Bir kaç gündür AK Parti il Başkan adayı Mustafa Acar ve İshak Taşçı'nın açıklamalarına dikkat ediyorum..
Son 10 güne doğru yaklaşırken, hem Acar'ın hem de Taşçı'nın, bildik siyasi söylemlerden çok; projeye dayalı teşkilatları ilgilendiren farklı açıklamalar yaptığını görüyorum.
Öncelikle Acar'ın yaptığı açıklamalardan başlamak istiyorum..
Çünkü partilerde teşkilatlar önemlidir. Teşkilatlara seçimden seçime uğrayanların da işi zordur.
Delegeler 'bana oy ver diyenlere', daha önce neden gelip derdimizi sorunlarımızı sormadınız demez elbette.
Ama sandığın başına gittiği zaman bir hatırı, bir bardak çayı hatırlar. Konuşabileceği, çözüm odaklı kişileri tercih eder.
Acar'ın teşkilatlarla ilçelerde her ay toplantı yapacağım, herkesin ortak fikrine saygı göstereceğim ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerine saygı duyacağım sözleri önemli....
İshak Taşçı'nın vizyon söylemlerine aynen katılıyorum...
Samsun'un en önemli eksiklerinden biri de bu. Belediye başkanları o kadar yatırımı kente getirirken, 'bir teşvik olayında ilin yine yalnızlığa terk edilmesi karşısında' vekilleri ve diğer siyasi iradeleri harekete geçiremeyen bir yönetim elbette inandırıcı olamaz..
Samsunspor gibi bir marka, Süper Lig'den düşerken, kılını kıpırdatmayanlar, Samsun'un en önemli siyasi koltuğunda oturanlar elbette 'vizyon sahibiyiz' diyemezler..
Taşçı, kentin gelişmesiyle ilgili bir çok projesi olduğunu söylerken, Acar teşkilatların ve STK'ların önemine vurgu yaparken diğer İl Başkan adayı Osman Çetinkaya'nın aynı gün (yani dün) OMÜ Rektörü Hüseyin Akan'ı ziyaretinde verdiği mesaj da, 'vizyon sıkıntısı' ortaya koyar nitelikte..
Samsun AK Parti İl Başkanı'ndan beklentim, kent ile OMÜ'nün kucaklaşmasında 'siyasilerin ortaya koyduğu somut çabalar, yapılmış işler, siyasilerin katkı açısından vizyonu ve OMÜ'den beklenen somut olmalı'..
Rektörlük seçimini etkileyecek şekilde 'Önümüzdeki yıllarda da Sayın Akan'la birlikte iyi şeylere imza atacağız' sözü, Çetinkaya'dan hoşlanmayan OMÜ'deki öğretim üyeleri açısından 'gereksiz destek' içiren sözler nedeniyle Akan'a eksi bile yazabilir..
Çetinkaya tüm rektör adaylarına başarılar dileseydi, kendisi açısından da 'taraf gibi gözükmemesi' açısından önemliydi diye düşünüyorum..
Sonuç olarak, Çetinkaya'nın kendi bakış açısından yapılan açıklamalardır ama ben aslında Acar ve Taşçı gibi, Çetinkaya'nın da "Genel merkezin adayıyım, beni seçtiler, benim başarım tescilli gibi sözlerden kurtulup', Samsun'a katkı açısından önümüzdeki yıllarda 'eğer seçilirse' neler yapacağını ortaya koyması gerekir..
Son bir haftaya girerken, 'halen genel merkez adayıyım tekerlemesi' sıkıcı olmaya başladı..
Artık en az iki adaylı seçim olacağını, sağır sultan bile biliyor..
Projeleri her üç adaydan da bekliyoruz..
'İyi bir notçuyumdur', sonradan hatırlatmak için saklarım..
Bilginiz olsun..