Samsun'da Valilik geçtiğimiz hafta sahilde, kumsal ve yürüyüş yolu üzerinde alkol kullanılmasını yasakladı.
Yasak kelimesini duyunca, sizler gibi benim de hoşuma gitmeyen bir 'dürtü' olur içimde.
Başkalarının özgürlüklerine müdahale etmeden, kendi tasarrufumu kendim yapmak isterim elbette.
Valiliğin bu uygulamasına bazıları;
1)'Önünü arkasını düşünmeden 'alkol yasaklansın' diye destek verdi.
2)Bazıları ise yine önünü ve arkasını düşünmeden tepki verdi.
3)Bir grup ise 'yasak ama neye, kime göre yasak ve nasıl uygulanacak' diyerek sorgulamaya başladı.
Açık söylemek gerekirse,
1 ve 2. Şıktaki bakış açıları, kendi özgürlük ve yaşam şekline göre 'keskin çizgilerle' sınırlanmış görülüyor.
Yani alkolden hoşlanmıyorsa, kimse kullanmasın..
Ya da alkolü seviyorsa, ben istediğim yerde, istediğim gibi içerim.
3. Şıktaki davranışlar ise 'Daha temkinli ve yasaktan daha çok nasıl ve ne şekilde uygulanacağını sorguluyor.'
Benim şahsi görüşüm de 3. Şık gibi diyebilirim.
Hiç kimse ailesiyle birlikte, ya da bir kız arkadaşıyla veya cinsiyet fark etmeksizin arkadaşlarıyla, yakınlarıyla sohbet ederken, hemen yanı başında çilingir sofrası kurulmasını istemez.
Hatta 2. Şıktaki tepkili vatandaşlar bile.
Çünkü kim içince işi karıştırır, kim karıştırmaz, içki şişede durduğu gibi içende durur mu bu bilinemez.
Kaldı ki sahilde evi olan vatandaşların bu konuda çok şikayetleri olduğunu, hatta uyardığı için evinin bahçesinde saldırıya uğrayanları da biliyorum.
Özellikle son zamanlarda yabancı uyruklu şahısların sahilde ellerinde bira şişeleri yanlarında kadın dahi olmadan dolaştıklarına şahit olmuş biriyim.
Farklı kültürleri nedeniyle Samsun'da bu kadar yaygın değil ama Mersin ve Antalya'da neredeyse sahilde sabahlara kadar oturup, otel parası vermemek için uyuyorlar.
Herkes rahatsız.
Son zamanlarda ne yazık ki Samsun sahillerinde de bu şikayetler artmaya başlamıştı.
Ayrıca sahilde hemen her yerde artan çekme karavanlar da, durdukları yere sabitlenmiş şekilde ve akşam olunca aile dışı kullanımlarda, alkol gırla gidiyor.
Başta da dediğim gibi, kimseyi rahatsız etmeden oturmak başka, bir süre sonra yüksek sesle konuşmalar, tartışmalar başka.
Samsun Valiliği, öğrendiğim kadarıyla, şikayetler artınca, yaşanabilecek olayları önlemek amacıyla, böyle bir karar aldı.
Burada önemli olan yasağın uygulama şekli.
Polis 'alkol bekçisi' gibi masa masa dolaşıp alkol var mı diye denetlerse, aile ortamlarına girip, denetim yaparsa elbette sıkıcı olur; ben de tepki gösterenlere katılırım.
Ama açıkça çilingir sofrasını kurup, çevresini rahatsız edenler, aynı noktaları alışkanlık haline getirip, diğer vatandaşları tedirgin edenler başka.
Zaten polis de şikayet üzerine ve kendi izlenimleriyle uygulama yapacak.
Ve önceki gün ilk denetimleri arkadaşlarımız da izledi.
Polis aile ortamı olmayan veya yanlarında kadın olmayan, kalabalık grupları uyardı.
Aile ortamlarına bakmadı bile.
Ben kimsenin rahatsız olduğuyla ilgili de bir bilgi almadım açıkçası.
Mesele uygulama şekli.
Adam arabasının arkasına 6 tane tabure atmış, biraları nevalelikleri almış, doğru sahile.
Ailesiyle birlikte ya da arkadaşıyla çay içenin yanına tezgahı kurarsa hiç hoş olur mu?
Tepki gösterenler kendi kabul eder mi acaba?
O nedenle sahilde alkol yasağının amacına bakmak lazım.
Asayiş olaylarının artması, muhtemel bir olayın önüne geçme girişimi olarak uygulama başlatan Vali Doç. Dr. Zülkif Dağlı, 'Bu konuda polisin uygulama şeklindeki hassasiyetleri de düşünmüştür elbette'.
Uygulamayı kimsenin özel hayatına bir müdahale değil, herkesin özel hayatının, başkasının özel hayat çizgilerine saygı göstermesi açısından olumlu olacaktır diye düşünüyorum.
Sahil hepimizin.
Çoluk çocuk, anneler ve babaların birlikte hoş vakit geçirdiği hatta kilimlerini, sandalyelerini alıp akşam yemeklerini yediği sahilimize devamlılık açısından bir düzenleme şarttı, abartmadan uygulanmasında bir sakınca görmüyorum.
Adam gibi içene sözüm yok diyeceğim de;
Kimin adam gibi içip, içmeyeceğini bilmemiz mümkün değil.
O nedenle;
Bu uygulamayı 'yasaktan daha çok' bir tedbir olarak görmek lazım.
Polisin ilk gün uygulaması gayet normaldi.
Kimseyi rahatsız etmeden, devriye görevi yaptılar.
Elbette kimse eşiyle, kız arkadaşıyla, ya da bir arkadaşıyla kimseyi rahatsız etmeden otururken, 'Getir bakalım ne içiyorsun' gibi bir muamele ile karşılaşmak istemez.
Böyle olursa da zaten, uygulama değil, 'rahatsız edici bir yasak haline' gelir.
Dediğim gibi uygulama önemli.
Hassas bir konu herkes üzerine düşeni yapmalı.
Polisten ilk alkol denetimi
Sahilde alkol yasağıyla ilgili polis devriye gezdi ve masalarında alkol olan grupları uyardı. Aile ortamlarına girmedikleri görüldü.
Sahile düzenleme uygulaması
Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, şikayetlerin artması sonrası, sahilde alkol tüketimini yasaklayan karar yayınladı.
Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı