgalı'..
Hani Bütünşehir'den söz ettiğimiz şu günlerde, AK Parti ya da diğer siyasiler adaylarını neye göre belirleyecekler diye düşünmeden edemiyorum..
İşbilirlik mi ön planda olacak, yoksa 'bütünü bir araya getirebilecek kabiliyet mi'..
Ya işbilirlikte sorgulanacak haldeyse ne olacak..
Asıl soru bu..
'Ben yaptım oldu' deyip aday tespiti yapan siyasi partilerin bence 'hesap etmedikleri nokta' bu olacak ve 'genel merkezdeki hesap sandıklara uymayacak' gibi görülüyor..
Aday isimlerini yorumlayıp, 'Onunla çalışamayız' diyen başkan ve adaylarını duydukça, 'Bütünşehir yapalım derken, paramparça şehir' ortaya çıkarsa kimse şaşırmasın..