Dün AK Parti'nin İl Kongresi vardı. Kazanan Fuat Köktaş oldu. Kaybeden taraf ise Osman Çetinkaya..
Sonuçta bu bir yarıştır ve aslında kaybedeni ve kazananı yoktur denilir ama bu kongre çok farklıydı...
Bu kongrenin açık açık kazananı ve açık açık kaybedeni vardır..
Neden mi?..
Kaybeden taraf olan Çetinkaya, il başkanlığı koltuğunu bir bakıma ikram etti; kaybetmek için elinden geleni yaptı denilebilir..
Çünkü; Samsun'da bir kongre öncesi böylesine seviye düşmemiş, böylesine AK Partili adaylar arasında söz düellosu yaşanmamıştı...
İlçe teşkilatları böylesine baskı altına alınmamıştı. Delegelere 'Genel merkez adayı Çetinkaya'dır diye bu kadar bastırılmamıştı'..
Kongre sonrası hem Köktaş'ın, hem Acar'ın, hem de Çetinkaya'nın resimlerini uzun uzun inceledim..
Köktaş, 2006'dan sonra yeniden başkan olmanın ZAFERİNİ yaşıyordu..
Çetinkaya ise uzun bir sürecin sonrasında 'ben nerede yanlış yaptım' dercesine BİTKİN görünüyordu..
Acar ise kaybeden gibi görünse de MUTLUYDU.. Çünkü o Çetinkaya yönetiminin eksiklerini görmüş aday olmuştu..
Bir bakıma kazanan taraftı..
Osman Çetinkaya'nın eksileri ve yanlışları, aslında sonunu getirdi. Bütünlük sağlayamadı, ötekileri kendi eliyle oluşturdu.
Kongre süresi de uzayınca, ötekileşenler bir dağ oluşturdu.
Süreçte yazmıştım. 2 ay sonrasına kongrenin atılması, Çetinkaya'nın handikabıdır. Çünkü o uzun süreçte nefesi yetmeyebilir demiştim.
Bunları şimdi yazıp, ben haklıydım demek tarzım değil ama bunlar bir gerçek ve kaybetmekten 'DERS' alınmalıdır, diyorsak hatırlatmak zorundayız diye düşünüyorum..
Aslına bakarsanız, bu kongre ilk kez kaybedenleriyle 'bu kadar öne çıkmıştır'..
Çetinkaya ile birlikte Reis de kaybeden tarafta yer alanlar arasında..
Belki de Reis de, hayatında ilk kez kaybeden tarafta olmanın sıkıntısını bu seçimde yaşıyor sanırım..
Kongreye 3 kala adayım açıklaması yapmasına rağmen Köktaş'a 316 oy veren delege aslında şunu göstermiştir..
Bir arayış içindeydi..
Yani belki de İshak Taşçı ve Mustafa Acar da birleşseydi aynı sonuç çıkacaktı, gibi görülüyor..
Kesin olan şudur;
Seçimin galibi, ötekileştirilenlerdir..
Fuat Köktaş da 'onların inandığı bir parti büyüğüdür' ve arkasından gitmişlerdir, sandıktan mutlak zaferle çıkarmışlardır..
İşte olay budur. Köktaş kucaklanmıştır, şimdi onun için de herkesi kucaklama zamanıdır..
Fuat Köktaş'ı kutluyorum, başarılar diliyorum.