Samsun'un bitmek bilmeyen bir yılan hikayesi vardır.
O yılan hikayesi arada bir de kendini hatırlatır.
Nasıl mı?
Sel felaketiyle.
Samsun'un Ayvacık, Terme, Çarşamba ve Salıpazarı ilçelerini hani vuran sel;
Köprüleri yıkan, tarım arazilerini yok eden, can kaybına yol açan sel…
Su taşkınları oldukça hemen hatırlarız;
Adı ‘Hayalet Baraja’ çıkan Salıpazarı Barajı'nı.
Hayalet diyorum çünkü; sel ve taşkınlardan koruyacak Salıpazarı Barajı'nın temeli 2017 yılında atılmıştı.
Aradan geçen koca 5 yıl.
Şantiyesi de yapıldı.
Ama ortada bir baraj inşaatı yok.
Bırakın baraj inşaatını, yapılan şantiyede 'insan namına kimse yok'..
Terk edilmiş.
Oysa Samsun'un siyasileri açıklamalar yapmıştı son sel felaketlerinden sonra.
Özellikle Terme'yi yıkıp geçmişti o felaket.
Salıpazarı'nda yollardan akan sel suları herkesi ürkütmüştü.
Fabrikaları, hastaneyi basmıştı.
Sonra önce siyasiler, sonra da DSİ ortaya çıktı, ‘barajı yapıyoruz’ dedi.
DSİ'nin yatırım programında yer alan ve 201 milyon 590 bin TL'lik bedelle yapılacak barajın yüzde 56'lık kısmı da bizim 'her şeye para bulan, ipotekli kredi kullanan' Büyükşehir Belediyesi'ne ait.
Peki ne oldu?.
Bir arpa boyu yol alınamadı.
Komik ödenekler geldi.
2019 yılında baraj olmadığından dolayı Salıpazarı ve Çarşamba Ovası yaşanan sel felaketinde sular altında kaldı, binlerce hektar tarım alanı ve ürün ziyan oldu.
2 vatandaş da hayatını kaybetti.
Akıllandık mı peki?.
Gram akıllanmadık.
Ders çıkaramadık.
Aradan geçen zamanda şantiye binalarından başka çakılı bir çivi yok.
Resmen hayalet ve bir baraj var ortada.
Ve ne ürkütücü ki; yine yağmur mevsimi başlıyor.
Yağmur yağdığı zaman Salıpazarı,-Terme uyumuyor.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan'ın 'ödenek hazır bu sefer başlıyoruz' dediğinin üzerinden tam 3 yıl geçti.
Zaman su gibi akıyor.
Ama işte akan sular sel olunca Salıpazarı, Terme'yi kabus basıyor.
Samsun Büyükşehir Belediyesi yüzde 56'lık inşaatın yapımını üstlendi ama o da 'kent içindeki betonlara para yatırdığından sanırım hayalet baraja ödenek bulamıyor.
Acil koduyla AK Partili eski Başkana ihale edilen Osmanlı Kafe yapımı kadar önemi yok mu, bu barajın anlamak mümkün değil.
Şimdi gelinen noktada ise artık muhalefette, barajı gösteriyor , "Hani nerede diye soruyor".
Allah korusun barajın yapılmaması bir yana, aşırı bir yağmur yağarsa, böyle bir tehdidi nasıl göze alıyorlar asıl onu anlamıyorum.
Adı olup kendisi ortalıkta olmayan, taş taş üstüne konulmayan Salıpazarı Barajı'nın yapımı elzemdir.
En öncelikli iştir.
Kent Kütüphanesi'nden de;
Yalı Kafe yerine yapılan Kitap Kafe'den de.
Bir tarafta 'cana mal olacak' bitmeyen işler,
Diğer tarafta betona yatırılan 'kentin önceliğiyle alakasız beton binalar'..
Sonunda Salıpazarı'nın AK Partili Belediye Başkanı Halil Akgül bile isyan etmişti; baraj inşaatına başlanmaması nedeniyle.
Daha ne diyelim ki..
O barajın yapımına öncelik tanımayan bu kafalar oldukça;
Yöre halkını Allah korusun.
Dua edelim de, bu yıl su taşkını yaşanmasın.
Çünkü bugün başlasalar ne zaman biter Allah bilir.
Kapılarına kilit vurulmuş şantiye binaları da, 'Allah'a emanet'..
Yani işin gerçeği işimiz Allah'a kaldı.
Hayalet Baraj, böyle giderse bırakın 'duanızı eksik etmeyin'.
Çünkü felaket daha önce yaşandı, yine yaşanabilir.
En azından 'kendi tedbirinizi kendiniz alın'..
Şantiye bile terk edilmiş
5 yıldır inşaatı başlamayan Salıpazarı Barajı'nın adı hayalet baraja çıktı. Baraj şantiyesi bile terk edilmiş durumda.
Başlıyoruz
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğden Karaaslan, 3 yıl önce baraj inşaatına başlanacağını söylemişti. Bir arpa boyu yol alınamadı.
AK Partili ilçe belediye başkanı da isyan etmiştİ
Halil Akgül