Yepyeni bir yıldan, yepyeni bir haftadan herkese sıcacık bir merhaba…
Önceki senelerde böyle miydim bilmiyorum ama bu sene daha bir ferah enerji, daha dolu dolu bir yıl olacakmış gibi geliyor kendi adıma, dilerim ki size de geçsin bu güzel hisler…
Sosyal medyaların “anılar” bölümü iyi ki var.
Ne yazmışız, ne yapmışız, ne hissetmişiz, ne beklemişiz de ne bulmuşuzu önümüze en somut hâliyle seriyor?
Sanırım yaş aldıkça da daha planlı, programlı yaşamaya itiyor bu hatırlatmalar bizi.
En azından benim adıma böyle oldu diyebilirim.
Geçen sene belki de öylesine söylediğim, o an söylerken çok da inanmayıp o hisse kendimi uyumlamak adına kurduğum cümleleri bizzat yaşadığımı gördüm o anılarda.
O yüzden bu sefer yeni yılın gecesinde isteklerimi, kavuştuklarımı ve tabi ki şükürlerimi yazdım madde madde.
Koca bir sene geçmiş acısıyla-tatlısıyla ve ben hep başıma gelen iyi şeylere odaklanmaya çabalamışım.
Elbette kötü şeyler de yaşadık bireysel hayatlarımızda ya da ülkece lakin ben neye odaklanırsak onun çoğalacağını ve neyi çokça dile getirirsek onu yaşantımıza çekeceğimizi bildiğim için hiç o frekanslara girmiyorum açıkçası.
Zihinde geçiştirmesi zor olsa da, sonrasındaki ödülü güzel oluyor bu zihin oyununun.
Her şey iyi güzel, tüm hisler, planlar, hedefler çok iyi ama son zamanlarda herkesin deliler gibi paylaştığı ama benim çok güldüğüm bir konu var…
Her gelen yeni ayda ya da yılda “Sevgili Ocak, bana iyi gel” - “2024 bana mutluluk getir” diyen ekip.
Yani aylardan, yıllardan medet umup, zahmet edip kendisi hiçbir şey yapmayan tayfa.
“Sevgili Ocak, beş kilo aldım sana zahmet benden bi onları al” keşke buraya kahkaha emojisi ekleyebilseydim, baya gülüyorum çünkü şu an.
Sen kalkıp spor yapma, diyet yapma, bir emek verme, çaba gösterme ama Ocak sana liposuction etkisi yapsın, oldu.
Tabi bu benim kendimce örneğimdi.
Genellikle talep edilen şey mutluluk oluyor.
Yahu mutluluk senin elinde! Ayların ya da yılların değil!
Öyle sanıldığı gibi zor bir şey de değil mutlu olmak.
Ama biz negatiften beslenmeyi seven ya da olumsuz düşünmenin kolayına kaçtığımız için aydan gelecek hayrı beklemek daha kolay oluyor.
Oysa ne der Rahman… “Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık.” (İsrâ Suresi - 13. Ayet)
Biz bir adım atıp emek verdiğimizde, bu tarz şeylerin ne boş lakırdılar olduğunu anlayacağız zaten…
Bu sefer bir kitap önerisi anlatımı olmasa da, çok güzel bir kitabın, en kilit noktasından bir alıntı ile sözümü noktalıyorum.
“Gizin kökü şimdidedir; şimdiye dikkat edecek olursan, onu iyileştirebilirsin. Ve şimdiyi iyileştirebilirsen, daha sonra gelecek olan da iyi olacaktır.” (Paulo Coelho / Simyacı)
Hepimize sağlıklı ve huzurlu seneler dilerim…