Samsun'un Terme İlçesi'nde 4 bin kişinin içme suyu nedeniyle hastanelik olmasının ardından, sadece ilk gün gelen haberde bir ara resmini gördüm Terme Kaymakamı'nın..
Salgının nedeni belli değildi o sıralarda.. Sonrasında adeta 'bilgi kirliliği oluştu'..
Terme Belediye Başkanı Ahmet Yirmibeşoğlu, bir ara 'suyumuz temiz' diyerek belediye hoparlöründen anons yaptırdı..
Terme Kaymakamı Fahri Meral o sırada ilçede miydi açıkçası bilmiyoruz..
Çünkü Belediye Başkanı Yirmibeşoğlu'na 'Dur başkan ne yapıyorsun, bilmiyoruz henüz neden olduğunu' diyen olmadı çünkü..
Biz taa Samsun'dan 'Başkanı birileri uyarsın' dedik ama 8 gün boyunca bu kaos sürdü..
Hasta sayısı 800'lerdeyken birden bire 4 bini aştı..
O süre içinde kaymakam Meral ilçede miydi, yine bilmiyoruz. Çünkü salgın duracağına ilerliyordu..
Bir ilçenin normalde birinci derecedeki mülki amiri çıkıp kamuoyunu bilgilendirmeliydi..
Ama Meral'ın bir açıklamasını duymadık. Bizim arkadaşlar adeta telefonları ve duvarları tırmaladı, kamuoyuna doğru bir bilgi verebilmek için..
Oysa ilçenin siyasileri 'bas bas bağırıyorlardı. Zehirlenecek insanlar, belediye hoparlöründen anons ediyorlar, kimse dur demiyor' diye beyanat veriyorlardı gazetelere..
Allah'tan kimse ölmedi bu salgından. Samsun'da tedavisi süren minik Dilara da umarız en yakın zamanda sağlığına kavuşur..
Yine Allah'tan tüm ilçe belediye başkanına inanıp şebeke suyuna saldırmadı..
Kullananlar da zaten hastanelik oldu..
Terme gibi bir ilçe için 4 bin vaka aslında inanılmaz bir rakam..
Ve dün hafta başıydı. Son durum nedir diye arkadaşlar bilgi almak için Terme'nin bir numaralı ismini aradı..
Yani Terme Kaymakamını..
Geçtiğimiz hafta İl Halk Sağlığı Müdürlüğü'nden 'bulaşmanın şebeke suyundan olduğu açıklamıştı'..
Sağlık Bakanlığı'ndan da konuyla ilgili yazı gelecekti..
Kaymakam Fahri Meral'ın 'normalde salgın geçtiğine göre bir durum değerlendirmesi yapıp, ilçe halkını bilgilendirmesi' gerekirdi diye düşünüyorum..
Ama sanırım Terme Kaymakamı Fahri Meral öyle düşünmüyor olmalı..
O topu Samsun Valisi'ne atıyor..
Neyse arkadaşlar dün aradı kendilerini. Makamından özel kalem görevlisi çıktı..
Özel kalemde görevli bayan, artık sadece dış hatlardan ve iç hatlardan gelen telefonlara bakmıyor..
Kaymakam beyin cep telefonuna da, göz kulak oluyormuş meğer..
Muhabirimiz cep telefonunu isteyince, 'cep telefonunu da burada bıraktı' demiş görevli bayan..
Yazı İşleri Müdürümüz Mihriban Koçaker, bir de ben arayayım demiş ama aynı yanıtını almış..
'Kaymakam bey dışarı çıktı, telefonunu da burada bıraktı..
Peki nasıl öğreneceğiz, Terme'deki son durumu diye sorunca verilen yanıt daha da ilginç..
Özel Kalem'deki bayan aynı zamanda tele sekreter görevini de üstlenmiş..
Kaymakam bey not bıraktı. Terme'deki salgın ile ilgili bilgileri Valilik Makamı'ndan alacakmışsınız'..
Acil bir durum olsa da ulaşma imkanı yok mu diye sormuş arkadaşımız Koçaker..
Özel Kalem bu kez, tüm iletişimi sonlandıracak sözleri de ağzından döküvermiş;
"Yapabileceğim bir şey yok"..
Yani Terme'nin kaymakamına 4 bini aşan bir vaka olmasına rağmen ulaşmamız mümkün olmadı..
Hal böyle olunca yine Valilik Makamı'na döneceğiz anlaşılan..
Samsun'da zaten bu noktada garip bir durum var ve ne hikmetse değişmiyor da..
Herkesin 'topu attığı' Valilik Makamı'nda oturan Samsun Valisi Hüseyin Aksoy'a ulaşırsınız ama kaymakama ulaşamazsınız..
Bakana, milletvekiline ulaşırsınız ama sadece bir ilçeden sorumlu olan kaymakamı arasan da bulamazsın..
Günün sonunda saat 18.30 itibariyle Terme Kaymakamı Fahri Meral'e ulaşamamış bulunuyoruz..
Özel Kalemi'ndeki görevli memura bizim arkadaşlara iletilmek üzere verdiği notunu takip edip, Vali Aksoy'u aradı arkadaşlar..
Allah'tan Vali Aksoy'un cep telefonunu Özel Kaleme bırakmak gibi bir huyu yok..
Makam aracında da olsa döner, bilgi verir.. Cep telefonunu da yanında taşır..
Çok şükür..