Canik İlçesi Samsun Bölgesi'nde kentsel dönüşümün en yoğun yaşandığı yerdi. Dev binalar bir anda yükseldi.
Sel geldi ve 'çok gerçek ortaya çıktı'..
*Hatalı yere TOKİ bina yapmış. Orada insanlar boğularak öldü.
*Yerüstü sularını, denize dökemiyormuşuz. Su tahliyesinde sıkıntı varmış.. Sanayiyi ilçenin büyük bir kısmını su bastı.
*Dereler yeterince ıslah edilmemiş..
*Seli önleyici bentler yetersiz kalmış.
*Bir alış veriş merkezi, tedbir alınmadan riskler bertaraf edilmeden konuşlandırılmış. Sonuç ortada.
*Samsun'un bir uyarı sistemi yokmuş. Vatandaşlar uyarılamadı, sel gelirken, riskli noktalarda 'canları koruyacak' önlem alınmadı..
Bu yazdıklarım yaşadığımız ve 14 kişinin yaşamını yitirdiği sel felaketinden önce yapılması gerekipte 'yapılmayan' ama şimdi keşke yapılsaydı dediğimiz, eksikliklerimiz..
Hangi işlemden kim sorumlu, ne kadar kusurlu onları Cumhuriyet Savcılığı inceliyor.
Benim yapmaya çalıştığım tespitin yönü farklı..
ŞİMDİ 'ACİL YAPTIRIMLARA' GELİNCE..
*Bodrum katlarda artık kimse oturmayacak.
*Dere kenarlarındaki tüm konutlar yıkılacak ve bir daha yapılmayacak.
*Riskli bölgeler boşaltılacak.
*Dereler ıslah edilecek.
*Sel önleyici tedbirler artırılacak.
*Bundan böyle riskli alanlara konut izni verilmeyecek.
Hani şimdilerde İMO ile TOKİ yönetimi arasında 'uyardınız mı, uyarmadınız mı' polemiği yaşanıyor ya ondan yazıyorum bu satırları..
Samsun çok acı bir tecrübe yaşadı.
14 kişiyi sele kurban verdi. Acil tedbirler alınıyor. Dere yataklarının kenarları boşaltılıyor. Dere ıslahları hızlandırılıyor..
Ama dikkat ediyorum, tüm çalışmalar canik Bölgesi üzerine yoğunlaştı.
Sanki Samsun'un İlkadım Bölgesi veya Atakum Bölgesi'nde risk yokmuşcasına..
Atakum Belediyesi geçtiğimiz yıl Büyükşehir Belediyesi'ne 'yağan yağmurların tahliye edilememesiyle ilgili olarak' bir rapor sundu..
Yeraltı ve yerüstü sularının 'ilçede tehlike oluşturduğuyla ilgili olarak'..
Yani sonuç olarak, Canik bu sel felaketini yaşadı..
Umarım ders çıkarmışızdır..
Diğer ilçelerde daha önce yaşanan su baskınlarını düşününce, kimse sonradan uyarılmadık dememeli..
Ne TOKİ, ne de yerel yetkililer..
Ne zaman yazmıştınız, orayı kast etmiş miydiniz, tarih sayısı kaçtı filan gibi, körebe oynamaya da gerek yok..
14 can gitti. Bundan daha net bir uyarı olur mu?..
Birileri uyanacak, dur diyecek, gerekirse çıkacak, koltuğunu düşünmeden kamuoyunu uyaracak..
Tüm uyarılara rağmen tedbir almazsan, Canik'te oldu İlkadım ve Atakum'da olmaz diye düşünürsen 'sonra keşke demek zorunda kalırsın'..
Yani çok sayın yetkililer..
Sen uyur tedbir almazsan, vatandaş ölür..
Bu kadar basit..