Herkese merhaba, köşe yazılarında ilk olmasa da Halk gazetesinde ilk yazı heyecanım bu.
Yazmayı seviyorum ama yazmak da bolca okumaktan, gözlem yapmaktan ve hissedebilmekten geçer.
Çocukken bulduğum dergi, gazete, kitapları okur, bir yandan her şeyi gözlemler ve çocuk aklımla kendimce çıkarımlar yapmaya çalışırdım.
O yüzdendir ki her olaya en detayıyla bakmayı seviyorum, görünenin kökenindeki esası, özdeki güzelliği görebilmeyi seçiyorum ve seviyorum.
Ortaokuldayken verdiği bir ara tatil ödeviyle benim yazı kabiliyetimi keşfetmiş ve bana kompozisyon yarışmalarına girmeyi teklif edecek kadar -yaşımın küçük ama yazımın büyük- oluşuna güvenmiş öğretmenime teşekkürü bir borç bilirim.
Bir de edebiyat sınavlarında korkunç sonuçlar alırken, her seferinde kompozisyon sınavında yazdığım yazılarla kendimi kurtarmış olmama da hep gülümserim.
İçte dönüp duranı dışarıya en hissedilebilen hâliyle aktarmak benim hayatımda hep vardı, teşekkür ediyorum duygularıma saygı duyup hissime ortak olanlara ve yine teşekkür ediyorum beni anlayıp daha da yüreklendirenlere…
Sizler benim iç dünyama hoş geldiniz ve ben de sizlerin arasına hoş buldum…